1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Korsan yazılım zarar veriyor

Nihat Halıcı / DW31 Mart 2006

Türkiye’de korsan yazılım kullanım oranı artıyor. Korsan yazılıma karşı mücadele veren kurumlardan İş Yazılımcıları Birliği (BSA) Türkiye’nin genel koordinatörü Tolunay Tomruk, bunun ekonomik kayba ve yeni istihdam alanlarına engel olduğunu söyledi. DW’den Nihat Halıcı’nın haberi…

https://p.dw.com/p/AbZn
Türkiye'nin de dahil olduğu Avrupa, Ortadoğu, Afrika bölgesindeki yasadışı yazılım oranı 2004'te 2003'e göre 2 puanlık düşüşle yüzde 39'a geriledi
Türkiye'nin de dahil olduğu Avrupa, Ortadoğu, Afrika bölgesindeki yasadışı yazılım oranı 2004'te 2003'e göre 2 puanlık düşüşle yüzde 39'a gerilediFotoğraf: AP

Dünyanın önde gelen araştırma kuruluşlarından International Date Corporation (IDC) tarafından hazırlanan „Global Korsanlık Araştırması“na göre, Türkiye'nin de dahil olduğu Avrupa, Ortadoğu, Afrika bölgesindeki yasadışı yazılım oranı 2004'te 2003'e göre 2 puanlık düşüşle yüzde 39'a geriledi. Buna karşılık korsanlığın yol açtığı kayıplar yaklaşık 3 milyar dolarlık artışla 15.7 milyar dolara yükseldi.

Türkiye'nin korsanlık nedeniyle uğradığı kayıplar 2003'teki 127 milyon dolarlık seviyesine göre 55 milyon dolar artış göstererek, 2004'te 182 milyon dolara çıktı. BSA Türkiye genel koordinatörü Tolunay Tomruk, korsan ürün kullanım oranındaki artış, bilişim sektörünün kayıpları ve korsanlıkla mücadele yöntemleri hakkındaki sorularımızı yanıtladı.

DW: Yıllara göre kıyasladığınızda Türkiye’de korsan ürün kullanım oranında artış var mı?

T. Tomruk: Türkiye’de 2004 yılında yapılan bir araştırmaya göre korsan ürün kullanımı yazılım sektörü için yüzde 66 dolayında. Aslında BSA Türkiye bundan 10 sene önce çalışmaya başladığında yüzde 90’lar seviyesindeydi. 2002 yılına geldiğimizde bu oran 58’lere kadar düşmüştü. Ancak ne yazık ki, son dönemde yüzde 66’lara tekrar çıktı.

DW: Bilişim sektörünün korsan üründen kaynaklanan kaybı nedir?

T. Tomruk: Sadece bilişim sektörü olarak bakmamak lazım. Bu kaybın çok farklı etkileri var. Şu anda Türkiye’de yüzde 66 olan korsan kullanımı sadece 10 puan azaltabilirsek bu Türkiye’deki bilişim sektörünün yüzde 120 büyümesine ve Ortadoğu ve Afrika bölgesindeki en büyük bilişim sektörü olmasına yol açabilecek kadar önemli bir potansiyel taşıyor. Bu büyümeye sadece bilişim sektörünün büyümesi olarak bakmamak lazım. Bu büyümeyle birlikte Türkiye’de 36 bin kişiye yüksek maaşla istihdam yaratmak mümkün olacak. Ve bu 10 puanlık azalma yine 4 yıl gibi bir süre içerisinde Türkiye’nin gayrısafi milli hasılasına 1 milyar dolarlık ek bir katkı getirecek. Bunun yanı sıra bu 36 bin çalışanın sağlayacağı ek vergi gibi birçok katkıyı da düşündüğünüzde Türkiye ekonomisinin korsan ürünlerden gördüğü zararı tespit etmek mümkün.

DW: 2004 yılına kadar daha çok sert mesajlar vermeyi tercih ediyordunuz. Bu tarihten itibaren daha bilgilendirme amaçlı bir çizgiyi benimsediniz. BSA Türkiye, deyim yerindeyse, bu ılımlı çizgisinden yakın tarihte vazgeçebilir mi?

T. Tomruk: Aslında BSA çalışmalarında şöyle bir süreç izlendi. 10 yıldır çalışmalar yapılıyor. Korsanlık mücadelede diğer ülkelere de baktığınızda diğer ülkelerde de üç aşağı beş yukarı aynı türde faaliyetler yürütülüyor. İlk başlarda yapılan reklamlar daha bilgilendirme amaçlı olmasına rağmen biraz daha sert algılandı piyasa tarafından ve 2003 yılına geldiğimizde çok fazla tepki çekmeye başladı. İnsanlar korsan yazılımın, korsan yazılımın yaptırımlarının ne olduğunu bilmeden bu tür reklamlarla karşı karşıya kalınca biraz tepki gösterdiler. Biz de bunun üzerine reklamlarımızı sadece bilgilendirme üzerine yapmaya başladık. Yasanın durumu nedir, yasa kimlere yükümlülük getiriyor, yazılım nedir, bilgisayar nedir? Bütün bunları anlatmaya gayret ettik ama ne yazık ki sadece bilgilendirme yapmak korsanlıkla mücadelede olumlu bir katkı sağlamıyor. Çünkü biz sadece bilgilendirme yaptığımız dönemde korsan yazılım kullanma oranı yüzde 58’lerden yüzde 66’ya çıktı. Neredeyse 3-4 sene bizim mücadelemizi geriye götürmüş oldu. Bu demek değil ki sertlik sadece cevap. Aksine ikisinin bir arada yapılması gerektiğini düşünüyoruz.

DW: Türkiye genç bir nüfusa sahip. Türkiye’de korsan ürün kullanım oranının yüksek olması bu genç nüfus üzerinde nasıl bir etki sağlıyor?

T. Tomruk: Korsan ürün yalnızca yazılım olarak da düşünmemek lazım. Korsan kitap, film, müzik, bilgisayar programları hepsi aynı kapsamda incelendiğinde bu normal bir durummuş gibi görüyorlar. Oysa üniversiteden mezun olan genç arkadaşlarımız kendileri piyasaya çıkıp bir şeyler üretmeye başladığında bunun da karşılığını alamamaya başlayacaklar. Çünkü toplum artık bu şekilde devam ederse korsanlığı normal bir durum gibi algılamaya başlayacak. O yüzden de en büyük risk aslında yaratıcılığın engellenmesi burada.