1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

NATO zirvesi zorlu geçecek

Christoh Haselbach / Deutsche Welle2 Aralık 2008

Gürcistan ve Ukrayna’nın NATO’ya üyelikleri Brüksel’de bir araya gelecek NATO Dışişleri Bakanları’nın ana gündemini oluşturuyor. Nisan ayındaki zirvede bu ülkelerin üyeliklerine prensipte yeşil ışık yakılmıştı.

https://p.dw.com/p/G7Cn

Ukrayna ve Gürcistan NATO’ya ne zaman dâhil olmalı? Ya da bu ülkeler NATO’ya gerçekten üye olmalılar mı? Bu sorular NATO’yu olduğu kadar Gürcistan ve Ukrayna’yı da meşgul eden soruların başında geliyor. Bu iki ülkenin NATO’ya üyeliğine karşı çıkan Rusya ise uzun süredir aynı sorulara yanıt arayan diğer bir taraf. ABD Başkanı George Bush, Nisan ayındaki NATO zirvesinde Ukrayna ve Gürcistan’ın NATO üyelikleri konusunda gönüllü olduklarını ortaya koyan bir konuşma yapmıştı. Bush, bu iki ülkenin NATO’ya üyeliğin ilk adımı olarak üyelik için eylem planı MAP’e (Membership Action Plan) dâhil edilmesi gerektiği görüşünü savundu. Bush, “Biz Ukrayna ve Gürcistan için bir üyelik eylem planından yanayız. Şayet bu iki ülke üyeliğe adım atma yolunda ilerlerse, bu hem ittifaka üye devletlerin çıkarına hem de bölgenin barış ve güvenliğine katkı anlamına gelir” diyordu.

Bush'un önerisine tepki gecikmedi

Ancak Bush'un bu yöndeki çağrısı NATO’ya üye diğer bazı devletler için aceleye getirilmiş bir adım olarak yorumlandı. Almanya ve Fransa hükümetleri iki ülkenin adaylığının aceleye getirilmemesi gerektiğini savundu. Almanya Başbakanı Angela Merkel Nisan ayındaki NATO zirvesinin kapanış konuşmasında, NATO’ya yeni üyelerin kabul edilmesine karşı olmadıklarını belirtirken, bu ülkelerin üyelikleri için eylem planına dâhil edilmesine yönelik itirazlarını dile getirdi. Merkel, “Her iki ülkenin perspektifinin NATO'ya dönük olması ve üyelikleriyle ilgili kararı NATO üyelerinin vereceği yani NATO dışındaki; örneğin Rusya’nın konuyla ilgili karar vermeyeceği kesindir. Ancak bu ülkelerin üyelikleri için henüz erken olduğu görüşündeyiz” açıklamasında bulundu.

Rus-Gürcü savaşı fikir ayrılıklarına neden oldu

Gürcistan ve Rusya’nın Ağustos ayındaki kısa süreli savaşının ardından ise rüzgârın yönü değişti. NATO içinde Bükreş’teki zirvede hatalı davranıp davranılmadığı konusunda farklı görüşler belirdi. NATO üyelerinden bazıları, Gürcistan’ın Ağustos ayında NATO’ya üye olması halinde tüm ittifakın sonu belirsizlik olan büyük bir ihtilafın içine sürüklenmiş olacağı yorumunu getirirken, örneğin ABD gibi diğer ülkeler de, o dönem NATO’nun üyesi konumundaki Gürcistan’ın Rusya ile böyle bir savaşa girmeyeceğini savundu. ABD Gürcistan’ın ekim ayında NATO’ya üye olması gerektiği konusunda baskı yapıyordu. Ancak Washington söylemini değiştirdi.

ABD Dışişleri Bakanı Condoleeza Rice birkaç gün önce, “Gürcistan ve Ukrayna üyeliğe hazır değiller. Bu çok açıktır.” şeklinde bir açıklama yaptı.

ABD Dışişleri Bakanı Rice’nin bu söylemi ilk bakışta Başbakan Merkel’in açıklamalarına benzer görünse de, Rice aslında Washington’un Gürcistan’ın üyeliği konusunda tutumunda bir değişiklik olmadığını savundu. Rice’ın açıklamaları, Washington’un Gürcistan ve Ukrayna’nın NATO’ya üyelikleri konusunda bir strateji değişikliğine gittiğini ortaya koyuyor. Rice, “NATO’ya üyelik eylem planının yeni ülkeleri üyeliğe hazırlayacak bir yol olduğu konusunda Bükreş’teki toplantıda ABD’nin tutumunu ortaya koyduk. Ancak üyeliğe hazırlık için farklı yolar da var. Örneğin Polonya ve Çek Cumhuriyeti’nin böyle bir üyelik eylem planı yoktu.” ifadesini kullandı.

“ABD yeni itirazlara hazırlıklı olmalı”

Üyelik için Eylem Planı 1999’dan beri yürürlükte. Aynı yıl Polonya, Çek Cumhuriyeti ve Macaristan ittifaka üye olmuşlardı. NATO’ya üyeliğin ilk adımını oluşturan bu plan kapsamına alınan aday ülkelerde, örneğin insan hakları ya da ordularının demokrasiye uygun bir denetim altında olup olmadığına bakılıyor. ABD Dışişleri Bakanı Rice’ın bahsettiği diğer yöntemler arasında, hâlihazırda var olan NATO-Ukrayna ya da NATO-Gürcistan Komisyonları yer alıyor. Berlin ve diğer bazı başkentlerin endişesiyse ABD'nin NATO'ya üyeliklerde Üyelik için Eylem Planı'na başvurulmaksızın NATO'ya yeni ülkelerin dâhil edilmesine yönelik hedeflerin benimsenmesi yönünde. Siyasi gözlemciler, Washington'un bu yönde ısrar etmesi halinde Brüksel'de yoğun itirazlara hazırlıklı olması gerektiği yorumunu yapıyor.