1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Kuzey Kore'den tekvando öyküleri

Martin Fritz/DW27 Mayıs 2006

Sinema, Kuzey Kore’de sanat değil, propaganda aracı. Filmlerin yegane konusu, Kuzey Kore’nin Japonya, Güney Kore ve ABD’ye karşı savaşı. Pyöngyang’daki film stüdyosunu ziyaret eden DW’den Martin Fritz izlenimlerini aktarıyor…

https://p.dw.com/p/AaOS
Hollywood yapımlarına meraklı Kuzey Kore Devlet Başkanı Kim Jong İl'in, 'Büyük Adam ve Sinema' adında bir kitabı var.
Hollywood yapımlarına meraklı Kuzey Kore Devlet Başkanı Kim Jong İl'in, 'Büyük Adam ve Sinema' adında bir kitabı var.Fotoğraf: AP/APTN

Kuzey Kore’nin başkenti Pyöngyang’daki film stüdyosunun kapısında bir kadın asker nöbet tutuyor. Omzunda, süngüsü takılı bir silah asılı. Stüdyonun kapısından girebilmek için önce izin almak gerek. Sonra üst baş araşması yapılıyor. İçerideki avluda dev bir bronz heykel karşılıyor ziyaretçileri: Kuzey Kore’nin kurucusu Kim İl Sung, bir yönetmene bir şeyler tarif ederken ölümsüzleştirilmiş. Heykelin etrafında, ziyaretçilerin bıraktıkları çiçekler var. Bu devlet işletmesinde, sekreterinden yönetmenine, hepsi kadrolu, 1300 kişi çalışıyor. Stüdyo sözcüsü Kim Man Sok, sinema anlayışlarını “Bizim sinemamız başka ülkelerin sinemasından çok farklı. Bizim filmlerimiz meta değil. Filmlerimizin kahramanları, seyircilerin yaşamlarında ve işlerinde örnek alabilecekleri kişiler,” diye anlatıyor.

Stüdyoda teknik donanım yetersiz; hatta şartlar ilkel olarak bile nitelendirilebilir. Gösterim salonu soğuk ve küf kokuyor. Elektrik, aydınlatma ve ısıtmaya yetmiyor. Pek yakında Kuzey Kore sinemlarında gösterime girecek olan ‘Pyöngyang Savaşçıları’ adlı filmin çekimleri henüz bitmiş, ziyaretçiler için bir ön gösterim yapılıyor. Bir sahnede, filmin kahramanı havada yirmi metre kadar uçtuktan sonra, şık bir takla atarak, bir ağaca iniş yapıyor ve ağaca asılı haldeyken, su dolu bir testiyi ayaklarıyla paramparça ediyor… Kore dövüş sanatı tekvandodan örnekler sergileniyor film boyunca. Fakat filmin başrol oyuncusu Kim Hye Gyong’e göre, filmin daha derin mesajları var.

Büyük adam ve sinema

Elbette ‘Pyöngyang Savaşçıları’nda, hemen hemen tüm diğer filmlerde olduğu gibi, Kuzey Kore’nin merhum ‘babası’, Devlet eski Başkanı Kim İl Sung ve şimdilerde iktidardaki oğlu Kim Jong İl’e atıfta bulunuluyor. Oğul Kim, çoğunlukla “Sevgili Yoldaş” ya da “Büyük General” diye anılıyor. Fakat propaganda aygıtı, Kim’i uzun süre sanat dehası olarak da göklere çıkardı. Meğer Kim Jong İl, film stüdyosunu tam 591 kere ziyaret etmiş. Şerefine bir anıt bile dikilmiş. Anıtta, kültürün gelişmesi için tam 11 bin 840 talimatı yer alıyor. Bir de kitabı var Kim’in: ’Büyük Adam ve Sinema’. Sinema teorisi üzerine bir eser. Her Koreli sinemacının, başucu kitabı... Oyuncu Kim de, kitaptan alıntı yapıyor: “İlk aklıma gelen şu: Oyuncular, filmin yüzüdür. Ve ikincisi: Oyuncular rollerini gerçekten yaşamalı.”

Ancak Büyük General’in sinema merakı son yıllarda hayli azalmış anlaşılan. 18 yıldır stüdyoya uğramamış. Sözcü Kim Man Sok, bu durumu, “Büyük General’in çok işi var. Fakat bir filmi tamamladığımızda ona gönderiyoruz. O da bize filmin daha iyi olması için öğütler veriyor,” diyerek açıklamaya çalışıyor. Kuzey Kore lideri Kim, Batı’da da ‘sinefil’ olarak tanınıyor. Hollywood filmlerini sevdiği, James Bond hayranı olduğu konuşuluyor. Ne var ki Kuzey Kore filmlerinde, Hollywood etkisi bir nebze olsun hissedilmiyor. Çünkü Kuzey Kore sineması, propaganda aracı. Filmler sadece bu amaca hizmet ediyor. Tüm filmler savaş üzerine. Kahramanlar da, kendilerini sosyalist topluma adamış, Kore halkı için kendilerini kurban etmekten geri durmayan karakterler. Stüdyoda bir yılda yaklaşık 20 film üretiliyor. Ve bu yapımların yarısı da, Kore’yi bir zamanlar sömürgeleştirmiş olan Japonları karalayan, Korelilerin Japonlara karşı mücadelelerini anlatan kahramanlık öyküleri üzerine kurulu. Bir de bu filmlerde hep aynı kulis kullanılıyor. Japonca yazılar ve afişlerle dolu 1940’lı yıllardan bir sokak… Aslında Japonların Kore’den çekilmesi 2. Dünya Savaşı’nın bir sonucuydu. Ama beyaz perdede, Kim İl Sung’un etrafında birleşen komünistler, Japon sömürgecilerini tek başlarına ülkeden kovuyor. Stüdyo sözcüsü Kim Man Sok, “Halkın geçmişi unutmaması gerek. Bu nedenle Japonya’nın Kore’yi ezmesi hakkında bu kadar çok film yapıyoruz,” diyor.

Halka rağmen halk için

Sözcü, ülkede ekonomik gidişatın kötü olmasına rağmen, Devlet Başkanı Kim Jong İl’in, stüdyonun bütçesini kısmadığnı anlatıyor. Fakat buna rağmen kullanılan teknik çok eski. Tüm filmler sonradan stüdyoda senkronize ediliyor. Bu miyadı dolmuş yöntemler nedeniyle, Güney Koreli film yapımcıları yıllar önce Kuzeyli meslektaşlarıyla ortak prodüksiyonlardan vazgeçti. Ama Pnönygang’daki stüdyo aksatmadan, demode propaganda filmlerini üretmeye devam ediyor; Kuzey Kore halkı bu yapımları beğense de beğenmese de…