1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

New Orleans'ta kazanan şirketler

Martin Wagner22 Eylül 2005

New Orleans kentinde yeniden inşa çalışmaları sürüyor ve bunun milyarlarca dolara mal olacağı belirtiliyor. Ancak şimdi merak edilen soru, Halliburton gibi hükümete yakınlığıyla bilinen firmaların, kasırganın yerle bir ettiği yerlerdeki enkaz kaldırma ve yeniden inşa çalışmalarından ne kadar para kazanacağı..

https://p.dw.com/p/AaXU
Tamamen zarar gören New Orleans yeniden inşa ediliyor
Tamamen zarar gören New Orleans yeniden inşa ediliyorFotoğraf: AP

Katrina Kasırgası sonrasında, yardım çalışmalarına yönelik eleştirilerin ardından Başkan George Bush’un Kongre’den istediği 60 milyar dolarlık yardım onaylanmıştı. Şimdi bu paranın bir an önce gerekli yerlere gitmesi gerekiyor. Çünkü insanlar evlerini kaybetti, işleri yok ve acil yardıma muhtaçlar.

Bush yönetimi evsizlerin barınması, temiz içme suyu sağlanası, gıda yardımı yapılması ve elektrik jeneratörleri temin edilmesi için günde ortalama 800 milyon dolar harcıyor. Kasırgadan zarar gören her aileye de bir kereliğe mahsus olmak üzere 2 bin dolar yardım yapılıyor. Afet bölgesinde görevli devlet memurları ise devlete ait kredi kartlarıyla 250 bin dolar harcama yetkisine sahip.

Ancak bu kadar yüksek miktarın kötüye kullanılma ihtimali olduğunu, Başkan Bush da biliyor ve bu yüzden “Vergi ödeyen vatandaşlar bu paranın dürüst ve akıllıca harcanmasını bekliyor. Bu nedenle bir grup denetçi, harcamaların nereye yapıldığını kontrol ediyor” açıklamasını yapmıştı.

FEMA’nın yeni sorumlusu

Bu denetçilere ise 15 milyon dolarlık bütçe ayrıldı. Bush yönetimine yakınlığıyla bilinen şirketlerin afet bölgesinden kazanacağı paralar düşünüldüğünde, bu miktar devede kulak kalıyor. Bu işte kilit rol oynayan isimse Joe Allbaugh. Allbaugh, Bush’u Teksas valisi olduğu dönemden bu yana tanıyor.

2000 yılındaki başkanlık seçimlerinde Bush’un seçim kampanyasını yöneten Allbaugh bu çalışmalarının ödülünü, kısa adı FEMA olan Ulusal Afetten Korunma Dairesi’nin başına getirilerek aldı. Allbaugh, Katrina kasırgasında FEMA’ya yöneltilen eleştiriler sonrasında istifa etmek zorunda kalan yine Bush’un yakın arkadaşlarından Michael Brown’un selefiydi.

Para kazandırılan şirketler

Brown, şimdilerde ise Washington’da lobicilik yapıyor. Ayrıca Allbaugh’un eskiden yöneticiliğini yaptığı Afetten Korunma Dairesi FEMA’dan, ev inşa etmek için 100 milyon dolarlık ihale alan Shaw şirketler grubunun da menfaatini gözetiyor. Daha önce Başkan Yardımcısı Dick Cheney için bir helikopter iniş sahası inşa eden bu grup, New Orleans’taki suların pompalanabilmesi için 100 milyon dolar daha aldı.

Joe Allbaugh’un bir başka müşterisi ise Kellog, Brown and Root. Bu firmanın özelliği, Başkan Yardımcısı Dick Cheney’nin eskiden yöneticiliğini yaptığı Halliburton firmasının kardeş firmalarından biri olması. Kellog, Brown and Root, Temmuz ayında Pentagon’dan, afet halinde bölgedeki enkazı kaldırmak ve yeniden inşa etmek için 500 milyon dolarlık ihale almıştı. Firma şimdilerde ise Meksika Körfezi’ndeki orduya ait tesis ve binaları tamir etmekle uğraşıyor.

Yeniden inşa çalışmalarında ön plana çıkan bir başka şirketse, Kaliforniyalı Bechtel grubu. Bu grup da Bush yönetimiyle iyi ilişkilere sahip olduğuna seviniyor, çünkü şu günlerde Meksika Körfezi’nde ev inşa ediyor. Adını daha önce Irak’ta aldığı ihalelerle duyuran Halliburton firmasının hisse senetleri Katrina Kasırgası sonrasında yüzde 10 artış kaydetti. Hisse senetleri değer kazanan bir başka şirketse Shaw şirketler grubuydu. Şu günlerde para konusunda dertli olanlarsa işçiler. Çünkü Başkan Bush asgari ücret yönetmeliğini, Meksika Körfezi’ndeki yeniden inşa çalışmalarında görev yapan işçiler için iptal etti.

Demokratlar tepkili

Demokratlar ise bu duruma tepki gösteriyor. Demokrat Partili politikacı John Edwards Başkan Bush’u eleştirerek şu açıklamayı yaptı: “Ben belki de birşeyleri kaçırmışımdır. Başkan Bush afet bölgesinde yeniden inşa için ihaleleri alan Halliburton ya da diğer şirketlerin yöneticilerinin maaşları için de bir üst sınır belirledi mi? Hayır, bunu hiçbir zaman yapmadı.”