1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Kadınlar fark yaratıyor

29 Ocak 2013

Türkiye’de iş yaşamının zirvesindeki kadınlar, başarılarıyla genç kızların ve işsiz kadınların da yaşamını değiştiriyor.

https://p.dw.com/p/17Tof
Lale Saral DeveliogluFotoğraf: Turkcell

Dünyanın elektronik devlerinden Siemens’in denetim kuruluna bir Türk iş kadınını, Güler Sabancı’yı seçmesi, Almanya'da birçokları için sürpriz oldu.

Avrupa ülkelerinde kadınlar tepe noktalarda yeterince temsil edilmezken; AB Komisyonu, kota uygulamasıyla şirketlerde üst düzey kadın yöneticilerin sayısını artırmayı öneriyor. Türkiye’nin en büyük şirketlerinde ise kadın yöneticilerin sayısı birçok AB ülkesinden daha fazla. En büyük 55 şirketin yüzde 15’inde yönetim kurulu başkanı kadın. Bu şirketlerde üst kademe yöneticilerin yüzde 26'sı, orta kademe yöneticilerin de yüzde 40'ı kadın.

Güler Sabancı
Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler SabancıFotoğraf: Sabanci Holding

Başarılarıyla dikkat çeken kadın yöneticilerden biri de Türkiye'nin teknoloji devlerinden Turkcell'in Genel Müdür Yardımcısı Lale Saral Develioğlu. Turkcell Europe Yönetim Kurulu Başkanı olan, yurtdışındaki 8 şirketi, milyarlarca euroluk projeleri yöneten Develioğlu, kadınların iş hayatında, kariyerlerinde çok daha fazla zorluklarla karşı karşıya kaldıklarını, ancak getirdikleri eşitlikçi düzenlemelerle sonuç aldıklarını kaydediyor.

Develioğlu’nun bugün grup bünyesinde birlikte çalıştığı yönetici kadrolarının yaklaşık yüzde 35'ini kadınlar oluşturuyor. Şirketin toplam çalışanları içinde de kadınların oranı yaklaşık yüzde 50. Develioğlu, bu başarı tablosunu şöyle yorumluyor:

Aslında bunlar bizlerin şirket bünyesinde getirdiğimiz belirli kurallarla, cinsiyet eşitliğine özellikle dikkat etmemizle oluyor. İşe alımlarda, terfilerde herhangi bir ayrımcılığın önlenmesi, Avrupa'da olmadığı söylenen bizim ise burada olağan karşıladığımız eşit işe eşit ücret uygulaması önemli. Ayrıca iş-aile yaşam dengesini korumak için bazı destekler, kurallar getirerek ve tüm bunların düzgün bir şekilde uygulanmasını sağlamakla aslında kadınlara uygun bir çalışma ortamı sağlayabiliyorsunuz. Böylelikle kadınlar kariyerlerinde daha hızlı ilerleyebiliyorlar."

Türkei Businessfrauen
Fotoğraf: KAGİDER

Türkiye'de madalyonun öteki yüzü

Büyük şirketlerde böylesine olumlu tablolar olsa da, diğer birçok Türk şirketinde kadınlar ayrımcılıkla karşı karşıya kalabiliyor. Büyük şehirlerden uzaklaştıkça kadınların istihdam oranı azalıyor, ayrımcılık artıyor.

Türkiye Kadınlar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sema Kendirci, Türkiye genelinde kadının istihdamdaki varlığının gerilediğine işaret ediyor. Kendirci’ye göre 2000’li yıllarda kadınların genel istihdamdaki payı yüzde 35 seviyelerinde iken, bugün yüzde 25 seviyelerine kadar gerilemiş durumda. Bu ise Avrupa ülkeleri içinde en düşük düzey.

