Katolik Kilisesi'nde Papa tartışması
2 Şubat 2009
Papa 16’ncı Benedikt’in, aralarında Yahudi Soykırımı’nı inkar edişiyle tanınan Richard Williamson’un da bulunduğu dört kişiyi kiliseye yeniden kabul edişinin ardından, Papa'ya gösterilen tepkiler her geçen gün artıyor. İlk tepkiler Yahudi aleminden gelmiş, İsrail Başhahamlığı, Katolik Kilisesi ile ilişkileri resmen kestiğini açıklamıştı. Papa ise cevap olarak sadece Yahudi cemaatiyle tam dayanışma içinde olduğunu belirtmiş, Williamson konusuna değinmemişti. Tepkiler nedeniyle tartışmalı piskopos Williamson da, Papa'ya bir mektup yazarak Yahudi Soykırımı'yla ilgili açıklamaları için özür dilemiş, ancak mektupta görüşlerinin içeriğiyle ilgili herhangi bir ifade yer almamıştı.
Katolikler tepkili
Papa’nın dört piskoposa yönelik aforozu kaldırma kararına Katolik Kilisesi içinden de tepkiler giderek büyüyor. Uluslararası üne sahip teolog ve etikçi Prof. Jean Pierre Wils, Katolik Kilisesi'nden ayrıldığını açıkladı. Wils, "Katholiek Nederland" adlı Katolik internet portalına verdiği demeçte "Artık kilisenin bu anti-modern, anti-plüralist ve totaliter ruhuyla özdeşleştirilmek istemiyorum" dedi.
Papa'ya yönelik eleştirileriyle tanınan Katolik teolog Prof. Hans Küng de, Deutsche Welle'ye verdiği demeçte, Williamson’ın Papa’dan özür dilemesinin tartışmaların son bulmasına yetmeyeceğini vurguladı:
"Williamson, asıl özür dilemesi gereken kişilerden, yani Yahudilerden değil, sadece Papa'dan özür diledi. O da muğlak bir şekilde. Buradaki tek konu Yahudi Soykırımı değil. Asıl konu, İkinci Vatikan Konseyi sırasında Pius Kardeşliği'nin din özgürlüğü, Yahudi Kararnamesi ve Hristiyanların geneli hakkında alınan tüm kararları tanımadıklarını açıklamış olmaları."
‘Papa muhafazakar kanada sempati duyuyor’
Teolog Hans Küng, Papa'nın bu piskoposları tekrardan kabul etme nedeni konusunda da şu açıklamayı yaptı:
"Tabii amacının uzlaşma olduğunu söylüyor. Ancak ilk amacı Hristiyan aleminde uzlaşma sağlanması olsaydı, öncelikle Latin Amerika'daki özgürlükçü teologlarla ve tüm diğer reformist teologlarla uzlaşmaya gitmesi gerekirdi. Görünen o ki, amacı sadece bir şekilde sempati duyduğu Konsey öncesi kilise uygulamaları ve yine Konsey öncesi ibadet şekillerini kabul eden insanlarla uzlaşma sağlamak."
Papa 16’ncı Benedikt, daha önce de Katrina Kasırgası'nı "Tanrının homoseksüelleri, hayat kadınlarını ve kürtaj yaptıran insanları cezalandırmasının bir yolu" olarak tanımlayan Gerhard Wagner'i piskoposluğa atamasıyla büyük tepki toplamıştı.