1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Kıbrıs'ta geçiş serbest!

Daphne Antachopoulos / DW5 Aralık 2003

1974 yılında bölünen Kıbrıs’ta büyük bir hareketlilik göze çarpıyor. Türk kesimindeki 14 Aralık meclis seçimleri, Kıbrıs’ın 1 Mayıs 2004’te bir bütün halinde AB katılmasını kolaylaştıracak sonucu getirecek mi? DW’den Daphne Antachopoulos’un izlenimleri...

https://p.dw.com/p/AbU1
Yeşil Hat bir süre önce geçişlere açılmıştı
Yeşil Hat bir süre önce geçişlere açılmıştıFotoğraf: AP

Ledra Palas Oteli‘nin karşısına düşen Rum kesimindeki taksi durağında bekleşen şoförler çalı ateşiyle ısınmaya çalışıyorlar. Meydandaki küçük masanın etrafına birikmiş, kuzeyden gelecek müşterileri bekliyorlar. Ama işler bugün oldukça kesat Andreas kahvehanede oturmuş, Türk müşterilerinden bahsediyor: "Kimi taksiyle işe gider, kimi de alışveriş için şehir merkezinin yolunu tutar. İyi insanlar, bir dediklerini iki etmeyiz. Çoğuna inşaatlarda iş buldum.”

Yeşil Hat'ın açıldığı Nisan ayından bu yana 7 bin Türk güneyde iş bulmuş. Kıbrıs Rum kimliği olmadığı için çoğu kaçak çalışıyor. Rum kesiminden pasaport alanların sayısı 24 binin üzerinde. Binlerce Kıbrıs Türk’ü de müracaat etmiş, cevap bekliyor. 52 yaşındaki Mehmet inşaat dönüşü Andreas’ın oturduğu kahvede meşrubat içtikten sonra evin youlunu tutuyor. Göz kırpıp, Güney‘de beş katı fazla para kazandığını anlatıyor.

”Eskiden fırıncıydım. Ekmek pişirirdim. Sınır açıldığından beri Kuzey‘e uğramıyorum. Burada daha fazla para kazanıyorsun. Kazandığın parayla geçinebiliyorsun.”

Güney’de Rumca ve Türkçe kursları

Larnaka doğumlu olan Mehmet Girne’ye yerleşmiş. Rumcası iyi. Adanın bölünmesinden sonra yetişenler Rumca öğrenmemiş. Ledra palas yakınlarındaki pastanede biskuit satan genç bayan da Rumca bilmediğinden İngilizce konuşuyor: "Söylenecek fazla bir şey yok. Barışı herkez sever. Ben de...'’

Rumlar‘la Türkler‘in anlaşabilmeleri için Güney Kıbrıs’ta Türkçe ve Rumca kursları açılmış. Taksici Andreas, öğrendiği Türkçe kelimeleri sıralarken gülümsemeden edemiyor. Andreas Türk müşterileriyle ahbaplık kurmuş, dost olmuş ve "Hiç yabancılık çekmiyorum. Beni evlerine davet ediyor ve bana aileden biri gibi davranıyorlar. Ben de onları ailemden sayıyorum. Hiç sorun çıkmıyor. Onlar da bizden. Aramızda fark yok" diyor.

Yaşlılar Kuzey’e gitmek istemiyor

Yaşlı Rumlar farklı düşünüyor ve kimsenin kuzeye geçip para harcamasını istemiyorlar. Andreas aradaki farkı anlatıyor: "Onlar yaşlı kuşaktan. Bizim düşüncelerimiz farklı. Bir herşeyin iyi tarafını görmeye çalışıyoruz. Yaşlılar kötüyü görüyorlar. Ama dert değil. Yaşasın demokrasi.”

İstanbullu Hüssüm birkaç aydır Yeşil Hat‘ın yanındaki büfeyi işletiyor. Ada‘nın bölünmüşlüğünü yadırgarcasına mikrofonumuza şunları söylüyor: "İki tarafın birleşmelerini dilerim. İyi olur. Bakarsınız üç aya bütün kapılar açılır, Türk ve Rum tarafı diye bir şey kalmaz..."

Öğleden sonra Ledra Palas’ın önü boşalıyor, telaş yerini ezan sesine bırakıyor.