Siemens yolsuzluk batağında

Siemens’teki yolsuzluk skandalına adı karışan Thomas Ganswindt, 2002 yılı sonlarından itibaren tröstün üst kademesinde görev aldı. Ekim 2004’te, Merkez Yönetim Kurulu Başkanlığına seçilen ve tröst bünyesinde telekomünikasyondan sorumlu olan Ganswindt, bu yılın eylül ayında görevinden ayrıldı. Yürütülen soruşturma kapsamında, Ganswindt’in tröst içinde sorumlu olduğu telekomünikasyon biriminde ihale alımları için rüşvet ödendiğine işaret eden bilgilere ulaşıldı.

Birimin sorumluluğundaki mali kaynakların bir kısmı, ihale alımları için göstermelik olarak birtakım danışmanlık hizmetlerine aktarılmış ve naylon faturalar düzenlenmişti. Ganswindt’in tam olarak neden tutuklandığıysa henüz açıklanmadı.

Skandalın boyutları büyüyor

Simens yönetimi ise Thomas Ganswindt’in tutuklandığı haberinin duyulmasından önce bir açıklamada bulunarak, tröst içindeki yolsuzluğun tahmin edilenden çok daha büyük olduğunu ve skandalın boyutunun 420 milyon Euro’yu bulduğunu duyurdu.

Siemens Yönetim Kurulu Başkanı Klaus Kleinfeld, yaklaşık 3 hafta boyunca bağımsız müfettişlerin 1999 ila 2006 yılları arasındaki mali tabloları incelediğini ve incelemeler neticesinde usulsüzlüklerin su yüzüne çıktığını, ayrıca yolsuzluğun bilançosunun neredeyse yarım milyar Euro’yu bulduğunu belirtti. Siemens tarafından şimdiye kadar tahmin edilen kayıp 200 milyon Euro civarındaydı. Ancak yolsuzluğun gerçek boyutunun ne kadar olduğu hala kesin olarak bilinmiyor.

Amerikalı uzman araştıyor

Siemens, kasım ayında patlak veren skandalla ilgili olarak Amerikalı yolsuzlukla mücadele uzmanı Michael Hershman’ı görevlendirdiğini bildirmişti. Hershman, yolsuzlukların ortaya çıkarılmasında Interpol’e de danışmanlık hizmetinde bulunan dünyanın sayılı uzmanlarından biri. Hershman ve ekibi şimdi Siemens’teki yolsuzluğun boyutlarını incelemeye devam ediyor. Siemens’in aslında bu yöntemle, Amerikan Menkul Kıymetler ve Borsa Denetim Komisyonu SEC tarafından başlatılacak bir soruşturmaya karşı tedbir aldığı tahmin ediliyor.

Peki nerdeyse yarım milyar Euro’yu bulan bu yolsuzluk yapılırken, Siemens hiçbir şeyin farkında değil miydi? Yönetim Kurulu Başkanı Kleinfeld’e göre tröst içinde günlük mali işlem hacminin büyüklüğü yüzünden yolsuzluğun kolay kolay fark edilmesi mümkün değil.

Normal bir iş gününde 9 milyon havale işlemi yapıldığını belirten Kleinfeld’in açıklaması şöyle: “Bu 9 milyon havale işleminin içinde de ayrıca 30 milyon ayrı işlem. Yoğun günlerde ise havale işlemlerinin sayısı 50 milyonu buluyor. İşin zorluğu da işte tam buradan kaynaklanıyor. Bunu bir özür olarak kabul etmeyin ama, uğraştığımız yapının ne kadar komplike olduğunun anlaşılması için bu önemli. Şimdi bu yapı içindeki sızıntı ve açıkları kapatmanın yollarını arıyoruz. Bu sayede gelecekte bu tür olaylara mahal vermemek niyetindeyiz.”

İddialar artıyor

Siemens’teki yolsuzluğun boyutlarının nereye varacağını zaman gösterecek, ama ortaya atılan iddialar bilançonun daha da artacağına işaret ediyor. Zira son iddialar, Siemens telekomünikasyon biriminin 2004 yılında Atina’da yapılan Olimpiyat Oyunlarının bilişim ihalesini alabilmek için yüklü miktarda rüşvet ödendiği yönünde.