1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

NATO'nun Taliban'la imtihanı

Bernd Riegert/DW10 Şubat 2007

ABD’nin 2001 yılında müdahale ettiği Afganistan’da şiddet dinmiyor. Hafta sonunda da ülkenin güneyinde yaşanan çatışmalarda çok sayıda kişi öldü. Taliban bahar ayları ile birlikte saldırılarını arttıracağını duyurdu. Ülkenin güneyindeki çatışmaların hızlı artışı üzerine NATO üyelerinden daha fazla destek talep ediyor. Fransa, Almanya ve İspanya ise asker gönderme konusunda çekimser. Konu Cuma günü sona eren NATO ülkeleri savunma bakanları gayri resmi toplantısına da ele alındı. DW Brüksel bürosundan Bernd Riegert yorumu...

https://p.dw.com/p/AZm6

ABD’nin yeni savunma bakanı Robert Gates, en önemli amaçlarının Afganistan’daki direnişi bu bahar kırmak ve Taliban’ı yenmek olduğunu söylüyor. Hem Washington hem de NATO, beş yıldan fazladır süren savaşta nihayet başarı sağlanması için bastırıyor, ancak geçen yılki tabloya bakınca Gates’in Taliban’ı yenme konusunda nasıl bu kadar iyimser olabildiğini anlamak zor. Nihayetinde 2006 yılı Afganistan’da Taliban rejiminin devrilmesinin bu yana yaşanan en kanlı yıl oldu. Ülkede düzenlenen intihar saldırıları dört kat artarken, 4 binden fazla sivil yaşamını yitirdi.

NATO, Afganistan’daki direnişi kırabilmek için 1500-2000 askere daha ihtiyaç duyduğunu belirtiyor. Ancak iş asker takviyesine gelince üye ülkeler çekingen. Almanya, imkanlarının sınırlı olduğunu, İtalya yeni asker göndermek şöyle dursun hali hazırdaki 2000 askerini Afganistan’dan çekmeyi düşündüğünü duyurdu. Amerikan, Kanada ve İngiliz hükümetleri de kayıplarının sürekli artmasından şikayetçi.

Afganistan’da nasıl bir strateji izleneceği konusunda da NATO ülkeleri mutabık değil. Birçok üye ülke, ABD’nin askeri mücadeleye ağırlık verilmesi stratejisine şüpheyle yaklaşıyor. Gerilla mücadelesine dönüşmüş bir savaşta başarı sağlamanın imkansızlığını Irak’ta görüyoruz. Aynı tecrübeyi 80’li yıllarda Afganistan’da bulunan Sovyet Ordusu da edinmişti. Kimi NATO ülkeleri, Afganistan’a 20 bin askerden oluşan NATO Acil Mukabele Gücü’nün (NRF) gönderilmesini talep ediyor, buna en çok askeri gönderen Almanya ve Fransa yanaşmıyor, ağırlığın imar çalışmalarına verilmesi gerektiğini savunuyor.

Afganistan’da sorunların sadece askeri mücadele ile çözülmeyeceğini NATO Genel Sekreteri Jaap de Hoop Scheffer de itiraf etti. NATO ülkeleri savunma bakanlarının geçen yılki gayrı resmi toplantısında da, Afganistan’da huzur ortamının sağlanmasının sadece askeri müdahaleyle olmayacağı sonucu ortaya çıkmıştı. Daha çok kalkınma faaliyetlerine yatırım yapılması gerektiği vurgulansa da pratikte pek bir adım atılmadı. Atılmış olsa Taliban bu kadar güçlenmez, halktan bu kadar destek alamazdı.

Sevilla’daki toplantıda Amerikan Savunma Bakanı Gates, başarının bu bahar aylarında sağlayacağını belirtti, peki ama ya Taliban milisleri mağlup edilemezlerse ne olacak? NATO askerlerini geri mi çekecek? Durumu kurtarma çabaları sona mı erecek?

Bu sorular Sevilla’daki NATO bakanlarınca kapalı kapılar ardında tartışıldı, dışarıya bilgi verilmedi. Eğer Afganistan’da başarı elde edilemezse bu NATO için büyük bir zayıflık göstergesi olacak. Afganistan içinse tam bir felaket, çünkü ülkenin başına kimin geleceği malum: Ya bir aşiret ya da dinci bir diktatör.

Bu arada Afganistan’da El Kaide’ye karşı da bir mücadele verildiğini unutmamak gerek. ABD savunma Bakanı Gates, Afganistan-Pakistan sınırında gizlenen teröristlerle mücadeleye de eğilmeli. Sevilla’daki toplantıda NATO savunma bakanlarının el atmadığı önemli bir diğer konu da uyuşturucu ile mücadele ve tarımcılğın iyileştirilmesi. NATO, bunun kendi görev alanı olmadığını kaydediyor, oysa uyuşturucu satışlarından sağlanan gelirle silah satın alındığı, militan kazanıldığı ve terör saldırılarının finanse edildiği unutulmamalı.