Kalkınma İşbirliği Raporu açıklandı
29 Ocak 2004
Bütün dünyada yapılan kalkınma yardımlarıyla ilgili son rakkamlar, en erken Nisan ayında açıklanacak.
Kalkınma yardımına ayrılan kaynak 2002 yılındaki kadar çıkarsa, donör devletlerin bundan memnun kalmaması için hiçbir neden kalmayacak. Çünkü global kalkınma yardımlarının 58 milyar dolara çıkması % 7,2’lik artış anlamına geliyor.
ABD'den 13,3 milyar dolar kalkınma yardımı
2002 yılında ABD 13,3 milyar dolarlık kalkınma yardımı yaparken ekonomik işbirliği bütçesine Japonya 9,3, Fransa 5,5, Almanya ise 5,3 milyar dolar ayırdılar.
Gayrı safi yurtiçi gelir ile kıyaslandığındaysa, sanayi devletlerinin kalkınma yardımlarına ayırdıkları kaynak, BM’in bundan onyıllar önce saptadığı binde yedi’lik oranın çok gerisinde kalıyor. Almanya henüz bu oranın yarısına bile ulaşmış değil. İskandinav ülkeleri ise taahüt ettikleri oranında üzerinde kalkınma yardımı yaparak diğer zengin ülkelere bonkörlük dersi veriyorlar.
OECD Kalkınma Komisyonu Başkanı Richard Manning donör devletlerin konuya sadece bu açıdan yaklaşmadıklarını söyledi:
Kalkınma halindeki ülkelerin çabası da gerekli
”Kalkınma yardımı yapan ülkelerden bütün sorunları tek başına çözmelerini bekleyemeyiz. İlerleme sağlanabilmesi kalkınma halindeki ülkelerin gayret ve üstün çaba göstermelerine de bağlı. Kalkınma yardımları ilk planda, Üçüncü Dünya Ülkeleri’nin kendi gelecekleri açısından taşıdıkları sorumluluk kapsamında değerlendirilmeli.”
Richard Manning, demokrasi ve yolsuzlukla mücadelenin, kalkınma yardımlarının ilk şartı olduğunu belirtirken Almanya Ekonomik İşbirliği Bakanı Heidemarie Wieczorek- Zeul, kalkınma halindeki ülkelerin arzulanan düzeye gelememelerinden sanayi ülkelerinin de sorumlu olduklarını dile getirdi
Fakirlikle mücadelede ABD ve AB'nin rolü
”Afrika’nın batısında, 10 milyondan fazla pamuk üreticisi ABD ve AB’nin yüksek sübvansiyonları yüzünden fakirlikten kurtulamıyor. Bu bakımdan sanayi ülkelerinin tutumu fakirlikle mücadeleyi sekteye uğratıyor.”
Alman Bakan şeffaflığın da çok önemli olduğunu ve İngiltere Başbakanı Tony Blair tarafından açılan ‘Ödediğini açıkla’ kampanyasının Üçüncü Dünya’da faaliyet gösteren petrolcülük şirketleri tarafından da benimsenmesi gerektiğini söyledi.
Şeffaflığın gereği
”Kalkınma halindeki bir ülkede petrol çıkaran şirketin bu ülkeye ne kadar kaynak aktardığını, parayı alan hükümetin de bu geliri bütçesinde göstermesi gerekir. Şeffaflık bunu gerektirir."
Almanya Ekonomik İşbirliği Bakanı, kalkınma işbirliği raporunun tanıtıldığı basın toplantısında, resmi kalkınma yardımlarının binde 27’den binde 33’e çıkarılmasının koalisyon protokolünde yyer aldığını da hatırlattı.