1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

140709 Entwicklungspolitik Deutschland

15 Temmuz 2009

Almanya, uluslararası kalkınma yardımı yapan ülkeler arasında büyük öneme sahip. En fazla yardım yapan ülke ABD olsa da bu ülkenin gayrisafi yurtiçi hasılasına oranla kalkınmaya aktardığı miktar, Almanya'dan daha az.

https://p.dw.com/p/IpBJ
Fotoğraf: BilderBox

Almanya Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Bakanı Heidemarie Wieczorek-Zeul'un kalkınma yardımı bütçesi 5 milyar 800 milyon Euro. Bu da Almanya'nın gayri safi yurtiçi hasılasının yüzde 0,38'ine tekabül ediyor. Avrupa Birliği, bu oranı 2010 yılına kadar yüzde 0,51'e yükseltmeyi öngörse de bu iddialı oranı yakalaması imkansız görünüyor.

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Bakanı Heidemarie Wieczorek-Zeul Alman kalkınma yardımlarının sembolü. 1998'de kurulan Sosyal Demokrat- Yeşiller koalisyonundan bu yana bakanlık görevini sürdüren Wieczorek- Zeul'un bütçesi o zamandan bu yana gayri safi yurtiçi hasılanın yüzde 0,38'ine kadar yükseldi.

Uluslararası kalkınma yardımlarının arttırılması, 2000 yılına geçişte kararlaştırılan milenyum hedefleri arasında yer alıyor. Donör devletler, kalkınma yardımlarını arttırarak fakirlikle mücadeleyi etkin hale getirmeyi, 2015 yılına kadar da yarıya indirmeyi kararlaştırmıştı. Ayrıca kalkınma desteğinin arttırılmasının barış ve huzurun teminatı olup, demokrasinin güçlendirilmesine, iklim ve çevrenin korunmasına ve adil küreselleşmeye hizmet edeceği konusunda da görüş birliği hakimdi. Bu arada verilen kalkınma yardımlarının daha etkili olabilmesi için daha az ülkeye yardım edilmesi kararlaştırılmıştı. Kalkınma yardımı alan ülke sayısının orta vadede yarı yarıya azaltılarak 60'a indirilmesi öngörülüyor.

Kalkınma yardımında Çin ve Hindistan'ın önemi

Almanya Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Bakanı Heidemarie Wieczorek-Zeul, destek verilecek ülkeler seçilirken henüz gelişmiş sanayi ülkeleri seviyesine ulaşmamış, ancak bulunduğu bölgede siyasi ve ekonomik açıdan büyük güç olan devletlerin önemini vurguluyor. Bakan Wieczorek- Zeul "demir atılabilecek ülkeler" diye adlandırdığı bu gruba Hindistan'ı ve Çin'i örnek gösteriyor. Bakan, "Mesela Hindistan, kendi içinde istikrara kavuşmamış olsa da bölgedeki demokrasi için önemli bir faktör. Ya da Çin, belli kriterlere uyarsa bölgede önemli rol oynayabilir. Bu ülkeler bölgelerini ya da fakir ülkeleri beraberinde ileriye taşıyabilir anlamına geliyor." diye devam ediyor.

Bakan Wieczorek- Zeul, ekonomik açıdan hızla büyümeyi hedef edinmiş Çin'e kalkınma politikası alanında destek vermek Alman hükümeti açısından ilk bakışta çelişkili gibi görünebilir diyor. Ancak bu ülke ile yapılan ekonomik işbirliğinin iklimin korunması, çalışma hukuku ve hukuk devleti konularında getirisi olduğuna vurgu yapıyor. Yani Çin gibi ülkelerle klasik anlamda bir kalkınma programı çalışması yürütülmüyor.

En fazla yardım Afganistan'a

Kalkınma desteği verilen diğer ülkeler için ise başka kurallar geçerli. Destek ya doğrudan sağlık, tarım gibi belli alanlarda hazırlanan projelere aktarılıyor ya da doğrudan bütçe yardımı yapılıyor. Kalkınma yardımlarının planlanan alanlara kanalize edilip edilmediği doğrudan denetleniyor. Aksi bir durumun tespit edilmesi halinde verilen yardımın geri talep edilmesi ya da durdurulması mümkün.

Almanya'nın kalkınma yardımı yaptığı ülkelerin başında Afganistan geliyor. Yardımların yoksullukla mücadelede ve hukuk devleti yapısının kurulmasında kullanılması Almanya'nın kalkınma yardımı politikasının bir sonucu. Yardımların insani boyutu en başta geliyor, diyen Federal Kalkınma Bakanı Wieczorek- Zeul ayrıca fakirliğin arttığı ülkelerde savaş ve çatışma olasılığını arttığına dikkat çekiyor.

Bakan, "İstikrarsızlığın görüldüğü bölgelere zamanında yardım etmek, sorunlar ortaya çıktıktan sonra yardım etmeye çalışmaktan daha mantıklı. Böylece hem oluşacak zararı frenlemek hem de askeri müdahaleyi önlemek mümkün. Bu nedenle istikrarlı bir dünyaya kavuşma dileğimiz, bizi uygulanabilir adımlar atmaya yöneltiyor." diye konuşuyor.

Almanya, küresel mali krize rağmen kalkınma yardımlarını sürdürmeye çalışıyor. Berlin Hükümeti, öngörülen projelerin tehlikeye girmemesi için ulusal teşvik paketi kapsamında Dünya Bankası'na 100 milyar Euro'luk fon aktardı.

Merkezi Münih'te bulunan Ekonomik Araştırmalar Ensititüsü, kalkınma yardımlarının yardımcı ülkeye de büyük fayda sağladığını uzun yıllar önce ortaya koymuştu. Enstitü, kalkınma yardımları sayesinde ihracatın 3 milyar Euro arttığını, yaklaşık 10 milyarlık gayri safi yurtiçi hasıla yaratıldığını ve 2 milyar Euro'sunun da hazineye döndüğünü tespit etmişti.

Marcel Fürstenau / Çeviri: Elmas Topcu



Editör: Ahmet Günaltay