1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Manş Tüneli 10 yaşında

Sylvie Stephan / Paris6 Mayıs 2004

İngiltere ile Fransa’yı birbirine bağlayan Manş Tüneli eski cazibesini yitirdi. Tünelin işleten Eurotunnel firmasının iflası, 10. yıldönümüne gölge düşürüyor

https://p.dw.com/p/Aako
Manş Tünelini şimdiye kadar 100 milyon kişi kullandı
Manş Tünelini şimdiye kadar 100 milyon kişi kullandıFotoğraf: presse

Manş Tüneli, 6 Mayıs 1994‘te açıldığında, yüzlerce yıllık bir hayal de gerçekleşti. Bilimadamlarınca İngiltere ile Fransa arasındaki kara parçasının, M.Ö. 8000 dolaylarında, denize gömüldüğü tahmin ediliyor. Manş Denizi‘nin altına, Avrupa kıtası ile İngiltere’yi yeniden birbirine bağlayacak bir tünel döşeme hayali ise, yüzyıllar boyunca jeolog, mühendis ve politikacıların hayallerini süslemişti.

Thatcher’ın ısrarı iflas getirdi

Ancak proje, 80‘li yıların ortalarına dek bir türlü hayata geçirilemedi. Bu yıllarda, dönemin farklı politik görüşlere sahip Fransa Cumhurbaşkanı Francois Mitterrand ve İngiltere Başbakanı Margret Thatcher, bu konuda görüş birliğine vardılar. Tünelin açılışına tanıklık etmiş olan işadamı Alan Bertrand, Eurotunnel‘ın iflasa sürüklenmesini, serbest pazar ekonomisi taraftarı "Demir Lady" Thatcher’ın ısrarına bağlıyor: "Fransızlar, projenin, devlet kasasından tek kuruş ödenmeksizin, sadece özel sermaye ile finanse edilmesi şartını, başlangıçta kabul etmediler. Ama Mitterrand sonunda pes etti. İngiliz ve Fransızlar böylece hükümetler ve işletmeler düzeyinde, birlikte çalışmaya başladılar."

100 milyon kişi kullandı

10 binden fazla işçi ve mühendis, yedi yıl çalışarak deniz altına 3 tünel döşedi. İkisi gidiş ve geliş yönlerinde, biri acil durumda kullanılmak üzere inşa edilen tünelleri, şimdiye kadar 100 milyondan fazla kişi kullandı. Yolculuklar, otomobil ve kamyonları da taşıyabilen trenlerle ya da Paris’in kuzey istasyonundan kalkan Eurostar adlı hızlı trenle yapılıyor. Bir yolcu Eurostar’ı tercih nedeni ile şöyle açıklıyor: "Eurostar ile yolculuk etmek çok pratik. Havalanına gitme, daha sonra yine havaalanından şehre inme zahmetine katlanmanız gerekmiyor. Tren, sizi Londra’nın merkezine kadar götürüyor. Yolculuk ise 2 saat 40 dakikadan kısa sürüyor."

Sunduğu kolaylığa rağmen, hızlı treni şimdiye kadar, sadece yedi milyon kişinin kullandığı biliniyor. Bunun yanında Eurotunnel firması, planlandığından iki kat pahalıya mal olan tünelin inşaat masraflarını, hala çıkarabilmiş değil. Şirketin kredi borçları dokuz milyar Euro’yu buluyor. Üstelik elde edilen gelir, borçların faizlerini ödemeye dahi yetmiyor. Şirketin hisse senetleri borsada 1987 yılında 5 Euro‘dan işlem görürken bugün yaklaşık 40 Cent‘e kadar düşmüş durumda.

Tünelin ucunda ışık yok

Yatırdığı paranın neredeyse tamamını kaybeden bir küçük hissedar şunları söylüyor: "Eurotunnel hisselerine 20 bin euro yatırmıştım. Elimdeki hisselerin şimdiki değeri ise sadece 1800 euro. Kendimi aldatılmış hissediyorum."

Şirketin yaklaşık 700 bin hissedarı, geçtiğimiz aylarda, benzerine az rastlanır bir başkaldırı örneği sergiledi. Hissedarlar, şirketin Yönetim Kurulu Başkanı İngiliz Richard Shirrefs’i düşürerek yerine, Fransız Turizm İşletmecisi Jeacques Maillot’u getirdiler. Maillot’un çözüm planı, öncelikle, İngiliz ve Fransız hükümetlerinden, şirketin borçları konusunda yardım almak. Ancak iki ülke arasında şimdiye kadar yapılan sözleşmeler, tünel için doğrudan devlet yardımı yapılmasını kabul etmiyor. Bu nedenle, Manş Tüneli’nin açılışının 10. yıldönümünde, tünelin ucunda bir ışık görmenin sevinci yaşanamıyor.