Lübnan'da bombalardan kaçış

Ortadoğu krizini dindirmekte uluslararası çabalar yetersiz kalıyor. Lübnan’ı bombalamaya devam eden İsrail birliklerinin bugün düzenlediği saldırılarda 26 kişi hayatını kaybetti. İsrail'in Lübnan'a başlattığı saldırılarda şu ana kadar hayatını kaybeden sivillerin sayısı 230’u aşmış durumda. Lübnan’ın güneyi ve Beyrut’ta saldırılarını yoğunlaştıran İsrail, Hizbullah hedeflerinin yanısıra Lübnan ordusu da hedef almaya başladı. Beyrut yakınlarında Lübnan ordusuna ait bir kışlayı hedefleyen İsrail’in saldırısında 11 Lübnanlı askerin öldüğü bildirildi.

İsrail birliklerinin saldırılarına siviller de hedef oluyor. Aytarun köyünde bu sabaha karşı bir eve düzenlenen hava saldırısında, daha önce 6 olarak açıklanan can kaybı 9'a çıktı. Ölenler arasında çocukların da bulunduğu ve saldırıda 4 kişinin yaralandığı belirtildi. Aytarun'a pazar günü de saldırı düzenlenmiş, saldırıda Lübnan-Kanada çift pasaportlular dahil 8 sivil ölmüştü. Lübnan Sağlık Bakanlığı da Beyrut-Şam karayolunda, Birleşik Arap Emirlikleri'nin bağışladığı tıbbi malzeme taşıyan bir kamyonun vurulduğunu açıkladı.

Hizbullah misillemede bulunuyor

Hizbullah da İsrail kentlerine füze fırlatarak misillemede bulunuyor. İsrail’in kuzeyine çok sayıda füze fırlatan Hizbullah’ın liman kendi Hayfa’yı bir kez daha hedef aldığı kaydedildi. Nehariye kentindeki saldırıda bir İsrailli’nin öldüğü belirtilirken, İsrail sınırındaki Kiryat Şamona ve Safed kentlerine isabet eden saldırılarda da 5 kişinin yaralandığı bildirildi. Hizbullah'ın, saldırıların başladığı tarihten bu yana düzenlediği saldırılarda ise 12'si sivil 24 İsrailli öldü.

Diğer yandan Hizbullah, yabancı temsilcilerin sunduğu ateşkes önerilerini, İsrail'in koşulları olduğu gerekçesiyle reddetti. Hizbullah Milletvekili Hüseyin Hac Hasan, El Cezire Televizyonu'na yaptığı açıklamada, uluslararası temsilcilerin, İsrail'in koşullarını naklettiklerini belirterek, "Bu koşullar kabul edilemez" dedi. Hizbullah, koşulsuz ateşkes istediğini belirtiyor.

Sinyora’dan yardım çağrısı

Lübnan hükümeti ise saldırıların sona ermesi uyarıları yapıyor. Lübnan Başbakanı Fuad Sinyora, İsrail'in saldırılarının yol açtığı maddi zararın milyarlarca dolar olduğunu belirterek BM Güvenlik Konseyi'ni, karar almayarak İsrail'e zaman tanımakla suçladı. Uluslararası topluma yardım çağrısında bulunan Sinyora, ateşkes sağlanabilmesi için Arap ülkelerinin de desteğini talep etti. İsrail’i sivil halkı katletmekle suçlayan Lübnan Başbakanı Sinyora, bu “barbar“ saldırıların, İsrail’in Lübnan’ı on yıllar öncesine geri götürmekte kararlı olduğunu gösterdiğini dile getirdi.

Bu arada Lübnan'a yaptığı ziyaretini tamamlayan Fransa Başbakanı Dominique de Villepin, Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'a gözlemlerine ilişkin rapor sundu. Villepin, Chirac'a, ''Lübnan'daki insani durumun ciddi olduğunu'' bildirdi. Chirac ise ziyaretin Fransa'nın Lübnan ile ilişkilere verdiği önemi vurguladığını kaydetti ve Paris'in AB'li dostlarıyla Lübnan'ın acil insani yardım ihtiyaçlarını karşılamak için elinden geleni yapacağını söyledi. Chirac’la görüşen Ürdün Kralı II. Abdullah da bir an önce ateşkese gidilmesini istedi.

İsrail geri adım atmıyor

İsrail Dışişleri Bakanı Tzipi Livni de BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın siyasi danışmanı Vijay Nambiar başkanlığında bölgeye gönderdiği heyetle bir araya geldi. Daha sonra yaptığı basın toplantısında İran ve Suriye’nin Hizbullah’a silah sağlamasını engellemekte kararlı olduklarını belirten Livni, “Lübnan hükümetinin bütün ülkeye, yani Lübnan’ın güneyine de hakim olması gerekir. Lübnan hükümetinin zor durumda olduğunu biliyorum. Henüz somut önerileri tartışmıyor, sadece fikir üretmeye çalışıyoruz” dedi.

Yedi gündür İsrail saldırılarına hedef olan Lübnan’da hükümetin Hizbullah’a karşı nasıl harekete geçebileceği sorusuna Livni’den yanıt gelmedi. İsrail ordu sözcülüğü de Lübnan’daki harekat planlarında değişiklik olmadığını duyurdu. Kara kuvvetleri komutan yardımcısı Moşe Kaplinski, harekat imkanlarının sınırlı olmadığını ve karacı birliklerin Lübnan’a girmesinin de düşünülebileceğini söyledi. Diğer yandan bazı kaynaklar da İsrail birliklerinin birkaç hafta içinde operasyonu sona erdireceğini öne sürüyor.

Yabancılar kaçıyor

Saldırıları sona erdirme amaçlı diplomatik çabalar sürerken, İsrail'in hava akınlarından kaçmak isteyen binlerce yabancının tahliyesine kara ve deniz yoluyla devam ediliyor. Lübnan’dan ayrılan yabancıların çoğu Kıbrıs’a getirilirken, hastalara, çocuklu ailelere öncelik tanındığı, bunun yanı sıra İrlanda, Almanya, İspanya, Fransa, ABD, Kanada, Rusya ve Çin başta olmak üzere birçok ülkenin tahliyeleri sürdürdüğü belirtiliyor. Kanada'nın, vatandaşlarının tahliyesi için 6 adet gemi kiraladığı kaydediliyor. ABD de yabancıların tahliyesi için 5 savaş gemisi tahsis etti. Ancak sadece yabancılar değil, bombardımandan kaçan Lübnanlılar da Suriye sınırına yığılmış durumda.