1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Kadınların 2010 bilançosu

28 Aralık 2010

Cinsiyet eşitliği konusunda daha etkin olmak için harekete geçen BM, dört kadın programını bir araya getirerek “BM Kadın” adlı yeni bir organizasyon kurdu. Bu, kadın konusunda 2010 yılında atılan en önemli adım oldu.

https://p.dw.com/p/zqgD
Fotoğraf: Fotolia/tagstiles

Dünya genelinde yoksulların ve okuma yazma bilmeyenlerin büyük oranını hâlâ kadınlar oluşturuyor. Ayrıca kadınların çoğu, geleneksel anlayışların baskısı altında yaşamaya devam ediyor. Şiddet görüyorlar, öldürülüyorlar ya da zorlanıyorlar. Cinsiyet eşitliği konusunda daha etkin olmak için harekete geçen BM, dört kadın programını bir araya getirerek “BM Kadın” adlı yeni bir organizasyon kurdu. Bu, kadın konusunda 2010 yılında atılan en önemli adım oldu. 2010 yılının kadın hakları açısından en önemli girişimini şimdi biraz daha ayrıntılı inceliyoruz...

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 2 Temmuz'da teşkilata bağlı dört kadın programının birleştirilmesini öngören karar tasarısını onayladı ve BM'deki kadın çalışmalarının “BM Kadın” adı verilen tek bir merkezde toplanması sağlandı. BM Sözcüsü Corinne Momal-Vanian, bu adımın anlamının büyük olduğunu söylüyor:

“Bir kere bu gerçekten çok iyi bir gelişme. Böylece kadınlar, BM bünyesinde nihayet ortak bir sese sahip olacaklar. Cinsiyet eşitliğinde ilerleme sağlanabilmesi için gerekli mali kaynakların elde edileceğini de umuyoruz. Bu gerçekten iyi bir gelişme.”


BM’ye eleştiri

Uzmanlara göre ise BM çerçevesinde güçlü bir kadın organizasyonu oluşturmak için geç bile kalınmıştı. Sivil toplum örgütleri, 60 yıldan fazla bir süredir var olan BM'nin dünya genelinde cinsiyet ayrımcılığı ile mücadelede çok az öncü rol oynadığı eleştirisinde buluyor.

BM, kadın konusundaki en büyük girişimini ise 1995 yılında Pekin'de gerçekleştirdi. Binlerce kadının katıldığı Dünya Kadın Konferansı'nda “Pekin Platformu” adı verilen bir eylem planı kabul edilmişti. Ancak heyecanla başlayan bu hareket fazla uzun sürmedi. BM Sosyal Kalkınma Araştırmalar Enstitüsü'nden Şahra Revazi, Pekin'den sonra uluslararası düzeydeki eşitlik çabalarının tıkandığını söylüyor:

“Birçok gözlemci Pekin'in kesinlikle zirve noktası olduğu görüşünde. Daha sonra muhafazakar güçler hakimiyeti ele geçirdi. Köktendinci kesimlerin karşı saldırıya geçtiği ekonomi ve aynı zamanda kültürel alanlar bundan kuşkusuz etkilendi. Pekin'de kabul edilen Eylem Planı'na layık olduğu değer ve desteğe öncelik verilmesini tehlikeye attılar.”


“BM Kadın” girişimini hedefi

“BM Kadın” girişimi ile kaybedilenlerin şimdi yeniden kazanılması ve ilerleme sağlanması amaçlanıyor. BM istatistikleri de kadın konusunda bir önce harekete geçilmesi gerektiği konusunda uyarıyor. BM'nin verilerine göre, dünya genelinde okuma yazma bilmeyenlerin üçte ikisi ve insan tacirlerinin eline düşenlerin dörtte üçü kadın. Ayrıca siyaset ve ekonomide karar vericilerin de sadece dörtte biri kadın. Şahra Revazi, kadın hakları savunucularının Pekin'den sonra erken sevindiği kanaatinde:

“… Pekin Platformu'ndan sonra birçok şeye ulaştık ve bu, herşeyin halledildiği gibi yanılgıya neden oldu. Evet, her zaman olduğu gibi direnişle karşılaşmamıza rağmen parlamentolara kadınlar için kota uygulaması getirdik. Şimdi şu söylenebilir elbette: ‘Kadınlar başka ne istiyor? Onlar için herşey iyi gidiyor.' Birçok gözlemciye göre, bugün cinsiyet konusunda çokça konuşulması bıkkınlığa, yorgunluğa neden oldu.”

BM'deki cinsiyet eşitliği girişimlerinden bazı olumlu sonuçlar da alındı. Örneğin dünya genelinde artık daha fazla kız çocuğu ilkokula gönderiliyor ve parlamentolardaki kadınların temsil oranında artış oldu. Ancak kadınların ekonomik ve siyasi kararlardaki etkinliği hâlâ az.


Michele Bachelet'e başkanlık görevi

“BM Kadın” organizasyonunun hedefi, kadın hareketlerinde daha hızlı ilerleme sağlanabilmesi. Bu amaçla kadın çalışmaları için ayrılan bütçe ikiye katlanarak 500 milyon dolara yükseltildi. Ve geçen eylül ayında Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki Moon, Şili'nin eski cumhurbaşkanı Michele Bachelet'nin, BM'nin kadın haklarının teşviki ve kadınların tam katılımı programları üzerine çalışacak yeni örgütü BM Kadın'ın (UN WOMEN) başına geçtiğini açıkladı.

Şili'nin ilk kadın cumhurbaşkanı olan Bachelet, başkanlık süresi boyunca kadınların sorunlarına öncelik tanımış ve görevinin ardından, ocaktaki depremden sonra Haitili kadınların ihtiyaçlarına yönelik çalışmalarda bulunmak üzere UNIFEM ile üç aday arasından seçilmişti.

Örgüt, Ocak 2011'de aktif çalışmaya başlayacak.

© Deutsche Welle Türkçe


Hülya Köylü / Bonn


Editör: Murat Çelikkafa