1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Karikatür krizi büyüyor

Derleyen: Murat Çelikkafa2 Şubat 2006

Danimarka basınında yer alan Hz. Muhammed karikatürlerinin, bazı Avrupa ülkelerinin gazetelerinde de yayınlanması, İslam aleminin tepkisini arttırdı. Basın özgürlüğü açısından değerlendiren olay, şimdi “kültürlerarası çatışma“ tehlikesi yaratmaya başladı. DW’den Murat Çelikkafa gelişmeleri derledi…

https://p.dw.com/p/AaD6
Hz. Muhammed'i tasvir eden karikatürler Arap dünyasını ayağa kaldırdı
Hz. Muhammed'i tasvir eden karikatürler Arap dünyasını ayağa kaldırdıFotoğraf: AP

Danimarka’nın “Jyllands-Posten“ gazetesinde yer verilen ve Hz. Muhammed’i bir terörist olarak gösterildiği karikatürlerden bazılarının önce Norveç, ardından da Alman, Fransız, Avusturya, İsveç ve İspanyol gazetelerinde yayımlanması üzerine konuyla ilgili başlayan gerginliğin Avrupa geneline yayılma tehlikesine neden oldu.

Pekçok Arap ülkesi Danimarka’daki büyükelçilerini geri çağırma kararı alırken, bazı radikal Müslüman gruplar da şiddet çağrıları yapmakta gecikmedi. Önceleri “basın özgürlüğünün sınırları“ bağlamında yürütülen tartışmaların boyutu daha da genişledi ve yeni bir “kültürlerarası çatışma“ tehlikesi üzerinde yoğunlaştı.

Bild’in yorumu

Alman “Die Welt“ ve “Berliner Zeitung“ gazetelerinde de Hz. Muhammed’in terörist olarak resmedildiği karikatürlerden biri yayımlanması ve konuyla ilgili yapılan yorumda peygamberden “Haramî“ olarak söz edilmesi, ülkede yaşayan Müslümanlar tarafından büyük tepkiyle karşılandı. “Die Welt“ gazetesiyle aynı yayın grubuna bağlı olan Almanya’nın en yüksek tirajlı gazetesi Bild’de Peter Scholl Latour imzasıyla kaleme alınan “Dine karşı saygı!“ başlıklı yorumda bunun bir “provakasyon“ olduğu yorumu yapıldı. Yorum özetle şöyle:

“İslam dini, putperestliğin önüne geçmek amacıyla Hz. Muhammed’in resmedilmesini kesinlikle yasaklıyor. İslam diniyle yüzeysel olarak da ilgilenmiş olan herkes şunu bilir ki, peygamberin resmedilmesi, Müslümanlar’ı kızdırır ve provake eder. Hele hele bir de peygamberi komik duruma düşüren ya da O’nu vahşi bir terörist olarak resmeden, Müslümanlar’ı ağır bir şekilde tahrik etmektedir. Tıpkı televizyon ya da gazetelerde Hıristiyanlık’la alay edilmesi durumunda, benim gibi dinine bağlı Katolikler’i derinden yaralaması gibi. Danimarka’nın, Irak’ta Amerikalılar’ın yanında savaştığı da unutulmamalıdır. Bu karikatürlerin yayımlanması, Irak’a asker gönderen ülkelere karşı zaten var olan düşmanlığı daha da körükleyecektir.“

Politikacılar basın özgürlüğüne değindi

Almanya’daki siyasi partiler ise konuya daha ziyade “basın özgürlüğü“ açısından yaklaşıyorlar. Sosyal Demokrat Parti’nin medya politikaları sözcüsü Jörg Tauss, “Böyle yayınlardan dolayı dini duygular rencide edilmiş olabilir. Ancak ben düşünce ve ifade özgürlüğünden yanayım“ dedi ve Almanya’da din, devlet ve medya üçlüsünün birbirinden kesin çizgilerle ayrılmış olduğuna dikkat çekti.

Yeşiller Partili Volker Beck ise “Nasıl ki Hıristiyanlar ve Yahudiler zaman zaman mizah unsuru oluyorsa, Müslümanlar da buna tahammül edebilmelidir. Peygamberi terörist olarak tasvir eden yakışıksız bir karikatüre bu denli büyük tepki gösterenler, İslam’ı bir şiddet dini olarak tanıtmaya çalışanları haklı çıkarmaktadırlar“ dedi. Basın özgürlüğünün güç elde edilmiş bir hak olduğuna dikkat çeken Hür Demokrat Parti’den Christoph Waltz da “Ancak son olay, İslam’la güçlü bir diyaloğun önemini bir kez daha göstermiştir“ dedi.

Genel yayın yönetmeni görevinden alındı

Bu arada karikatürleri yayınlayarak Fransa'yı da bu tartışmanın içine çeken “France Soir“ gazetesinin sahibi Mısırlı işadamı Raymond Lakah, "herkesin dini inançlarına saygı göstermediği" gerekçesiyle Genel Yayın Yönetmeni Jacques Lefranc'ı görevden aldı.

