1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

“Mülteci politikası tek yönlü”

Sabine Ripperger/DW, Ajanslar29 Eylül 2006

İsviçre’de yabancılar ve mülteciler yasasının sertleştirilmesinin ardından insan hakları örgütleri, Avrupa ülkelerini mülteci politikaları nedeniyle uyarırken, AB içişleri bakanlarının toplantısında Fransa İçişleri Bakanı Nicolas Sarkozy, İspanya’nın ülkedeki 600 bin kaçağa af getirmesini eleştirdi. İspanya’dan açıklamaya tepki geldi.

https://p.dw.com/p/AZgc
İspanya’nın başkenti Madrid’de AB içişleri bakanları, birliğin mülteci politikasını masaya yatırdı.
İspanya’nın başkenti Madrid’de AB içişleri bakanları, birliğin mülteci politikasını masaya yatırdı.Fotoğraf: AP

24 Eylül'de İsviçre’de yapılan referandumda halkın yüzde 68’i, iltica ve yabancılar yasasının sertleştirilmesinden yana oy kullandı. Avrupa’nın en sert yasalarından biri olarak görülen tasarıyla, İsviçre’ye iltica etmek zorlaşıyor, kalifiye olmayan işgücünün göçü engelleniyor, 48 saat içinde geçerli kimlik belgesi gösteremeyen ve hakkında takibatta bulunulduğunu kanıtlayamayan kişilerin iltica başvurularının doğrudan reddedilmesi öngörülüyor. Ülkede yasaların sertleştirilmesine, insan hakları kuruluşlarından tepki geldi. Bunun diger Avrupa ülkelerine yönelik “Kendimizi mülteci ve ilticacılardan korumalıyız” bir mesaj olarak yorumlanabileceği eleştirisi yapıldı. Uluslararası Af Örgütü ve mültecilerle dayanışma örgütü Pro Asyl, Avrupa’nın tek taraflı bir mülteci politikasını izlediği eleştirisinde bulundu.

Uluslararası Af Örgütü temsilcisi Wolfgang Grenz, “Avrupa kendisini mültecilere kapattı. Mülteci sorununu çözmek için tek yaptığı sınır güvenliğini artırmak oldu,” dedi. AB’nin özellikle Kuzey Afrika’dan teknelerle gelen mülteciler göz önünde bulundurulduğunda, daha insani bir mülteci politikasına ihtiyaç duyulduğu gerçeğinin ortaya çıktığını söyleyen Grenz, son olarak Yunanistan’da yaşanan mülteci dramına da değindi. Grenz şöyle konuştu: “Yunanistan’da, sınır güvenliğinin mültecileri denize atması olayı tamamıyla skandaldı. Bu olayda AB ve Alman hükümetinden ‘AB üyesi bir ülkenin böyle bir insan hakları ihlaline izin vermemesi gerekirdi’ yönünde açıklama gelmesi gerekirdi.”

Almanya’ya da eleştiri

Ulusulararası Af Örgütü ve Pro Asyl, Alman hükümetini Göç Yasası’nın sertleştirilmemesi için uyardı. Açıklamada, evlilik yoluyla Almanya’ya gelecek eşlerin sadece Almanca bilmeleri halinde vize alabilmeleri gibi bir uygulamanın aile birleşimini zorlaştıracağının altı çizildi. Her iki kuruluş, ülkelerindeki savaş ya da insan hakları ihlalleri yüzünden Almanya’ya sığınan 200 bin göçmene, sadece süreli oturum izni verilmesine karşı çıktı. İnsan hakları kurulşuları, Almanya İçişleri Bakanlığı’nın, terör örgütlerini destekleyen yabancıların sınırdışı edilmesi yönündeki planlarını da eleştirdi.