1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

290710 NMO Streubomben Zivilbevölkerung

1 Ağustos 2010

Misket bombalarının üretim ve kullanımını yasaklayan sözleşme bugün yürürlüğe giriyor. Topraklarında binlerce misket bombası bulunan Lübnanlıların yaşadıkları, tehlikenin boyutlarını gözler önüne seriyor.

https://p.dw.com/p/OXeA
Verwundetes Kind wird nach einem Luftangriff auf Beirut behandelt
Savaşlardan yıllarca sonra da patlayabilen misket bombaları, birçok sivilin ve özellikle de çocukların ölümüne ve sakatlanmasına yol açıyorFotoğraf: picture-alliance/dpa

Misket Bombaları Sözleşmesi'ni bugüne kadar 106 ülke imzaladı. İsrail, Brezilya, Hindistan ve Pakistan'ın yanı sıra üç büyük üretici ülke ABD, Rusya ve Çin ise sözleşmeye imza atmayan ülkeler arasında.

İsrail, 2006 yılındaki Lübnan savaşında olduğu gibi, çatışmalarda sık sık misket bombası kullanan bir ülke. Dört yıl önceki savaşta İsrail'in Lübnan topraklarına 4 milyon civarında misket bombası attığı tahmin ediliyor. Ve bu bombaların dörtte birinin hala patlamamış olduğu belirtiliyor.

Lübnanlı Nimr Mustafa, dört yıldan bu yana ilk kez bu sonbaharda, zeytin ağaçlarından mahsul toplayabilecek.

Mustafa yaşadıklarını, “Fidanlığımda 75 zeytin ağacım var. Ancak 2006'dan beri fidanlığa hiç girmedim. Orada misket bombaları bulmuş ve orduya haber vermiştim. Bir mayın temizleme ekibi alanı temizledi. Ben küçük bir memurum ve zeytin hasadından gelen kazanç benim için çok önemli. Sezon başına yaklaşık 1500 dolar getiriyor" sözleriyle anlatıyor.

Mustafa, Lübnan’ın güneyindeki Yuhmur köyünde yaşıyor. Burası Nebatiye kentinin birkaç kilometre doğusunda. İlk bakışta, dört yıl önce burada şiddetli çatışmalar yaşandığına dair bir işaret göze çarpmıyor. Oysa bu bölge 2006 yılında Hizbullah ile İsrail arasındaki savaşta en şiddetli çatışmaların yaşandığı yerdi. Yan sokaklarda ve bazı duvarlarda şarapnel izleri hâlâ görülebiliyor. Fakat evler zamanla yeniden inşaa edilmiş ve yolların çoğu yeni asfaltlanmış. Duvarlarda ise İsrail karşıtı ve Hizbullah sembollerini taşıyan afişler hala duruyor.

Lübnan toprakları misket bombası dolu

Streubomben Libanon
Fotoğraf: Organisation mag/MA Group Lebanon

Resmi olarak sona ermiş olsa da savaş Yuhmur’da hâlâ devam ediyor. Tarım alanı olarak kullanılan arazilerin ve ormanlık bölgelerin yüzde 80’i misket bombalarıyla kaplı. Bombalara toprağın altında, kayaların arasında, oluklarda, ağaç ya da sıvasız duvarlarda, kısacası her yerde rastlamak mümkün.

Lübnan Ordusu’nun mayın temizleme bölümünden Muhammed Şeyh, “İsrail, misket bombalarını meskûn bölgelere attı. Bunlar, belirli bir yükseklikte patlayan ve geniş alanlara yayılan bombalar. İsrail Ordusu, 35 yıllık mühimmat kullandı. Bunun sonucu da patlamaya hazır durumda olan çok sayıda bombanın yayılması oldu. Bazı bölgelerde bu yüzde 100 civarındaydı. Lübnan’ın güneyinde 43,6 kilometrekarelik bir alan bundan etkilendi. Yarısını zaman içinde temizledik. Bu silahların bir vadesi yok. Her zaman faaliyetteler. Ve toprakta ne kadar uzun süre kalırlarsa o kadar hassas ve tehlikeli oluyorlar. Şiddetli yağmurlar ve seller, yerlerini değiştiriyor" bilgisini veriyor.

Symbolbild Streubomben
Fotoğraf: picture-alliance/ dpa

En fazla tehlike altında olanlar ise çiftçiler ve çobanlar. Patlamaya hazır durumda olan bombaların yol açtığı tehlikenin farkında olsalar da çoğu kez yüzeysel olarak temizlenmiş tarlaları ekip biçmek ya da temizlenmemiş otlaklara girmek zorunda kalıyorlar.

Çalışmalarda maddi sıkıntı

Savaştan zarar görmüş binaların yeniden inşaası için tazminat ödenip yardımlar geliyor olsa da misket bombaları nedeniyle yaşanan kazanç kayıpları için herhangi bir ödeme yapılmıyor. Lübnan'da askerî operasyanların sona erdiği 2006 yılı ağustos ayından bu yana, misket bombalarının patlaması sonucu 46 kişi hayatını kaybetti, 340 kişi de yaralandı.

Lübnan Ordusu, 2014 yılına kadar ülkenin güneyinin misket bombalarından temizlenmiş olacağını tahmin ediyor. Ancak mayın arama ekibinin finansmanı için hiçbir tasarruf yok. Dolayısıyla bu zaman planlamasına riayet edilip edilemeyeceği belli değil. Mayın temizleme çalışmalarında yer alan uluslararası örgütler, bağışlar aracılığıyla gelen paraların çok azaldığını belirtiyor. Maginternational adlı örgütten Ali Şuayip, yaşadıkları zorlukları “2006 yılındaki savaştan sonra çok para vardı. Bu para daha sonra gittikçe azaldı. Önceden 400 kişilik bir ekibimiz vardı, şimdi ise bu sayı 217. Ne kadar az paramız olursa, mayın temizleme çalışmaları da o kadar yavaş ilerliyor" sözleriyle dile getiriyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Mona Naggar / Çeviri: Başak Sezen

Editör: Hülya Köylü