1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Ortadoğu'da Kurey sancısı bitti

Ajanslar3 Kasım 2003

Filistin yönetiminde özellikle Washington’un baskıları üzerine bir Başbakanlık makamı oluşturulması Mart ayında yeni umutları da beraberinde getirmişti. İlk Başbakan Mahmud Abbas Yaser Arafat ile giriştiği güç mücadelesinde görevden ayrıldı. Yaser Arafat’ın atadığı Ahmed Kurey ise bir aylık görev süresinin ardından Arafat’ın Başbakanlık teklifini kabul etti.

https://p.dw.com/p/AbWD

Ajanslar

Filistin lideri Yaser Arafat tarafından kriz hükümetinin başına atanan Ahmet Kurey, bir aylık görev süresinin ardından Başbakanlık'tan çekileceğini açıklamıştı. Ancak bir ay doldu ve Kurey muhtemelen göreve devam edecek.

Kurey'in çekince koyduğu noktalarda aslında son bir ayda değişen birşey olmadı. Başbakan hala güvenlik birimleri üzerinde kontrole sahip değil. Militan İslami örgütler Hamas ve İslami Cihad ile yeni bir ateşkes konusunda uzlaşma umudu hala çok uzakta ve Yaser Arafat, aktif siyasetten ayağını çekip sembolik bir rol üstlenmesi gerektiği halde hala siyasete müdahale ediyor.

Washington'un mesajı açıktı

Son dört haftada Washington’dan gelen mesajta Irak’a odaklanan Amerikan yönetimi, Ortadoğu barış çabalarından bir süre elini ayağını çekeceğinin işaretlerini verdi. Ancak en azından Washington Filistinliler ve Ahmed Kurey ile teması tamamen kesmedi ve Kurey’e mevcut çıkmazın aşılabilmesi için neler yapılabileceği konusundaki görüşlerini aktardı.

Washington’ın aktardıkları, eski Başbakan Mahmud Abbas zamanında da bir türlü uygulamaya geçirilemeyen bilindik fikirlerdi. Başbakan’ın güvenlik birimleri üzerinde kontrol ve sorumluluğa sahip olması ve terör saldırılarını önlemesi zorunluluğu. Washington’dan İsrail’e giden mesaj da Filistin halkındaki nefretin daha da yayılmasını önlemek için insani alanda Filistinliler’e daha fazla kolaylıklar sağlanmasıydı.

Kurey Abbas'tan daha iyi olamayacak

Ancak Kurei’nin yapabileceği fazla birşey yok. Daha fazla güç ve yetki istiyor ancak aynı zamanda Yaser Arafat’a olan sadakati, elini zayıflatacak birşey yapmasını engelliyor. Dolayısıyla Kurey başkanlığındaki bir hükümetin Abbas hükümetinin yaptığından daha fazlasını başarabileceği şüpheli.

Burada önemli bir başka nokta, İsrail’in gelecekte oynamayı düşündüğü rol. İsrail kamuoyunda Şaron hükümetinin politikalarının bir çözüm için uygun olmadığı, sadece askeri yöntemlerle terörün ve Filistin direnişinin durdurulamayacağı görüşü giderek ağırlık kazanıyor.

İsrailli subaylar savaşmak istemiyor

Bu düşüncedeki İsrailliler’e destek son dönemde tam da ordu çevrelerinden geldi. Önce İsrailli subaylar bir açık mektupla, Filistin özerk bölgelerine yönelik saldırılara artık katılmayacaklarını, bu saldırıları ahlak dışı ve İsrail ordusunun temel ilkelerine aykırı bulduklarını açıkladılar. Ve şimdi Genelkurmay Başkanı Moşe Yalon, Şaron hükümetini, gerilimin yatışması için gereken çabayı göstermemekle eleştirdi. Yalon ayrıca hükümeti eski Filistin Başbakanı Mahmud Abbas’a yeterince fırsat tanımamak ve dolayısıyla Abbas’ın başarısız olmasına katkıda bulunmakla suçladı. Genelkurmay Başkanı Şaron’u, yeni Başbakan Ahmed Kurey’de aynı hatayı tekrarlamaması konusunda da uyardı.