Siemens skandalına kapsamlı soruşturma

Alman ekonomi tarihinin en büyük yolsuzluk skandallarından biri olarak tanımlanan rüşveti skandalına el koyan savcılık, yönetim kurulu başkanının ofisi de dahil olmak üzere şirketin Münih’teki merkezinde kapsamlı arama yaptı. Alman basınına sızan haberlerde, 1990’lı yıllarda Siemens’in rüşvet kasasına en az 100 milyon euro aktarıldığı ve şirketin muhasebe kayıtlarındaki usulsüzlüklerden yönetim kurulunun yıllar önce haberdar edildiği belirtiliyor. Rüşvet skandalı yüzünden şimdiye kadar beş üst düzey Siemens görevlisinin elleri kelepçelendi. Zanlılardan dördünün tutukluluk hali sürüyor.

Münih Başsavcısı Anton Winkler yolsuzluğa adı karışanlardan birinin serbest bırakıldığını açıkladı. Winkler, “Henüz ifadeler toplanıyor. Şahit ve fail zanlılarının ifadeleri alınıyor. Zanlıların hedef oldukları suçlamalar hakkında açıklama yapmalarını bekliyorum” açıklamasını yaptı.

12 çalışan tutuklandı

Yönetim Kurulu Başkanı Klaus Kleinfeld’in ofisinde de arama yapılıp yüklü miktarda dökümana el konulmuş olmasına rağmen, rüşvet dağıtmakla suçlanan 12 Siemens görevlisi arasında yönetim kurulu üyesi bulunmuyor. Ancak biri, hala görevde olan iki yönetim kurulu üyesinin adları soruşturma dosyalarında yer alıyor.

Zanlılar, emniyeti kötüye kullanmak ve rüşvet vermekle suçlanıyor. Resmi kayıtlarda Siemens’in ihaleler için 20 milyon euro dağıttığı belirtilirken, medya haberlerinde ise Siemens’in rüşvet kasasından 100 milyon euro çıktığı öne sürülüyor.

Olimpiyatlarda yolsuzluk

Bu paranın bir bölümünün Atina Yaz Olimpiyatları’nın 250 milyon euro değerindeki güvenlik sisteminin Siemens’e ihale edilmesini sağlamak amacıyla karanlık kanallara sızdırıldığı da medyada yer alan haberler arasında. Şirketlerin ABD ve Avusturya’daki sahte danışmanlık hizmetleri için naylon fatura çıkardıkları ve bu paranın daha sonra Karayibler’deki vergi cennetleri üzerinden İsviçre ile diğer ülkelere havale edildiği anlaşılıyor.

Henüz resmen doğrulanmayan haberlere göre bu paranın 40 milyonu Yunanistan’da ele geçirildi. Avusturya’da 60 milyon euroluk Siemens hesabının dondurulduğu İsviçre’de ise 10 milyon Frank’lık usülsüz banka hesabına el konduğu öğrenildi. Rüşvetin 2001 ve 2002 yıllarında ödenmiş olması o yıllarda ABD’de çalışan yönetim kurulu başkanı Kleinfeld’i dolaylı olarak temize çıkarıyor.

Siemens haberdardı

Ancak usulsüzlüklerin bir yıldır bilinmesine rağmen Siemens’in suç duyurusunda bulunmamış olması da dikkat çekiyor. Rüşvet skandalı, mobil telefon imalatçısı BenQ’nun konkordato ilan etmesi yüzünden haftalarca eleştirilere hedef olan Alman endüstrisinin göz bebeklerinden Siemens anonim ortaklığının immajına ağır bir darbe daha indirmiş oldu.