İş kadını Lale Saral Develioğlu, bunu, kadınların büyük potansiyelinin değerlendirilememesi açısından üzücü olarak görüyor ancak Türkiye'deki bu tablonun değişeceğine inanıyor:

"Bugün şirketlerin fark yaratabilmek ve ileri gidebilmek için farklı bakış açılarına ve çeşitliliğe her zamankinden daha fazla ihtiyaçları var. Örneğin biz bugün Türkiye’de ve çevresinde 9 ülkede yatırımı olan, teknoloji ve iletişim alanında lider bir şirketiz. Bunun sağlanmasında kadın çalışanlarımızın büyük katkıları olduğunu düşünüyorum. Kadınların organizasyon yetenekleri ve yaratıcı çözümler geliştirme becerileri çok kuvvetli. Üst düzey yönetimlerde başarılı kadınların sayısı arttıkça, önyargılardan kaynaklanan engellerin de zamanla ortadan kalkacağına inanıyorum.”

Genç kızlar için umut

Develioğlu, Anadolu’nun farklı bölgelerinde yatırım yaparken, kadınların istihdamına da katkıda bulunduklarını vurguluyor. Örneğin, Erzurum’da. Kadın istihdamının yüzde 8’lerde olduğu kentte açılan bilgi çağrı merkezinde bugün çalışanların yüzde 48’i kadın.

Türkei Businessfrauen
Fotoğraf: Turkcell

Türkiye genelinde kadın dernekleri, sivil toplum kuruluşları ile birlikte yürütülen projelerle öğrenim almak isteyen genç kızlara, işsiz kadınlara ulaşılmaya, onlara yeni ufuklar açılmaya çalışılıyor. Bu kapsamdaki önemli projelerden biri, eğitimde fırsat eşitliğini sağlamayı amaçlayan Kardelenler projesi. Lale Saral Develioğlu şunları söylüyor:

“Kadınların üst düzey yönetimlerde daha fazla yer alabilmeleri için, öncelikle eğitimli ve nitelikli kadın işgücünün artırılması gerekli. Eğitimde fırsat eşitliğini desteklemek için 2000 yılında Kardelenler Projesini başlattık. Ekonomik yetersizliği nedeniyle öğrenimlerine devam edemeyen kız çocuklarımıza burs vermeye başladık. Her yıl 10 bin kız öğrenciye burs veriyoruz. Verdiğimiz burs sayısı 95 bine ulaştı.”

Ekonomiye Kadın Gücü'

Türkiye'nin önde gelen birçok şirketi, bu yılın başında, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın himayesinde kurulan “İşte Eşitlik Platformu’na” katıldı. Kadın yöneticilerin önemli rol oynadığı bu şirketler, ekonomik alanda toplumsal cinsiyet uçurumunu en aza indirmeyi hedefliyor.

Lale Saral Develioglu, bu hedefle sivil toplum örgütleriyle birlikte yürüttükleri “Ekonomiye Kadın Gücü’ adlı projeden büyük heyecanla söz ediyor:

“Dünyada ilk defa bir mobil operatör, bir mikrofinans kuruluşuyla ortak ‘sosyal borçlanma’ modelini hayata geçiriyor. Bu yolla bugün itibariyle 55 bin kadına önümüzdeki 4 yılda 100 bin dar gelirli kadına, sosyal borçlanma modeliyle hayallerini gerçekleştirmelerine ve ülke ekonomisine katkıda bulunmalarına zemin sağlanacak.”

Türkiye’de kadın-erkek eşitliği alanında birçok sorun çözüm bekliyor. Başarılı iş kadınlarının, karşılaştıkları birçok zorluğa rağmen şirketlerin tepe noktalarına tırmanmaları ise fark yaratıyor. Yalnızca şirketleri için değil, çok sayıda sosyal sorumluluk projesi ile destek oldukları, öğrenim görmek isteyen genç kızlar ve ekonomik bağımsızlıklarını elde etmek isteyen kadınlar için de…

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Ayhan Şimşek

Editör: Beklan Kulaksızoğlu