Kayıplardan ümit kesildi

Hint Okyanusu’ndaki Sumatra Adası açıklarında 26 Aralık günü meydana gelen 9 şiddetindeki depremin neden olduğu tsunmai felaketi sonrası oluşan hasar, her geçen gün daha da tüyler ürperten boyutlara ulaşıyor. Güney ve Güneydoğu Asya ile Afrika’nın doğu kıyılarında etkili olan afetten 9 gün sonra, yaklaşık iki milyon kişiye henüz yardım malzemesi ulaşmadı.

BM, şu ana kadar felakette toplam 150 bin kişinin öldüğünü duyurdu, ancak can kaybının 165 bini geçmesinden endişe ediliyor. BM yetkilileri, malzemelerin depremzedelere zamanında ulaştırılamadığı takdirde binlerce kişinin açlık ya da hastalıktan ölebileceği uyarısını yineledi.

Arama – kurma çalışmalarına son

Yardım örgütleri, ulaşımın zor olduğu bölgelerdeki halka, erzak ve tıbbi malzeme temin etmeye çalışıyor. Bunun, birkaç gün daha alabileceği bildirildi. Bu arada pek çok bölgede arama-kurtarma çalışmalarına son verildi. Felaketten günler sonra da birkaç kişinin kurtarıldığı, ancak artık kayıplardan büyük ölçüde umudun kesildiği açıklandı.

BM verilerine göre, afette ölenlerin 2 bin 400’ünün yabancı turistler olduğu kesinleşti. Ancak 9 bin yabancının akibetinin henüz belirsizliğini koruduğu açıklandı. Bölgede en çok kayıp veren batılı ülkeler İsveç, Almanya, ve İsviçre. 1200 civarında Avustralyalı’nın da hala bulunamadığı, haber alınamayan Türk vatandaşlarının sayısının ise 50 civarında olduğu kaydedildi.

“Kesin rakamlar hiçbir zaman bilinmeyecek“

BM’nin İnsani Yardımlar Koordinatörü Jan Egeland, ölü sayısının artabileceğini belirtirken, yardımlar konusunda öncelikle olaydan en çok etkilenen ve en az 40 bin kişinin can verdiği Endonezya’nın Sumatra Adası ve Aceh bölgesine yoğunlaşacaklarını belirtti.

Egeland, “Buradaki insanların, afetten önce bozuk da olsa yolları vardı. Ama şimdi hiçbir şeyleri kalmadı. Sumatra Adası’nın batısındaki ölü sayısı büyük bir ihtimalle daha da artacak. Önümüzdeki dönemde onbinlerce ölüm vakası kaydedeceğiz, ama can kaybına ilişkin kesin sayıları sanırım hiçbir zaman öğrenemeyeceğiz“ diye konuştu.

Özellikle de çocuk ve yaşlıların, mevcut olumsuz koşullara direnmesinin çok zor olduğunun altını çizen Egeland, milyonlarca insanın temiz içme suyu ve acil tıbbi yardım beklediğini ve hala ulaşılamayan bölgeler olduğunu ifade etti.

Yardımlar artırılıyor

Afet bölgelerine uluslararası yardımların uluştırılması konusundaki çabalar devam ederken, parasal yardımın da artırılması için tüm dünyada adeta bir seferberlik başlatıldı. Daha önce 27 milyon dolar yardım yapacağını duyuran Almanya’nın sözkonusu miktarı artırıcağı açıklandı. Bazı kaynaklar, Berlin’in bu miktarı 500 milyon Euro’ya kadar çıkarmayı hedeflediğini bildiriliyor.

Ancak kesin rakam vermekten kaçınan Federal Alman Ekonomik İşbirliği Bakanı Heidemarie Wiezczorek-Zeul, bugüne kadar öngörülenden çok daha fazla bir yardımın afet bölgesine ulaştırılması için çaba göstereceklerini, Çarşamba günü Bakanlar Kurulu’nda konunun ele alındıktan sonra Başbakan Schröder tarafından ayrıntıların bizzat açıklanacağını kaydetti. Almanya, ayrıca Aceh’te temiz su arıtma tesisi kuracağını açıkladı. Öte yandan, BM Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü UNESCO da, Hint Okyanusu’nda tsunami felaketine karşı erken uyarı sistemi kurulması çalışmalarına, destek vermeye hazır olduğunu bildirdi.

ABD’nin yardımı

ABD Başkanı George Bush ve selefi Bill Clinton, Asya’daki felaketin kurbanları için ortak bir bağış kampanyası başlatıyor. Bush, Clinton ile düzenlediği basın toplantısında, halkı, imkanları ölçüsünde depremzedelere yardım etmeye çağırdı. Amerikan Başkanı, halka şu çağrıyı yaptı:

“Bu büyük trajedinin mağdurlarına karşı ülkemizin duyduğu sempatiyi göstermek amacıyla biraraya geldik. Yurttaşlarımızı, bu geniş çaplı insanî yardım kampanyasına katılmaya çağırmak için buradayız. Her Amerikalı’dan, imkanları ölçüsünde katkıda bulunmasını rica ediyorum.“

Amerikan Başkanı bu çağrıyı yaparken, Dışişleri Bakanı Colin Powell de afetten en fazla etkilenen ülkelerden biri olann Tayland’daydı. Powell, ülkesinin mağdurlara yardım elini uzatmaya devam edeceğini ifade etti. Powell, “Tsunaminin sonrası yaşananlar tam bir trajedi ve ABD, yardıma muhtaj insanlara elbette sırtını dönmeyecektir. Nitekim geride bıraktığımız günlerde bunu açıkça ispat ettik. Ancak burada en büyük problem para değil. Yapılan yardımların afet bölgelerine düzenli bir şekilde dağıtımının yapılması için iyi bir koordinasyon şart. Bu konudaki yetkiyi de Pasifik’teki askeri birliklerimize verdik.“