Obama, kimin rüyasını gerçekleştirecek?

Tam 45 yıl önce, 28 Ağustos 1963 tarihinde, siyahi insan hakları savunucusu Martin Luther King, halka hayallerini anlatmıştı. Lincoln Anıtı önünde yaptığı “Bir rüyam var“ adlı o ünlü konuşmasında, “Gün gelecek, dört küçük çocuğum, derilerinin rengine göre değil, karakterlerine göre değerlendirildikleri bir ülkede yaşayacaklar“ demişti.

Belki King´in çocukları değil ama, Amerikan başkanı olmak için yarışan Barack Obama, King´in bu rüyasını gerçekleştirmek üzere. Üstelik kaderin cilvesi denecek bir şekilde, King´in hayallerini dile getirdiği o ünlü konuşmasıyla aynı günde, 28 Ağustos´ta, Obama resmen Amerikan başkan adayı oldu. Şimdi ise 4 Kasım´a kadar ülkenin ilk siyahi başkanı olmak için elinden gelen her şeyi yapacak. Şüphesiz Obama, kendilerine özgürlük ve eşitlik yolunu açan King´in hayatından oldukça etkilenmiş. Obama´nın yaptığı tüm konuşmalarda King´in etkisini görmek mümkün.

İşte King´in bir cümlesi: “Bu yolda yalnız yürüyemeyiz. Ve yürüdüğümüzde de her zaman ileriye gideceğimize söz vermeliyiz. Geri dönemeyiz“.

Ve Obama´nın sözleri: "Amerika, geri dönemeyiz. Bu kadar çok yapılacak şey varken“.

King ile aynı tarzı kullanıyor

King´in yaptığı konuşmanın kitleleri bu kadar çok etkilemesinin nedenleri arasında içeriğinin yanı sıra, seçtiği konuşma tekniğinin de büyük rolü vardı. King, her defasında “Bir rüyam var” ifadesini ya da “Gün gelecek, …“ diye başlayan cümleleri tekrar ederek dinleyiciler üzerinde kalıcı bir etki yaratmak istemişti.

Amerika´nın ilk siyahi başkanı olmak için yarışan Obama´nın da aynı tekniği kullandığı çok açık. İşte kelime tekrarlarından oluşan bir örnek:

Martin Luther King: “Bir rüyam var. Gün gelecek, bu ulus ayağa kalkıp kendi inancını gerçek anlamıyla yaşayacak.

Bir rüyam var. Gün gelecek, eski kölelerin evlâtlarıyla eski köle sahiplerinin evlâtları, Georgia'nın kızıl tepelerinde kardeşlik sofrasına birlikte oturacaklar. Bir rüyam var. Gün gelecek, Mississippi eyaleti bile, adaletsizliğin ve baskıların sıcağıyla bunalıp çölleşmiş olan o eyalet bile, bir özgürlük ve adalet vahasına dönüşecek”.

Barack Obama: "Başkan olarak adaylığımı koyuyorum çünkü kendi kızım için böyle bir geleceği kabul etmiyorum ve bunu sizin çocuklarınız için de kabul etmiyorum. Bunu ABD için de kabul etmiyorum. Bu, bütün Amerikan halkının ihtiyaç duyduğu değişim zamanıdır”.

Siyahların gözünde Obama, yeni King

Obama´nın, 28 Ağustos´taki kongrede King anısına yaptığı konuşma sırasında, King´in iki oğlu ve 45 yıl önce onunla aynı kürsüyü paylaşan Demokrat partili John Lewis de hazır bulundu. Yapılan konuşmalar defalarca alkışlarla kesildi. Öyle görünüyor ki, Amerikalı siyahlar, Obama´dan King´in varisi gibi hareket etmesini bekliyor.

King´in destekçileri ile yapılan konuşmalar da bunu gösteriyor. Örneğin siyah bir Amerikan vatandaşı, “Tam 40 yıldır bu anı bekliyordum“ diyerek Obama´ya bu misyonu yüklerken; 1963´te King´le aynı kürsüyü paylaşan Demokrat Partili John Lewis, 28 Ağustos´ta Denver´da şöyle konuştu:

“Bu gece, Denver´daki bu muazzam stadyumda toplandık çünkü hala bir rüyamız var. Senatör Barack Obama´nın, Demokrat Parti´yi Beyaz Saray´a taşıyacak bu adamın adaylığıyla, bu rüyanın gerçekleştirilmesine yatırım yapmış oluyoruz“.

Obama´nın yaptığı konuşmalar ve Amerikalı siyahların ona yüklediği misyonlar ortada. Şimdi gözler 4 Kasım 2008´e çevrilmiş durumda. Martin Luther King´in rüyasını gerçekleştirmek üzere ilk adımı atan Obama, acaba başarılı olabilecek mi?