Merkel, Türkiye için özel raporda ısrarlı
6 Aralık 2006
Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac’ın Türkiye konusunda gündeme getirdikleri öneriye ilişkin bir açıklama yapan Alman hükümetinin sözcü yardımcısı Thomas Steg, sürdürülen tartışmaların gereksiz olduğunu ve AB Komisyonunun önerilerinin iyi bir temel oluşturduğunu ifade etti. Steg, Komisyon’un sıradan değil, özel bir rapor hazırlaması gerektiğini ve Merkel’in bu konuda devlet ve hükümet başkanları ile yoğun olarak temas halinde olduğunu belirtti.
Merkel için AB Komisyonunun bu konuda öneriler sunması ve AB liderlerinin de siyasi karar almasının önemli olduğunu söyleyen Steg, “Aslında AB Konseyi toplantısında açılacak ya da kapatılacak dosyalarla ilgili olarak oy birliğiyle karar alınacağı için, bunlar zaten gelecekteki müzakere sürecine temel oluşturacak. Bu nedenle Türkiye konusunda sürdürülen tartışmalar gereksiz“ dedi.
Steg, "Merkel ve diğerleri için burada önemli olan AB Konseyinin bu konuyu bir kez daha ele alması. Konuyla ilgili tartışmalarda sıkça unutulan bir şey de Türkiye ile müzakerelerin tümüyle kesilmesinin öngörülmediği. Hükümetin bu konudaki görüşleri değişmedi. Biz müzakerelerin ucu açık sürdürülmesini istiyoruz. Diğer yandan Türkiye'nin de Ankara ek protokolünün imzalanması sözüyle bir sorumluluk üstlendiği ortadadır. Şimdi buna nasıl tepki gösterileceği gelecek haftalarda tartışılacak" dedi.
Tan: AB geleceği için karar veriyor
Bu arada Türk Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Namık Tan da Fransa Cumhurbaşkanı Jacgues Chirac ile Almanya Başbakanı Angela Merkel'in önerisine ilişkin şunları söyledi: “Türkiye'nin 40 yılı aşkın süreye yayılan AB ile ilişkilerinin sekteye uğratılması doğru değildir ve biz içinde bulunduğumuz sürecin böyle bir sonuç doğurmasını beklemiyoruz. Sekteye uğrama gibi bir sonucu ne Türkiye ne de AB hak etmektedir.“
Türkiye'nin müzakere sürecinin çalıştırılmamasına yol açacak önlemlerin AB içindeki birçok üyeyi de rahatsız ettiğine dikkati çeken Tan, bu nedenle en güçlü tepkilerin bizzat AB içinden gelmekte olduğunu söyledi. Tan, "Avrupa kendi geleceğine ve ileride nasıl bir Avrupa olması gerektiğine ilişkin olarak stratejik bir karar verme arifesindedir“ değerlendirmesinde bulundu.