1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Seçim sonuçları ekonomiye nasıl yansır?

Ajanslar8 Kasım 2006

ABD’de Demokratlar 12 yıldır ilk kez Temsilciler Temsilcisi’nin kontrolünü ele geçirdi. Peki Amerikan ekonomisi ve borsalar, Demokratların çıkışını nasıl değerlendiriyor? Washington yönetimi bundan sonra izlediği iç ve dış politikada bu gelişmeden nasıl etkilenecek?

https://p.dw.com/p/AbY9

Almanya merkezli Commerzbank baş ekonomisti Peter Müller, Amerika’da ekonomiye konjonktür ve faiz politikasının yön verdiğini belirtiyor. Mali piyasalar zaten kamuoyu araştırmalarının sonuçlarından yola çıkarak Temsilciler Meclisi’nde Demokratların çoğunluğu elde edeceği beklentisindeydi. Merryl Lynch strateji uzmanlarından Richard Bernstein, bu beklentinin ötesinde, Demokratların Temsilciler Meclisi’nin yanı sıra Senato’da da baskın hale gelmesinin, piyasaları harekete geçirebilme ihtimaline dikkat çekiyor. Bernstein, “Böyle bir ihtimalin gerçekleşmesi halinde küçük çaplı bir satış dalgası yaşanabilir” değerlendirmesinde bulunuyor.

HSBC ekonomi uzmanlarından Stefan Schilbe ise ABD’de sandıktan çıkan sonucun iktidarı olumlu yönde etkilemesini bekliyor. Bremer Landesbank’tan Folger Hellmeyer, de bu tespite katılıyor. Ekonomi uzmanı Folger Hellmeyer, “Beyaz Saray Kongreyi şu ana kadar bir araç olarak kullanıyordu. Seçim sonuçlarıyla birlikte kartlar yeniden dağıtılmış ve Kongre-Beyaz Saray dengesi sağlanmış oldu” görüşünü ifade ediyor.

Uzmanlar, 2008 yılının Kasım ayında yapılacak başkanlık seçimlerine kadar “Amerika Birleşik Devletleri’nde artık gidişatın raya oturduğu”nu savunuyor. Bremer Landesbank ekonomi uzmanı Folger Hellmeyer, Cumhuriyetçi ve Demokrat Parti programları arasında dış siyaset, vergi, sağlık sigortası ve asgari ücret gibi konularda ortak noktanın pek az olduğunu, bu nedenle ülkede kapsamlı yapısal değişikliklere gidilmesinin söz konusu olmadığını belirtiyor. HSBC Bankası’ndan Stefan Schilbe ise Demokrat Parti’nin Irak savaşına yapılan harcamaların kısılması için baskı uygulayabileceğine işaret ediyor.

"Uzun vadede olumlu etki"

Merryl Lynch strateji uzmanlarından Richard Bernstein, seçim sonuçlarının uzun vadede ekonomiyi ve mali piyasaları olumlu yönde etkileyeceğini belirtiyor. Bernstein, “Her iki partinin de siyasi açıdan merkeze yönelmeleri piyasayı canlandıracaktır” değerlendirmesinde bulunuyor. Demokrat Parti’nin sol kanadının öne çıkan bazı üyelerini daha geri plana itmesi, bunun yerine Beyaz Saray ile daha uzlaşmacı bir çizgiye yönelmesi bekleniyor.

Başkan adaylığına hazırlanan Hillary Clinton’un soldan merkeze yönelen çizgisi, Demokrat Parti’ye de örnek gösteriliyor. Seçim bölgesinde oyların çoğunluğunu toplayarak yeniden New York senatörü seçilen Hillary Clinton, uzlaşmacı yönüyle muhafazakar çevrelerin de desteğini toplamayı başarıyor. Siyasi gözlemciler, eski First Lady’nin bu nitelikleriyle Demokrat Parti’nin başkan adayları arasında ön plana çıktığını kaydediyor. Hillary’nin eşi Bill Clinton da Demokrat Parti içinde Yeni Merkez Hareketi'nin temsilcisi olarak yola çıkmış ve 1992-2001 yılları arasında ABD’yi yönetmişti. Clinton döneminde ekonomi büyümüş, bütçe fazla vermiş ve borsa rekor üstüne rekorlar kırmıştı.