1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Saddam'dan ABD'ye yalancılık suçlaması

Ajanslar22 Aralık 2005

Bağdat’ta yargılanan Saddam Hüseyin, ABD’yi yalancılıkla suçladı. ABD’nin Irak’ta kimyasal silah bulunduğuna dair iddialarının gerçekdışı olduğunu kabul ettiğini kaydeden Saddam, ABD’nin, işkence gördüğü yönündeki sözlerini „saçmalık“ olarak değerlendirmesine de tepki gösterdi...

https://p.dw.com/p/AaIV
Saddam Hüseyin, işkence iddialarını geri çevren ABD'nin yalan söylediğini kaydetti
Saddam Hüseyin, işkence iddialarını geri çevren ABD'nin yalan söylediğini kaydettiFotoğraf: AP

Bağdat’ta kurulan özel mahkemede yargılanmasına devam edilen Saddam Hüseyin, ABD’yi yalancılıkla suçladı. Irak’ta kimyasal silah bulunduğuna dair iddiaların gerçekdışı olduğunu kabul ettiğini söyleyen Saddam Hüseyin, Beyaz Saray’ın işkence gördüğü yönündeki sözlerini “saçmalık“ olarak değerdirmesine de kızdı. Kimsayal silahlar konusunda olduğu gibi, işkence iddialarını reddeden ABD’nin yalan söylediğini savunan Saddam, “ABD dünyanın en büyük yalancısı“ dedi.

Saddam Hüseyin’in hakim karşısında dün Amerikan askerleri tarafından dövüldüğü yönündeki iddialarına Beyaz Saray’dan sert bir yanıt geldi. İddiaları “saçmalık“ olarak değerlendiren Beyaz Saray Sözcüsü Scott McClellan, Saddam Hüseyin’e insanları hapseden ve onlara işkence yapan rejiminin aksine davranıldığını söylemişti. McClellan, iddiaları son zamanlarda Saddam Hüseyin’den duyduğu en saçma şeylerden biri olduğunu ifade etmişti.

El Tikriti: Ben de dövüldüm

Bu arada, Irak'ın devrik lideri Saddam Hüseyin ve 7 sanığın Duceil katliamıyla ilgili yargılandığı davanın bugünkü duruşmasında, Saddam Hüseyin'in üvey kardeşi Barzan El Tikriti de dövüldüğünü söyledi. El Tikriti, sorgulandığı sırada tokatlandığını belirterek, ''Bana sorular soruyorlardı, onlara açıklamalarda bulunmak istediğimde ise ellerim kelepçeliyken beni tokatlayıp sadece evet-hayır şeklinde cevap istediklerini söylüyorlardı'' iddiasında bulundu. Ancak El Tikriti, Amerikalılar’ı mı yoksa Iraklılar’ı mı kastettiğini söylemedi.

Duruşmada ayrıca başsavcı ile El Tikriti arasında gerginlik yaşandı. El Tikriti, Başsavcı Cafer Musavi’nin Baas Partisi’nin eski ve önemli adamlarından biri olduğunu savunan iddiasında bulundu. Bunun bir hakaret olduğunu dile getiren Başsavcı ise mahkeme başkanından kendisini azletmesini talep etti. Ancak Mahkeme Başkanı, azil talebini geri çevirdi.

Tanıklar dinlendi

Saddam Hüseyin’in ABD’ye yönelik tepkilerini dile getirdiği duruşmada, aynı zamanda tanıkların dinlenmesine devam edildi. Tanıklar, Duceil katlimıyla ilgili gördüklerini ve yaşadıklarını mahkeme heyetine anlattılar. Güvenlik nedeniyle ismi açıklanmayan tanıklardan biri, Saddam Hüseyin döneminde Bağdat’taki Ebu Gureyb Cezaevi’nde, bir çocuğun gözleri önünde annesine işkence yapıldığını gördüğünü söyledi.

Mahkemde tanık olarak dinlenenler için sıkı güvenlik önlemleri uygulanıyor. Can güvenliği nedeniyle ismi açıklanmayan tanıkların, ifade verirken teknik donanımlarla sesleri değiştiriliyor ve görüntüleri kamuoyuna verilmiyor. Yargılamada, tanıkların dinlenme aşamasının tamamlanmasının daha uzun süreceği tahmin ediliyor.

İlk dosya Duceil katliamı

İnsanlığa karşı suç işlemekle yargılanan Saddam Hüseyin ve diğer yedi sanık hakkında ilk olarak Duceil katliamıyla ilgili dosya ele alınıyor. 1982 yılında 143 Şii’nin öldürülmesi olayıyla ilgili olarak görgü tanıkları, önceki duruşmalarda dinlenmeye başlamıştı. Olayın yaşandığı dönemde, aynı köyde 400 kadar ailenin de terörist suçlamasıyla alıkonulduğu tutuklanan 1500 kişiye ise işkence edildiği belirtiliyor.