1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Ortadoğu’da objektif habercilik mümkün mü?

DW3 Haziran 2008

Deutsche Welle’nin ev sahipliğinde düzenlenen Küresel Medya Forumu devam ediyor. Forumun ikinci gününde kriz bölgelerinde “objektif habercilik” ve “terör eylemlerinin haberleştirilmesi” konuları mercek altına alındı.

https://p.dw.com/p/EC6Y
Fotoğraf: DW

Neue Zücher Zeitung Ortadoğu muhabiri Victor Kocher, Ortadoğu gibi kriz bölgelerinde görev yapan gazetecileri, gerçeklere bağlı kalarak haber yapmaya çağırdı. Kocher, ''önemli olan titiz haber hazırlamak ve haber yaparken aklı kullanmak'' dedi.

Washington’da yaşayan Ürdünlü gazeteci Salameh Nematt, Arap medyasını ''eskimiş, sansürlü ve hükümetin idaresi altında'' olmakla eleştirdi. El Cezire kanalına da sert eleştiriler yönelten Nematt, şöyle konuştu:

''(El Cezire); Irak'ta, Filistin'de ya da dünyanın herhangi başka bir yerinde yaşanan terörizmi bir anlamda meşrulaştırıyor. Çünkü bu faaliyetleri 'direniş' olarak tanımlanıyor. Meşrulaştırılan terörizm ise, El-Kaide'ye güç kazandırıyor, bu tür bir direnişe güç kazandırıyor. El Cezire bugüne kadar 'bu terörizmdir' demedi. Başkalarının terörizm dediğine onlar, “sözde terörizm” diye atıfta bulunuyorlar''

Afrika ve Asya da mercek altına alındı

Asya ve Afrika ülkelerinden foruma katılan gazeteciler de, hükümetlerin basın özgürlüğünü kısıtlayan uygulamalarını eleştirdi.

Zimbabweli gazeteci İtai Mushewske, ülkesinde diktatörlüğün hüküm sürmesinde devlet kontrolünde olan medyanın da pay sahibi olduğunu söyledi. Mushewske, ''devlet kontrolündeki Zimbabwe medyasını burada şikâyet ediyorum. Çünkü gerçekleri bildikleri halde, hükümetin kendilerine söylediklerini yazıyorlar. Medya, hükümetin propagandasını yapmakla yükümlü. Bu medya, halkı bilgilendiren bir kurum değil, Zimbabwe'deki diktatörlüğün bir parçası'' şeklinde konuştu.

Çadlı gazeteci Delphine Dijiraibé ise, ''bizde basın özgürlüğü sadece kağıt üzerinde var. Hükümete karşı en küçük bir eleştiri de bulunmak bile, radyoların kapanmasına, gazetecilerin tehdit edilmesine yetiyor. Gazeteciler, tutuklanmakla ya da öldürülmekle tehdit ediliyor'' dedi.

Asya'nın pek çok yerinde gazeteciler tehlike altında

Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü, Asya'nın pek çok yerinde gazetecilerin hayati tehlike altında görev yaptığını kaydetti. Sri Lanka'da bir süre önce ülkedeki iç savaş hakkında haber hazırlamak üzere görevde olan bir televizyon muhabiri öldürüldü. Çin'deki basın özgürlüğünün kısıtlanması ise sürekli olarak eleştirilen konulardan biri. Buna rağmen, Asya medyasının som yıllarda geçirdiği hızlı dönüşüm, Deutsche Welle Küresel Medya Forumu'nda tartışılıyor. Foruma katılan Singapurlu İletişim Bilimleri Uzmanı İndarjit Banerjee, Asya'daki medya atağına somut örnekler vererek, şunları söyledi:

''Çin, 220 milyon internet kullanıcısıyla, Amerika Birleşin Devletleri'nin bu konudaki rekorunu kırdı. Hindistan'da, cep telefonu kullanıcılarına her ay 9 milyon kişi ekleniyor. Hindistan sineması, her yıl 3 milyar izleyiciye ulaşıyor.''

Ebadi: Teknoloji farkı kapanmalı

Forumun onur konuğu olan İranlı kadın hakları savunucusu ve Nobel Barış Ödülü sahibi Şirin Ebadi dün yaptığı konuşmada İran rejimine sert eleştiriler yöneltti. İran'da sansürün ‘aşırı boyutlarda’ olduğunu belirten Ebadi, hükümetin kendi ideolojisi ile çelişen hiçbir düşünceye müsamaha göstermediğini söyledi.

Ebadi, ''İran'da bir kitabın yayımlanması için Kültür ve İslami İrşad Bakanlığı'nın izni gerekiyor. En büyük sorun, bir kitabın yayımlanmasına ilişkin herhangi bir kriterin ya da düzenlemenin bulunmaması. Her şey kitabı okuduktan sonra, basılıp basılmayacağına karar veren kişinin ideolojisine bağlı.'' şeklinde konuştu. Ebadi, kuzey ülkeleri ile güney ülkeleri arasındaki teknoloji açığına da vurgu yaparak, batı Avrupa'da kişi başına 1 bilgisayar düşerken, Angola'da 3000 kişi başına bir bilgisayar düştüğünü söyledi.