Ortadoğu barış girişimine destek artıyor

Filistin sorununa çözüm bulmak için geçen Temmuz ayında kurulan Ulusal Çağrı, giderek daha geniş kesimlerin desteğini topluyor. İsrail istihbaratının eski şefi Ami Ayalon’la Filistin El Kuds Üniversitesi’nin Yönetim Kurulu Başkanı Sari Nusaybah’ın başını çektiği barış girişiminin merkezinde bir ”ilkeler beyannamesi” var. Avrupa Parlamentosu ve BM Genel Sekreteri Kofi Annan’ın da destek verdiği beyannameyi şimdiye kadar 250 bin Filistinli ve İsrailli imzaladı.

Girişim, İsrail işgali altında bulunan bölgelerde ve Kudüs’ün Arap semtlerinde silahsızlandırılmış bir Filistin devletinin kurulmasını öngörüyor. Filistin, devletinin hakimiyet alanında kalan Yahudi yerleşimleri ise dağıtılacak. Filistinli mülteciler Filistin’e dönebilecek, ancak toprağı İsrail’de kalan Filistinliler‘e dönüş izni verilmeyecek.

"Girişim, İsrail’in çıkarlarına da hizmet ediyor"

Girişimi İsrail tarafında örgütleyen emekli General Ayalon, siyasi yelpazenin ortasında yer aldığına işaret ederek, hareketinin temelinde İsrailliler açısından duyduğu korkunun yattığını söylüyor:

”Etkinliğimiz aslında İsrail çıkarlarına hizmet ediyor. Çünkü bir şeyler yapmazsak, 5-10 yıl içinde ortada İsrail diye bir devlet kalmayacak. Yahudiler‘in yurdu ve siyonizm yok olacak. Hiç kimse bayrak, ulusal marş ve siyonizm gibi sembollerin yalnızca kendi siyasal anlayışına ait olduğunu düşünmesin. O semboller bize de ait. Bu yüzden de hareketimizin adı Ulusal Çağrı.”

"Arafat, Filistin devletinin kurulmasından korku duyuyor"

Gerek İsrail gerekse Filistin tarafında karşı tarafa yönelik bir kuşku var. Girişime imzasıyla destek veren Yossi Ben Avraham, birçok İsrailli‘nin görüşünü dile getiriyor:

”Bir Filistin devletinin kurulmasından yanayım. Onlar tellerin bir yanında biz de diğer yanında yaşayalım. Arafat, vatandaşları aç yaşarken kendisi milyarlarca doları bir kenara koydu. Böyle insanlarla pazarlık yapılamaz. Aslında Arafat, bir Filistin devletinin kurulmasından korku duyuyor. O devlet de yönetemez. Avrupalılar onlara para vermezse Filistinliler ne yapar, onların hiçbir şeyi yok ki.”

Güven ortamı sağlanmaya çalışıyor

İsrailliler arasındaki kuşkunun ortadan kaldırılması için girişimin 10 kadrolu çalışanıyla yüzlerce gönüllüsü, şimdiye kadar çok sayıda toplantı yapmışlar. Özellikle sağcı İsrailliler bilgilendirilmeye çalışılıyor. Bazıları, girişimi düzenleyenleri hainlik ve zayıflıkla suçluyor. Buna rağmen faaliyetlerin bir etkisi olduğunu, barış girişiminin gönüllü çalışanlarından Yiftach Estrik şöyle anlatıyor:

”Gizli servisten emekli dört yöneticinin çağrımıza destek vermesi ve hükümete sert eleştiriler yöneltmeleri çok büyük bir etki yarattı. Sürekli her türlü kabahati Filistinliler‘de arayan duvarda yavaş yavaş çatlaklar oluşuyor. Aşırı sağcı İsrailliler‘in temsilcilerinden bile İsrail’in Filistin bölgelerinden ayrılmasını anlayışla karşılayanlar çıkıyor.”