1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Merkel'dan Kıbrıs uyarısı

Zeynep Gürcanlı / Ankara, Şebnem Aksoy / İstanbul5 Ekim 2006

Türkiye ziyaretine Ankara’dan başlayan Almanya Başbakanı Angela Merkel, ikili ilişkilerde Ankara’ya sıcak mesajlar verdi. Ankara’daki temaslarında Kıbrıs konusunda ise uyarıda bulunan Merkel, daha sonra İstanbul’a geçerek iftara yemeğine katıldı..

https://p.dw.com/p/AZgB
Almanya Başbakanı Angela Merkel, İstanbul'da Erdoğan'la birlikte iftar yemeğine katıldı
Almanya Başbakanı Angela Merkel, İstanbul'da Erdoğan'la birlikte iftar yemeğine katıldıFotoğraf: AP

Almanya Başbakanı Angela Merkel’in bugün başlayan Türkiye ziyareti, iki ülke ilişkilerinde bir dönüm noktası haline geldi. Ankara’ya “başbakan” olarak ilk kez gelen Merkel, önce Anıtkabir’i ziyaret etti. Ardından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile ikili bir görüşme yapan Merkel’in Ankara’daki son durağı ise Cumhurbaşkanlığı Köşkü oldu. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile kısa bir görüşme yapan Merkel, Türkiye Başbakanı ile birlikte İstanbul’a gitti. İstanbul’da Başbakan Erdoğan ile iftara katılan Merkel, ardından yine Erdoğan ile birlikte Boğaz’da tekne turu yaptı.

Merkel, Ankara’da sadece üç saat kaldığı için Erdoğan’la görüşmesi de kısa sürdü. İki Başbakan, sadece Almanya ve Türkiye arasındaki “ikili ilişkileri” konuşma imkanı buldular. Diğer konuları ise İstanbul’a bıraktılar. Ancak üzerinde kısaca durulan ikili ilişkilerde bile çıkan sonuç, her iki ülke açısından da son derece olumlu ufuklar açacak gibi. Gerek Merkel, gerek Erdoğan düzenledikleri kısa basın toplantısında, Almanya ile Türkiye arasındaki ikili ilişkilerin “son derece güçlü” olduğunu söylediler ve bunların “daha da geliştirilmesi” için çalışacaklarını ifade ettiler.

Ekonomik ilişkiler

İkili ilişkiler kapsamında ele alınan ilk konu ekonomiydi. Başbakan Erdoğan, Almanya ve Türkiye’nin ticaret hacminin 23 milyar dolara ulaştığını, Almanya’nın Türkiye’de yatırım yapan ülkeler açısından ikinci, ticaret açısından ise birinci ülke olduğunu söyledi.

Merkel de beraberinde getirdiği çok sayıda işadamı ile ekonomik ilişkileri “tüketiciden, askeri alana kadar” her sektörle geliştirmeyi amaçladıklarını vurguladı. Türkiye’ye gelirken yanında daha çok işadamı getirmeyi arzuladığını da söyleyen Merkel, “Ne yazık ki uçak küçüktü, o yüzden daha fazla işadamı alamadık” dedi.

Merkel’in askeri alandaki ilişkileri güçlendirmeye atıfta bulunması boşuna değil. Çünkü içinde Alman şirketinin de ortaklığı bulunan Eurofighter şirketi, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin savaş uçağı ihalesine katılmak istiyor. Almanya Başbakanı’nın Erdoğan’a bu konudan bahsedeceğine kesin gözüyle bakılıyor.

Almanya’daki Türkler

İkili ilişkiler alanında başbakanların görüştüğü ikinci konu ise Almanya’daki Türklerin uyum süreci oldu. Merkel’in bu konudaki talebi, aile birleşmesi ile Almanya’ya gidecek Türk vatandaşlarına dil eğitiminin Türkiye’de verilmesiydi. Merkel, bu konunun Türk vatandaşlarının da yararına olacağını, “Dil bilmeden Almanya’ya geldikleri için eğitim fırsatlarından yararlanamıyorlar” sözleriyle açıkladı.

Erdoğan’ın “karşı talebi” ise Almanya’daki bazı eyaletlerde başlatılan “vatandaşlık testinde” yer alan “onur kırıcı” sorulara son verilmesiydi. Alman vatandaşlığına geçmek isteyen Türkler, test sırasında kendilerine sorulan “eşcinsellik” ya da “kadının durumu” konusundaki sorular, Türk toplumunda tepkiyle karşılanmıştı.

