1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Miloşeviç'in vakitsiz ölümü

Verica Spasovska / DW13 Mart 2006

Slobodan Miloşeviç yaklaşık beş yıl Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi tutukevinde kaldı. Cumartesi günü hücresinde ölü bulunan eski Devlet Başkanı’nın mahkemesi henüz sonuçlanmamıştı. Avrupa Birliği Dönem Başkanı olarak açıklama yapan Dışişleri Bakanı Ursula Plasnik, bu ölümün “bölgede ve Sırbistan’da politik açıdan bir şey değiştirmeyeceğini, geçmişte yaşananların hesabının sorulması sürecinin devam edeceğini” söyledi. Miloşeviç’in ölümü, Balkanlarda geçmişin aşılmasını kolaylaştırmayacak. DW'den Verica Spasovska’nın yorumu:

https://p.dw.com/p/AZqg

Slobodan Miloşeviç’in ölümü ters bir zamana denk geldi. Miloşeviç insanlığa karşı suç işlemekten tutuklu idi ve Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi şimdi bu davayı sona erdiremeyecek. Daha da ötesi, Sırbistan’ın geçmişteki sorunları aşması süreci daha da zorlaşacak, radikal milliyetçi muhafazakar gruplar güç kazanacak. Lahey’deki mahkeme de çalışmalarına güveni sarsmamak için baskı altında kalacak.

Miloşeviç yanlıları, Lahey’deki Savaş Suçları Mahkemesi’ni zaten batının Sırbıstan’ı baskı altında tutmak için kullanıdğı bir araç olarak görüyordu. Şimdi de Miloşeviç’in ölümünden sorumlu tutuyorlar. Sırp politikacı tutuklanmadan önce kalp hastası idi, ama tutukluluk koşulları durumunu daha da zorlaştırdı. Miloşeviç’in ölümünden birkaç gün önce, bir başka Sırp tutuklunun Milan Babiç’in intiharı da, Sırplar tarafından Lahey’deki tutuklulara yönelik görevlerin ihmal edildiği şeklinde değerlendirilmişti.

Sırp kamuoyunda hala popüler bir politikacı olan Slobodan Miloşeviç’in şimdi kahraman ilan edilmesi mümkün. Bu batının, Sırp kamuoyu ve politikacılarını, 90’lı yıllarda yaşanan savaşın sonuçları konusunda sorumluluk üstlenmeye zorlama çabalarını da zorlaştıracak. Sırp kamuoyu, Hırvatlar ve Boşnaklarla birlikte geçmişte yaşananları kavrama ve aşmakta zorlanacak. Lahey Mahkemesinin ise hala aranan savaş suçluları Mladiç ve Karaçic’e karşı davayı hızlandırarak otoritesini koruması gerek. Miloseviç’in ölümü yandaşları tarafından batıya karşı kullanılsa da Sırbistan’daki politikacıların savaşın yarattığı hala çözülmemiş sorunların sorumluluğunu üstlenmemeleri için bahane olamaz.

Miloşeviç’in ölümü önümüzdeki haftalarda ve aylarda çözümlenmesi gereken politik sorunlar açısından ne anlama geliyor? Karadağ’ın, Sırbistan ile ortaklıktan ayrılma eğilimi ve Kosova eyaletinin özerkliği konusundaki talepler ne olacak?

Karadağ konusunda büyük bir sorun yaşanmayacaktır. Sırp kamuoyunun büyük bir kısmı Karadağ’ın ayrılma istemini kabullenmiş gözüküyor. Ancak Miloşeviç’in ölümü Kosova’nın özerkliğine ilişkin görüşmeleri etkileyecek. Eski UÇK generali Agim Çeku’nun Kosova’da başbakanlığa seçilmesi zaten Sırpları kızdırmıştı. Batılı ülkelerin şimdi cephelerin daha da sertleşmesine hazırlıklı olması gerek.

Slobodan Miloşeviç, eski Yugoslavya’da izlediği politikanın cezasını çekemeyecek. Bu balkanlarda uzlaşma sürecini etkileyecek. Ancak Sırp politikacılar, bu ölümle, ülkelerini, geçmişle hesaplaşmayı sağlayıp, yeniden uluslararası kamuoyuna kazandırma ve Avrupa yapısına dahil etme sorumluluğundan kurtulamayacaklar. Bir seçim yapmaları gerek., eski diktatörün ölümünü kullanabilirler ya da politik olgunluk gösterip, Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi ile çalışır ve AB ile ortaklık anlaşması için görüşmeleri devam ettirirler. Sırp halkının çıkarlarını ön planda tutanlar bir başka alternatifleri olmadığını da biliyorlar.