1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Kuzey Kore nükleer pazarlıkta taviz verdi

Ajanslar13 Şubat 2007

Komünist Kuzey Kore, yılan hikayesine dönen Altılı Görüşmeler'in beşinci turunun üçüncü aşamasında, bir nükleer reaktörün faaliyetlerine peyderpey son vermeyi kabul etti. Fakat Kuzey Kore, bunun karşılığında 50 bin ton petrol yardımı veya aynı değerde ekonomik yardım alacak. Kimi analistlere göre bu raundun asıl galibi Kuzey Kore.

https://p.dw.com/p/AZVM
Siyasi gözlemcilere göre Kore Yarımadası'nın nükleer silahlardan arındırılması hedefi hala çok uzak.
Siyasi gözlemcilere göre Kore Yarımadası'nın nükleer silahlardan arındırılması hedefi hala çok uzak.Fotoğraf: AP

Kore Yarımadası'ndaki nükleer sorun ile ilgili olarak Pekin'de altı gündür devam eden Altılı Görüşmeler, ortak bildiriyle sona erdi. Çin, ABD, Rusya, Güney Kore, Kuzey Kore ve Japonya'nın katıldığı Altılı Görüşmeler'in beşinci turunun üçüncü aşamasının sonunda varılan ve "Kore Yarımadası'nın nükleer silahlardan arındırılması yönünde hamle" olarak nitelenen ortak bildiride taraflar beş çalışma grubu kurulmasını kabul etti. Altı ülke arasında geçen Perşembe gününden beri yapılan son aşama görüşmelerin sonunda varılan anlaşma, bu ülkeler arasında Eylül 2005'te imzalanan ortak bildirinin hayata geçirilmesinin ilk adımı.

Toplantıda varılan anlaşma uyarınca Kuzey Kore Yongban nükleer tesisini 60 gün içinde kapatıp mühürleyecek ve silahsızlanma sürecinin ilk adımı kapsamında burada uluslararası denetim yapılmasına izin verecek. Kuzey Kore, bunun karşılığında 50 bin ton petrol yardımı veya aynı değerde ekonomik yardım alacak.

Pyongyang yönetimi ayrıca, plütonyum envanterini vermek de dahil nükleer faaliyetlerinden vazgeçme yönünde başka adımlar attığında 1 milyon ton daha petrol veya aynı değerde ekonomik yardım görecek.

Ortak bildiride ayrıca, ABD ve Kuzey Kore'nin aralarındaki sorunları çözmek ve tam diplomatik ilişkiler kurmak için ikili görüşmeler başlatacakları ifade edildi. Yeni Çin Haber Ajansı'nın bildirdiğine göre, ABD bu arada, Kuzey Kore'yi terörizmi destekleyen ülkeler listesinden çıkarma ve bu ülkeye karşı olan yasalarını iptal etme sürecini başlatacak.

Çabalar uzun süredir devam ediyordu

Çin, ABD, Rusya, Güney Kore ve Japonya, 2003 yılından beri Kuzey Kore’yi nükleer silah programından vazgeçirtmeye çalışıyor. Ancak bu konuyla ilgili görüşmeler sık sık askıya alındı. Özellikle ABD ve Kuzey Kore'nin katı tutumları görüşmelerin kesilmesine neden oldu. Geçen yılın Ekim ayında Kuzey Kore’nin ilk yeraltı nükleer denemesini yapmasından sonra çözüm arayışına hız verildi ve Çin, Perşembe günü yeni bir uzlaşma formülü sundu.

Buna göre Kuzey Kore nükleer reaktörlerinin faaliyetine son verecek karşılığında ise bu ülkenin ihtiyaç duyduğu alternatif enerji ham maddeleri diğer müzakereci devletler tarafından finanse edilecekti. Pekin buluşmasının son turu Pazartesi günü nispeten kötümser bir ortamda başladı: merikan heyet başkanı Christopher Hill, Kuzey Kore’nin durmadan artan talepleri yüzünden daha fazla taviz veremeyeceklerini duyurdu.

Ancak Pekin yönetiminin ısrarı üzerine Pazartesi günü başlatılan müzakere maratonunda Kuzey Kore heyetinin ikna edebildiklerini duyuran Güney Kore heyet başkanı Çun Yung Vo, Pekin’in taslağına ön onay veren Kuzey Kore heyetinin taslakta yer alan rakam ve ifadeleri benimsediğini ilan etti. Ve sonuda Pyongyang’dan da beklenen haber geldi.

Asıl hedef hala çok uzak

Siyasi gözlemciler Altılı Görüşmeler'de, ABD'nin de taviz vermesi sayesinde varılan noktanın önemli olduğuna dikkat çekerken, yine de nihai amaç olan Kore Yarımadası'nın nükleer silahlardan arındırılması hedefinden çok uzak olunduğunu belirtiyor. Zira Kuzey Kore'nin geçen yılın Ekim ayında gerçekleştirdiği denemelerle sahip olduğunu kanıtladığı nükleer bombalar görüşmelerde konu edilmedi. Aynı şekilde Kuzey Kore'nin Pakistan ile ortak yürüttüğü uranyum zenginleştirme faaliyetleri de pazarlık konusu yapılmadı.

Kimi analistler, “Altılı Görüşmeler’de kazanan tarafın Kuzey Kore” olduğunu söylerken, Washington’dan da gelinen nokta konusunda eleştiriler şimdiden yükselmeye başladı.