Tüm bu farklı beklentiler yanında, iki başbakanın Türk ve Alman toplumları arasında yakınlaşmayı sağlamak üzere, anlaştıkları adımlar da vardı. Merkel bu adımları, ortak Türk-Alman üniversitesi kurulması ve kültürel diyalog sürecinin geliştirilerek sürdürülmesi olarak açıkladı.

Uluslararası konular

İkili ilişkiler dışında, uluslararası konular ve Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği de Merkel ve Erdoğan’ın gündeminde. Henüz bu konuları “ayrıntılı şekilde konuşmaya” fırsat bulamasalar da iki başbakan yaklaşımlarını kısa basın toplantısında özetlediler. Özellikle Angela Merkel’in, İran ya da Ortadoğu gibi tüm dünyayı ilgilendiren uluslararası sorunlarda, Türkiye ve Almanya’nın “daha yakın durması” gerektiğini söylemesi, Ankara’da memnuniyet yarattı.

Almanya ile ilişkileri, daha önce Washington’la kurulan “stratejik ortaklık” düzeyine taşımak isteyen Türk yetkililer, Merkel’in “daha çok işbirliği yapmalıyız” sözünü, altını çizerek not aldılar. Merkel’in, “Türkiye ve Almanya, Lübnan’daki barış gücünde ortak olarak çalışacaklar” cümlesi de Ankara’da memnuniyetle karşılandı.

Avrupa Birliği

Merkel, Türkiye’nin Avrupa üyelik süreci konusuna “ayrıntılı şekilde” girmemeyi tercih etti. Ne Başbakan Erdoğan, ne de Türk gazeteciler de, muhalefet döneminde Türkiye için “imtiyazlı ortaklık” statüsünü savunan, ancak Başbakan olduktan sonra bu konuya hiç girmeyen Merkel’i “sıkıştırmamayı” tercih ettiler.

Ancak Türk liman ve havaalanlarının Kıbrıslı Rumlara açılması konusu basın toplantısında bizzat Merkel tarafından gündeme getirildi. Almanya Başbakanı bu konuda, Avrupa Birliği’ndeki ortaklarıyla “dayanışma içinde olduğunu” göstererek “AB üyelik müzakerelerine devam edilmesi için bu sorunun halledilmesi gerekir” dedi.

Bu çıkışa yanıt hemen Başbakan Erdoğan tarafından verildi. Türkiye’nin de bu sorunu aşmaya kararlı olduğunu söyleyen Erdoğan, “Ancak önce Avrupa Birliği sözünü tutmalı ve Kıbrıslı Türkler’e uygulanan ambargoyu kaldırmalıdır” dedi. Erdoğan, Ankara’nın limanlarını ancak Kıbrıslı Türkler’e yönelik izolasyonlar kalktığında açacağını, kesin sözcükler kullanarak ifade etti.

Kıbrıs konusunda iki Başbakan’ın uzlaştığı nokta ise Avrupa Birliği dönem başkanı Finlandiya’nın ortaya koyduğu planın “tartışılabilir” olduğuydu. “Biz, Kıbrıslı Rumlar’a karşı elimizdeki kozumuzu kullanmadık ve geçen yıl Mayıs’ta Rum mallarının Türkiye’ye girmesine izin vererek gösterdik” diyen Erdoğan, bu konuda adım atması gereken tarafın Avrupa olduğunu yineledi.

Merkel iftarda İstanbul’daydı

Ankara’dan Başbakan Erdoğan ile birlikte isstanbul’a geçen Merkel, İstanbul Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde AKP tarafından düzenlenen iftara katıldı. İftarın gerçekleştiği 1 500 kişilik salona Mozart’ın Türk Marşı eşliğinde giren Merkel ve Erdoğan, okunan ezanla birlikte yemeklerini yedi. Merkel, iftarın ardından yaptığı konuşmada, Almanya’nın, Türkiye’nin AB ile yakınlaşmasına çok büyük önem verdiğine dikkat çekti.

Almanya’daki Türkler’in entegrasyon çalışmaları için Türkiye’nin desteğine her zaman ihtiyaç duyulduğunu yineleyen Merkel, bu noktada dinin önemine de vurgu yaptı. Merkel, “Almanya’da, ortak değerlere dayalı, barış ve huzur içinde bir yaşam istiyoruz” diye konuştu. Merkel, konuklara Türkçe olarak “Hayırlı Ramazanlar” diledi. Merkel ve Erdoğan, iftarın ardından özel bir tekne ile Boğaz turu yaptılar.