1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Kuzey Kore kendini dünyadan soyutladı

30 Ocak 2004

Kuzey Kore'de yönetim radyo ve televizyonları teknik müdahalelerle kontrol altında tutuyor. Ayrıca telefon sistemi de uluslararası dolaşımdan koparılmış durumda.

https://p.dw.com/p/AanP
Kim Jong İl (gözlüklü) ve generalleri
Kim Jong İl (gözlüklü) ve generalleriFotoğraf: AP

Kuzey Kore, dünyanın en yalıtılmış ülkesi. Kuzey Koreliler yabancı gazete ve dergi edinemiyor. Radyoları devletin denetiminden geçmiş ve yalnızca devlet radyosunu almaya ayarlı. Aynı şekilde Korelilerin televizyonları da düzenlenmiş durumda; komşu ülkelerin yayınlarını çekmiyor.

Kuzey Kore telefon sisteminin yurtdışı bağlantısı bulunmuyor. Bütün bu koşullar, Kuzey Kore liderliğinin dilediği gibi propaganda yapmasını mümkün kılıyor. Örneğin, büyük önder Kim İl Sung ve şu anda yönetimde olan oğlu Kim Jong İl’in tüm dünyadan saygı gördüğü düşüncesi yayılmaya çalışılıyor.

"Düşmanla çevriliyiz"

Diğer yandan Kuzey Kore’nin düşmanlarla çevrili olduğu, yoksulluk, açlık, elektrik kesintileri gibi ülke sorunlarının, hep bu düşmanların işi olduğu ifade ediliyor.

Ülke içinde bu tarz yöntemler uygulayan Kuzey Kore yönetimi, yurtdışındaki Kuzey Kore imajını da biçimlendirmek istiyor. Bu gayret nedeniyle ülkeye turist girişine izin verilmiyor. Yasakları aşıp bir şekilde Kuzey Kore’ye girmeyi başaran turistinse özgürce dolaşabilmesi engelleniyor, tüm hareketleri denetim altında tutuluyor.

Vize başvurularına yanıt verilmiyor

Ülkeye gelmek isteyen gazetecilerse çok daha büyük özenle seçiliyor. Kuzey Kore’ye gelmek isteyen gazetecilerin büyük bölümü reddediliyor. Çünkü gazetecileri denetim altında tutma konusunda Kuzey Kore yönetiminin de belli bir kapasitesi var.

Çoğunlukla vize taleplerine hiç yanıt verilmiyor. Bakanlıklarda yurtdışı bağlantılarını yürüten komitelerden gönderilen çağrı mektupları, yabancı gazetecilere Kuzey Kore’ye giriş izni sağlıyor.

"Örnek kooperatif"

Görüntü kamuoyunda büyük etki yarattığından özellikle foto muhabirleri ve kameramanların denetimine büyük önem veriliyor. Gazetecinin söyleşeceği kişiler, çekim yapacakları mekanlar bu nedenle özenle seçiliyor. Mesela televizyon ekipleri bir “örnek kooperatif”e götürülüyor. Kooperatifin tarlalarında öyle çiftçiler çalışıyor ki, bunlar tıpkı bir film setinde olduğu gibi, tarlada tırmığı kara toprağa vurmak için kameraların çalışmasını bekliyorlar.

Film stüdyosu işleten lider

Kuzey Kore lideri Kim Jong İl’in kendisi de bir sinema tutkunu ve film üretimi yapılan büyük stüdyoları bizzat işletiyor. Kuzey Kore lideri, ülkesini hep iyi sahnelerle belleklere kazımak için çok iyi bir aygıt kurmuş durumda.

Yine bir yabancı ekibin, geçtiğimiz günlerde üniversite öğrencileriyle söyleşi talebine söyleşide arka plan olarak olarak çiçeklere bürünmüş elma ağaçlarının altında yapılan zengin bir pikniğin seçilmesi koşuluyla izin verildi.

Gizli servis çevirmen bağlantısı

Kuzey Kore’ye bir şekilde girme izni alabilmiş yabancı gazetecilerin mihmandarları, konuşulacak kişilerin özgürce belirlenmesi konusunda engel çıkarıyor. Yabancı gazeteci, kendi çevirmenini beraberinde getiremez. Gazeteci, Kuzey Kore gizli servisine bağlı çalıştığı tahmin edilen çevirmene güven duymalı.

Böylelikle yabancıların yönetime karşı eleştirel sözler içerebilecek söyleşiler yapma olasılığı engellenmiş oluyor. Engelleme faaliyetlerinin geri teptiğini, ülke yönetimine ilişkin olumsuz haberlere kaynaklık ettiğini Kuzey Kore yönetimi bir türlü anlayamıyor.