Karamanlis'ten Türkiye'ye AB desteği

Yapılan son kamuoyu yoklamalarına bakılırsa, kendisini ”muhafazakar-liberal” olarak tanımlayan ”Nea Demokratia-Yeni Demokrasi Partisi’nin” Mart’taki seçimlerde, sandıktan birinci parti olarak çıkma olasılığı hayli yüksek. DW’ye özel demeç veren partinin Genel Başkanı Kostas Karamanlis, Türkiye’nin Avrupa eksenli politikası ve Kıbrıs sorunundaki tutumuna destek verdiklerini, ancak AB üyeliği sürecinde hala yerine getirilmesi gereken bazı önemli kriterler olduğunu söyledi. İşte Karamanlis’in Türkiye ve Kıbrıs ile ilgili düşünceleri...

SORU: AKP hükümetinin izlediği Avrupa eksenli politikayı nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce, yapılan reformlar Ankara’nın AB üyeliği için yeterli mi?

YANIT: Biz, Türkiye’nin AB eksenli politikasını destekliyoruz. Birliğin öngördüğü tüm kriterleri yerine getirmesi şartıyla, Türkiye’nin üyeliği, tüm taraflar için de olumlu sonuçlar doğurabilir. Yani demek istediğim, sadece Türkiye için değil, Yunanistan, Balkanlar ve tabii ki Avrupa genelinde... Bu Türkiye için önemli bir sınav. AB’ye dahil olma isteğini dile getirmek kulağa hoş gelse de bu o kadar basit değil. Birlik üyesi olmanın getirdiği avanlatajlardan yararlanmak istiyorsanız, size yüklenen görev ve sorumlulukları da yerine getirmek zorundasınız. Önemli olan, Türkiye’nin Avrupa’yla sözde değil özde yakınlaşmasıdır.

SORU: Peki Türkiye’nin Avrupalı olabilmesi için yerine getirmesi gereken öncelikli kriterler neler? Bu konuda siz nasıl bir eksiklik görüyorsunuz?

YANIT: Kendini Avrupalı olarak tanımlamak isteyen bir ülkenin, her türlü şiddet unsurunu bir tehdit aracı olarak görmesi çok yanlış olur. Bu asla kabul edilemez. AB üyesi bir ülkede, siyasilerin yanında belirli bir zümrenin ya da ordunun da söz sahibi olması ya da siyaset kurumunu baskı altına alması diye bir şey sözkonusu olamaz. Ben Türkiye’ye, AB üyeliği yolundaki kararlı adımlarını devam ettirmesi konusunda cesaret vermek istiyorum.

SORU: Avrupa’daki muhafazakar partileri bünyesinde birleştirin Avrupa Halk Partileri, Türkiye’nin üyeliğine genelde olumsuz yaklaşıyorlar. Sizin partiniz de bu çatı altında bulunuyor. Peki Yeni Demokrasi Partisi olarak siz bu genel olumsuz tavrı nasıl değerlendiriyorsunuz?

YANIT: Bu konuda çözümün anahtarı Türkiye’de... Avrupa standartlarındaki hak, özgürlük, değer ve prensiplerle bütünleşen demokratik, liberal ve açık bir toplumsal yapı oluşturulacağı konusunda Avrupa’nın ikna edilmesi gerekiyor. Bu yapılırsa, kimsenin Türkiye’nin üyeliğine ”hayır” diyeceğini sanmıyorum.

SORU: Türkiye’nin AB üyeliği konusunda kilit konulardan biri de Kıbrıs. Partiniz, Kıbrıs’ta şu anda gelinen noktayı nasıl değerlendiriyor?

YANIT: İlk olarak zaten Kıbrıs konusunda nihai çözüm için biz çaba gösterdik. Avrupa’da sınırları ayıran bir duvarın hala mevcut olması, bence utanç verici. Lefkoşe’deki sınır bölgesini kastediyorum... Kıbrıs’ın AB üyeliğinin, sorunun çözümü için önemli bir itici güç olduğunu düşünüyorum. Ama unutmayın ki,tango için iki kişiye ihtiyaç vardır, tek başınıza olmaz...

SORU: Sorunun çözümü için bugüne kadar pekçok model ileri sürüldü. Siz, Kıbrıs’ta hangi çözümden yanasınız? Somut olarak ifade edebilir misiniz?

YANIT: Herşeyden önce, çözümün kalıcı ve uygulanabilir olması gerekiyor. AB genelinde geçerli olan tüm kurallar, elbette Kıbrıs adasında da geçerli olmalı. Adadaki Rum ve Türkler, Belçika, Almanya ya da Hollanda gibi diğer AB üyesi ülke vatandaşlarıyla kıyaslandığında, kendilerini iknici sınıf vatandaş olarak hissetmemek zorundalar. Şu an için sorunun çözümü önünde bir engel göremiyorum.”