Kış Olimpiyatları'na görkemli veda

Toplam 16 gün süren 20’inci Kış Olimpiyatları’nın Torino Olimpiyat Stadı’ndaki kapanış töreni, uzun süre hafızalardan silinmeyecek kadar göz kamaştırıcıydı. Peki ya oyunların genelindeki organizasyon için de aynı başarıdan söz etmek mümkün mü?

Oyunların başlamasına kısa bir süre kala inşaatı bitirilen tesislerda sorunlar yaşanacağı, alınan güvenlik önlemlerinin yetersiz olduğu ya da grev meraklısı İtalyan kamu çalışanlarının, Olimpiyatlar’ı, hükümete karşı bir tehdit unsuru olarak kullanacağı ve işlerin arapsaçına döneceği endişelerinin hepsi boşa çıktı.

Birkaç küçük teknik aksaklık haricinde, İtalya’nın başarılı bir sınav verdiği konusunda tüm ilgililer hemfikir. Her ne kadar futbola gösterilen ilginin belki ancak yarısı kadar İtalyan kamuoyunda ilgi bulsa da yine de 20’inci Kış Olimpiyatları, başarılı bir organizasyon olarak hatırlanacak.

Dört rekor kırıldı

Sportif açıdan bakıldığında da Torino Olimpiyatları’nın, kış sporu düşkünlerini büyük ölçüde tatmin ettiği söylenebilir. Oyunlar, hepsi sürat pateninde olmak üzere toplam dört rekora sahne oldu. Erkekler 1000 metre kısa kulvar yarışları, en çok rekora sahne olan branş oldu. 1000 metrede oyunların ilk rekoru Çin Halk Cumhuriyeti'nden Li Ye'den geldi.

Ardından ABD'li Rusty Smith, aynı yarışta ikinci rekoru kırdı, ancak Smith'in sevinci fazla uzun sürmedi. Güney Kore'den Ahn Hyun-soo, zamanı üçüncü kez geliştirerek 1.26.739'lik derecesiyle 1000 metrede altın madalyaya uzandı. Oyunların son rekoru da sürat pateninde kırıldı. 5000 metre bayrak yarışında Song Suk-woo, Ahn Hyun-soo, Seo Ho-jin ve Lee Ho-suk'dan oluşan Güney Kore Milli Takımı, 6.43.376'lık zamanlarıyla bayrakta yeni rekorun sahibi oldu.

Madalyalar kimlere gitti?

Bayanlarda, Kanadalı sporcu Cindy Klassen, sürat pateninde 1 altın, 2 gümüş ve 2 bronz ile toplamda 5 madalya alarak oyunların en çok dereceye giren sporcusu oldu. Alman Kati Wilhelm ve Martina Glagow, Güney Koreli Jin Sun-yu, Çin Halk Cumhuriyeti'nden Meng Wang, İsveçli Anja Paerson ve Rus Albina Akhatova 3 madalya ile Klassen'i takip ettiler. Erkeklerde ise Güney Kore'den Ahn Hyun-soo, kısa kulvar sürat pateninde 3 altın ve 1 bronz olmak üzere toplam 4 madalya alarak en fazla madalya toplayan sporcu oldu.

Madalya sıralamasında Almanya, üstünlüğü kimselere kaptırmadı. Toplam 84 madalyanın dağıtıldığı Torino’da 11 altın, 12 gümüş ve altı bronz madalya alan Almanya’yı 25 madalyalı ABD ve 23 madalya kazanan Avusturya izledi.

Türkiye’de hayal kırıklığı

Üç erkek ve üç bayan sporcuyla Torino’da temsile edilen Türkiye ise yine hayalkırıklığı yaşadı. Artistik patende temsil eden Tuğba Karademir kısa programda en iyi 24 sporcunun arasına girerek serbest programa kalan ilk Türk sporcu oldu. Karademir, serbest programı ise 21'inci sırada tamamladı. Kuzey disiplini kayaklı koşu erkekler takım sprint yarışlarında, Sabahattin Oglago ve Muhammet Kızılarslan'dan oluşan Türk takımı, ilk yarı final serisinde 12'nci olarak elendi.

İki sprocu, 15 km klasik kayaklı koşu bireysel yarışlarını 56 ve 75’inci, sprint koşularını ise 64 ve 67’inci olarak bitirdiler. Erkekler slalomda Hamit Şare 52’inci olurken, bayanlar Alp disiplininde Duygu Ulusoy 37’inci sırada yeraldı. Bir başka Türk sporcu Kelime Aydın ise bayanlar 10 km kayak krosta 52’inci, 30 km kayaklı koşuda ise 49’ncu oldu. 2x7,5 km kayakla takip koşusunu ise bitiremedi.

Doping skandalları

Spor basınının yakından takip ettiği oyunlar, doping kontrolleri için gece yarısı sporcuların odalarına yapılan ani baskınlarla da çok konuşuldu. Sporcular bu durumdan şikayetçi olsalar da doping kontrol yetkilileri, baskınlarını sürdürdü. 16 gün süresince sıkı bir şekilde devam eden kontrollerde alınan 800 idrar ve 362 kan örneğinde sadece 1 sporcu dopingli çıktı. Biatlonda gümüş madalya alan Rus Olga Pyleva, dopingli yakalanmasının ardından, kasıtlı yapmadığını iddia ederek kendini savunsa da madalyasının geri alınmasına engel olamadı.

Pyleva daha sonra oyunlardan çıkarıldı. Bunun yanı sıra kan örneklerinde yüksek hemoglobine rastlanan 12 sporcu, kullandıkları maddeler için sağlık problemlerini öne sürdü. Savunmaları makul bulunan ve yarışlardan 5 gün men cezası alan sporcular, yarışlarını zaten tamamlamış oldukları için bu cezadan olumsuz etkilenmediler. Bu arada alınan örnekler üzerinde kontrollerin halen devam ettiği belirtildi.

Salt Lake City'de 2002 yılında yapılan bir önceki oyunlarda kan dopingi yaptırdığı gerekçesiyle 10 yıl müsabakalardan men edilen Avusturyalı Kayak Antrenörü Walter Mayer, oyunların en çok konuşulan ismi oldu. Mayer'in, ani bir polis baskınıyla Olimpiyat Köyü'nde Avusturyalı sporcularla birlikte basılması büyük ses getirdi. Olay sırasında yaşanan kargaşayı fırsat bilerek ortadan kaybolan ve yine aynı gece arabasında uyurken yakalanan Mayer, aracıyla kaçarken, İtalyan polislerin kurduğu barikatla durdurulabildi. Ancak Avusturya takımı, herhangi bir ceza almadı.

Sıra Kanada’da

Kimileri üzüldü, kimileri sevindi. Kimileri sevincinden, kimileri ise kaybetmenin üzüntüsünden dolayı gözyaşlarına hakim olamadı. Bir-iki olumsuz olayı saymazsak, acısıyla tatlısıyla Torino’daki 2006 Kış Oyunları, hem organizasyon hem de sportif açıdan “başarılı“ tanımlamasını fazlasıyla haketti. Dün akşam Torino Olimpiyat Stadı’nda sönen kış olimpiyatları ateşi, bundan tam dört yıl sonra 21’inci kez Kanada’nın Vancouver kentinde yanacak.