1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Liman gerginliği artıyor

Duygu Leloğlu / Brüksel13 Ekim 2006

Fransa’da Ermeni soykırımını inkar edenlerin cezalandırılmasına ilişkin yasanın mecliste kabul edilmesi AB Komisyonu’nun tepkisine neden olurken, Kıbrıs sorunu Ankara – Brüksel ilişkilerinde gerginliği tırmandırıyor. Brüksel’den Duygu Leloğlu’nun haberi...

https://p.dw.com/p/AZfZ
AB - Türkiye ilişkilerinde Kıbrıs sorununa ilişkin gerginlik tırmanıyor
AB - Türkiye ilişkilerinde Kıbrıs sorununa ilişkin gerginlik tırmanıyor

Ermeni soykırımını inkar edenlerin cezalandırılmasını öngören yasanın Fransa Meclisi’nde kabul edilmesi, soykırımın tanınmasının Türkiye'nin AB üyeliği önünde bir “ön koşul” olup olmayacağı sorusu da beraberinde getirdi. Ancak Türkiye'nin üyelik yolunda yaptığı ödevleri takip eden AB'nin icra organı Komisyon'un Fransa'daki girişimlere tepkisi, oldukça sert.

AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn, yasanın uygulamaya geçirilmesinin, Türkiye'deki reform sürecine engel olacağını belirterek Fransa'ya da uyarı mesajını iletti. Komisyon, 8 Kasım'da açıklayacağı Türkiye'nin İlerleme Raporu'nda soykırım iddialarına hiç bir şekilde yer verilmeyeceğini söylüyor.

Hatta bu sorunun Türkiye'ye üyelik öncesi bir önkoşul olamayacağını da yüksek sesle açıkladı bile. Fransa'daki girişimi, ülkedeki genel seçimler öncesindeki oy alma kaygısına bağlayan Brüksel, asıl olarak bu konunun Türkiye'deki reform sürecine zarar vereceği ve reform yanlılarının elini zayıflatacağından endişe ediyor.

Rumlar veto kartını çıkarttı

Ancak Türkiye - AB ilişkilerini asıl gerginleştiren “limanlar” sorununda ise bir çıkış yolunun görülmemesi ilişkiler üzerindeki kara bulutları giderek arttırıyor. Son olarak Güney Kıbrıs ve Yunanistan, “Türkiye yükümlülüklerini yerine getirmiyor” gerekçesini göstererek, AB müktesabatının 'sanayi politikaları' faslındaki müzakerelerini bloke etti.

Bu engel, müzakereleri tamamen paralize etmedi, ama her iki ülkenin veto kartını bir kez daha kullanması, “limanların açılmaması durumunda, bu süreci tamamen tıkayacaklarının” işareti olarak algılandı. Limanlar sorunun çözümü için AB'nin de Kuzey Kıbrıs'a uygulanan ambargoları kaldırmak için somut adım atması gerekli.

Ancak limanların açılması için Ankara'ya verilen, bu yıl sonunda dolacak süreye kadar da izolasyonların kaldırılması yönünde, Kıbrıs’taki Türk ve Rum yönetimlerini tatmin edecek bir anlaşma yapılması da beklenmiyor. Rumların son tutumu ise yıl sonundan itibaren müzakereler resmi olarak dondurulmasa bile, süreci tamamen tıkayacaklarını gösteriyor.

Gözler TBMM'de

AB sürecinin bir şekilde devam edebilmesi için şimdilik tek çıkış yolu, Brüksel'in Türkiye'deki reform sürecinin devam ettiği tespitine varmasından geçiyor. İşte bu nedenle İlerleme Raporu'nun içeriğinin büyük önemi var. Komisyon, raporunu yayınlamadan önce, ifade özgürlüğü, dini azınlık hakları, kültürel haklar ve sivil-asker ilişkilerine yönelik reformların geçirilmesini istiyor.

TBMM'deki çalışmalar halen devam ediyor, ama Ankara'nın son bir yıl içinde reformlarda hiç bir ilerleme kaydetmediğini düşünen Brüksel'i son dakikada tatmin etmek hiç kolay olmayacak. Bütün bu gelişmeler, Türkiye'nin AB ilişkileri açısından oldukça zorlu bir kış geçireceğinin de göstergesi.