1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Ortadoğu'da şüphe ve umut

Bettina Marx9 Şubat 2005

Ortadoğu’da taraflar arasındaki ateşkes ilanını ABD, BM ve AB ateşkes kararını memnuniyetle karşıladığını açıkladı. Peki İsrail ve Filistin sokaklarında bundan sonraki sürece nasıl bakılıyor? Tel Aviv’den Bettina Marx’ın haberi…

https://p.dw.com/p/Aaxi
Şaron ve Abbas'ın ateşkes ilanına İsrail ve Filistinliler şüpheyle yaklaşıyor...
Şaron ve Abbas'ın ateşkes ilanına İsrail ve Filistinliler şüpheyle yaklaşıyor...Fotoğraf: AP

“Hiçkimse çocuklara ellerinden alınan babalarını geri getiremez. Kimse bir kadına kocasını geri veremez. Eski güzel yılları kimse geri getiremez. Ama başka insanların da aynı bedeli ödemek zorunda kalmayacağına, barış görüşmelerinin gerçek bir barışla sonuçlanacağına inancım sonsuz.“

Bu sözler, kocasını iki yıl önce kaybeden Tova Bahat’a ait. Eşi Hayfa’da bir restorana düzenlenen intihar saldırısında yaşamını yitirmiş. Tova yine de Şarm el Şeyh’teki zirve buluşmasının ardından ölümlerin artık sona ereceğini ve Ortadoğu’ya barış getirecek yeni bir döneme girileceğini umut ediyor.

Yerleşimciler Şaron’a kızgın

İsrail’de herkes bu görüşü paylaşmıyor. Siyasetin sağ kanadında, Filistinliler’in ateşkes dönemini, kendilerini yeniden yapılandırıp yeni saldırılara hazırlık için kullanabileceği yönünde endişeler mevcut. Özellikle Gazze Şeridi’ndeki Yahudi yerleşimciler Başbakan Şaron’un kendilerine ihanet ettiğini düşünüyor.

Gazze Şeridi’nin güneyindeki Ganei Tal yerleşim bölgesinde yaşayan Soşi Slutzki televizyonda İsrail Başbakanı Ariel Şaron’u Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek ile birlikte Şarm el Şeyh’te gösteren görüntülerin kendisini kalpten vurduğunu söylüyor ve şöyle devam ediyor:

“Şaron, Mübarek ile birlikte yürürken korkunç bir ihanet hissettim. Ama dürüst olmak gerekirse bu duygu aylardır içimdeydi. Şaron bizim sayemizde büyüdü, yerleşimcilerin desteğiyle ilerledi, özellikle de Gazze Şeridi’nde bizim verdiğimiz destekle. Buraya gelip bizi pekçok kez ziyaret etti ama şimdi suratımıza bile bakmıyor. En ufak bir isteğimize, halkoylamasına gitmesi çağrımıza bile kulak vermiyor.“

Filistinliler’de şüphe

Şarm el Şeyh’teki zirve ile ilgili görüşler sadece İsrail’de değil, Filistin özerk bölgelerinde de umutla şüphe arasında gidip geliyor. Gazze Şeridi’ndeki silahlı gruplar her halükarda silahlarını bırakmak istemiyor. Zirvedeki kutlama havasına ve verilen sözlere güvenmiyorlar.

El Aksa Şehitleri Tugayı’nın Gazze Şeridi kuzey sorumlusu Ebu Mehmed, Filistin direnişi İntifada’nın bitmediğini, İsrail tarafının ateşkes istemediğini gösteren işaretler ve olaylar olduğunu belirtiyor. Ebu Mehmed’in adamları ateşkesin uzun sürmeyeceğinden yola çıkarak talime devam ediyor. Ebu Mehmed, İsrail’den gelecek saldırılara saldırı ile karşılık vereceklerini belirtiyor:

“Gerekirse yine saldırılar olacaktır. İsrail tarafı saldırırsa biz de saldıracağız. Kim bunu engelleyecek? Bunu alınan kararlarla ya da verilen emirlerle durdurmak mümkün değil. Çünkü saldırılar İsrail’in kışkırtmalarına ve Filistin halkına karşı işlediği cinayetlere yanıttır.“

Radikal dinci gruplar ne düşünüyor?

Gazze Şeridi’ndeki radikal dinci gruplar da Ortadoğu barışında yeni bir dönem açıldığına ikna olmuş değil. Gerçi Hamas örgütü Filistin Başkanı Mahmud Abbas’ı desteklediğini ve ateşkese hazır olduğunu açıkladı ama daha küçük bir grup olan İslami Cihad’ı ateşkese bağlamak çok daha zor. İslami Cihad’ın Gazze Şeridi’ndeki önde gelen üyelerinden Nafız Asam da İntifada’nın bittiğini düşünmüyor:

“İntifada bitmedi, direniş sona erdirilmiyor. Ortalığın yatışmasından kastettiğimiz İntifada ve direnişin sona erdiği değildir.“

Mahmud Abbas ve Ariel Şaron’un önünde yapacak çok iş var. Her iki taraftaki şüpheleri yatıştırmak ve ilerlemek istedikleri yolun doğru olduğuna inandırmak zorundalar. Ama aynı zamanda daha iyi bir yaşam isteyen, barış umudu içindeki insanlara da umutlarının boş olmadığını gösterecek birşeyler sunmak zorundalar.