Son sözü Sarkozy söyleyecek

Yaklaşık on aylık maraton bir yasal süreç ve parlamentonun iki kanadında yüzlerce saatlik oturumlar sonrasında kabul edilen yasanın yürürlüğe girmesi için son olarak cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy tarafından da imzalanması gerekiyor. Muhalefet partileri ile yasaya karşı olan işçi ve memur sendikaları, Sarkozy'ye yasayı imzalamaması çağrısında bulundular. Başbakan François Fillon ise, “Cumhuriyetin yasası artık herkes tarafından kabullenilmelidir. Herkes bu krizden sorumluluk ve karşılıklı saygı ile çıkmasını bilmelidir” ifadelerini kullandı.

Sendikalar nasıl kaybetti?

Sarkozy'nin imzası öncesinde ana muhalefetteki Sosyalist Parti (PS) yasanın Fransız anayasasının eşitlik ilkesine aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Konseyi'ne başvurduğunu duyurdu. Anayasa Konseyi'nin, Kasım ayı içinde başvuruyla ilgili görüşünü açıklaması bekleniyor. Anayasa hukukçuları Anayasa Konseyi'nin yasayı anayasaya aykırı bulma olasılığının düşük olduğu görüşünde birleşiyor.

Kamuoyu anketlerine göre halkın çoğunluğu emeklilik reformuna destek vermiyor. Ancak Haziran ayından bu yana reforma karşı eylemler düzenleyen sendikaların, yasanın yürürlüğe gireceğinin kesinleşmesiyle bundan böyle ne kadar çalışanı harekete geçirebilecekleri konusunda soru işaretleri oluşmuş durumda. Değişik ideolojik katmanları temsil eden işçi ve memur konfederasyonları, yıllardır ortak bir dava etrafında bu denli sağlam örgütsel birlik sergilememişlerdi. Fakat, sokağı kazanmalarına rağmen, mücadeleyi, çoğunluğa sahip olmadıkları parlamento cephesinde kaybettiler. Sendikalara açık destek veren sol muhalefet partilerinin ne Senato ne de Ulusal Meclis'te dengeleri değiştirecek çoğunluğa sahip olmaması Sarkozy hükümetinin dik durabilmesinin arkasında yatan gerçeği oluşturuyor. Sendikalar Fransa'nın sosyal ve politik mücadele kültüründe önemli yere sahip üniversite öğrecilerini de yeterince mobilize edemediler. Lise öğrencilerinin iki hafta devam eden gösterileri sendikal harekete katkı sağlamadı.

2012 genel seçimlerine hazırlık

Bu durumun farkında olan sol muhalefet, yasa henüz yürürlüğe dahi girmeden, “halka rağmen parlamentodan geçirildiğini” söylediği emeklilik reformunu, 2012 yılında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi kampanyasında kullanacağı mesajı veriyor. Hükümet ise yeni yasanın yeterli olmadığını savunup, 2013 yılında konunun yeniden gündeme geleceğini söylüyor. İktidar partisi ve 2012'de yeniden aday olması beklenen cumhurbaşkanı Sarkozy'nin, yasanın geçmesiyle seçmenin karşısına “reformcu” olarak çıkabilecekleri yorumları da yapılmakta.

Yeni yasayla birlikte, emekli olabilmek için taban yaş 60'dan 62'ye, emekli olabilmek için prim ödeme süresi ise 43,5 yıla çıkarılıyor. Yasa gereği, Fransa'da bireyler, emeklilik maaşlarını tam olarak alabilmek için, bazı istisnalar dışında, 67 yaşına kadar beklemek zorunda da kalacaklar.

Fransız hükümeti, yeni reformla birlikte, emeklilik sisteminde şu an 32 milyar Euro olduğu belirtilen açığın bir bölümünü kapatmayı hedeflediğini söylüyor. Hükümete göre, reform yapılmadığı takdirde açık 2020 yılında 50, 2050 perspektifinde ise 100 milyar Euro'ya kadar çıkabilecek. Bugün 64 milyon nüfusa sahip Fransa'da yaklaşık 16 milyon emekli var. Giderek yaşlanan nüfus nedeniyle emekli sayısının 2020'da 18, 2050'de ise 23 milyon olacağı tahmin ediliyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Kayhan Karaca / Paris

Editör: Nihat Halıcı