Lakah ayrıca, "karikatürlerin yayımlanmasından dolayı rahatsız olanlardan ve Müslüman toplumdan" özür diledi. Fransa Müslümanlar Merkez Konseyi Başkanı Delil Ebu Bekir gelinen noktayı “Rüzgar eken, fırtına biçer“ şeklinde değerlendirdi. Bu arada Fas ve Tunus’ta “France Soir“ gazetenin nüshalarının toplatıldığı bildirildi.

Bilgin: Terörist yakıştırması kabul edilemez

Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nin eski emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Beyza Bilgin, Hz. Muhammed’e “terörist“ yakıştırması yapılmasının kabul edilemeyeceğini söyledi.

Bilgin, “Hazreti Peygamber’in o şekilde gösterilmesi tabii ki kabul edilemez birşey. Çünkü O’nun yaptığı savaşlar o kadar az bir zamanı doldurmuştur ki, -geçen gün İngilizce olarak yayınlanmış bir kitapta da vardı- toplasanız hepsi bir ayı doldurmaz. Hazreti Muhammed barış için çalışmıştır, savaş için değil“ diye konuştu.

Filistinliler ayaklandı

Hz. Muhammed karikatürleri Müslüman dünyasında tepkiyle karşılandı. Pekçok Arap ülkesi Danimarka büyükelçilerini geri çağırma kararı alırken, radikal Filistinliler Gazze Şeridi’ndeki AB binasını işgal etti. İslami Cihad ve El Fetih’in radikal kanadına mensup olduğu bildirilen militanlar tarafından yapılan açıklamada “Bu bina, Danimarka hükümeti resmen özür dileyene kadar kapalıdır“ dedi. AB’nin Brüksel’deki merkezinden yapılan açıklamada ise bu tehditlerin kabuledilemez olduğu kaydedildi. Ancak olayların daha fazla büyümesini önlemek amacıyla, AB’nin Gazze’deki bürosunun geçici olarak kapatılması kararlaştırıldı.

Filistin bölgelerinde iki gündür söz konusu karikatürlerle ilgili eylemler yapılırken, El Aksa Şehtileri Tugayı adlı silahlı örgüt tarafından yapılan açıklamada ise “Bütün Danimarkalılar, Norveçliler ve Fransızlar bundan böyle hedef tahtamızdır“ ifadelerine yerverildi.

Tehditler üzerine Norveç, Batı Şeria’daki temsilciliğini kapatma kararı aldı. Suriye’nin başkenti Şam’da da 300 kişilik bir grup Danimarka büyükelçiği önünde protesto gösterisi yaptı. İslami içerikli pekçok internet sitesinde Danimarka menşeili ürünlerin listesi yayınlandı ve bu malların boykot edilmesi çağrısında bulunuldu.

Danimarka endişeli

Danimarka Dışişleri Bakanı Per Stig Möller ise ülkesine yönelik protesto ve boykot eylemlerinin daha da yayılmasından endişe ediyor. Başta Suriye ve Irak olmaz üzere, pekçok Ortadoğu ülkesinde uzun yıllar büyükelçilik yapan Danimarkalı diplomat Ole Wöhlers Olsen de bu endişeleri paylaşıyor. Olsun, gelişmelerle ilgili şu değerlendirmede bulundu:

“Bu karikatürlerin başka ülkelerde de yayımlanması, yangına körükle gitmeye benziyor. Müslümanlar’ın tepki ve öfkesi daha da artacaktır. Cuma namazında tüm dünyadaki imamların, Danimarka mallarının boykot edilmesine yönelik çağrılar yapması kuvvetle muhtemel. Bu olay, Batılı ülkelere karşı zaten varolan öfkeyi daha da artıracaktır. Yavaş yavaş kültürlerarası bir çatışma ortamına doğru gidiyoruz.“

Danimarkalı Müslümanlar

Danimarka’da sayıları 200 bini bulan Müslümanlar adına konuştuğunu söyleyen İmam Ebu Lâban ise gerginliğin kendilerinden kaynaklanmadığını ve olayın bir an önce tatlıya bağlanması için çaba gösterilmesi gerektiğini söyledi, ancak İslamî değerlere sahip çıkmanın her Müslümanın görevi olduğunu da hatırlattı.

Lâban, “Bu gerginliği biz istemedik. Bu konuyla ilgili düşüncelerimizi açık bir şekilde ifade ederek, Danimarka’da toplumsal uzlaşmayı zedeleyici hareketlerden uzak durulması çağrısı yaptık. Bu kriz herkese zarar veriyor. Gerginliğin biran önce sona ermesi gerekiyor. Ancak Müslüman devletlerin Danimarka’ya karşı bir boykot kararı alması durumunda bunu da destekleriz. Çünkü İslamî değerlere ve bu bağlamda Hazreti Peygamber’e sahip çıkmak tüm müminlerin öncelikli görevidir“ dedi.