Suçun kökenine inmek

Suç oranının yüksekliği her toplum için ciddi bir sorun. Almanya’da da istatistikler iç açıcı değil. 2014 verilerine göre bir yıl içinde ülkede altı milyon suç işlenmiş, bunların yaklaşık iki bini cinayet ve adam öldürme, 2,5 milyonu da hırsızlık. Baskı, yargılama ve hapis cezası, suçla mücadelenin klasik yöntemlerini oluşturuyor. Almanya’da 20. kez düzenlenen Suçları Önleme Kongresi’nde ise farklı çözüm alternatifleri mercek altına alındı. Kongrede insanların işlenen suçlara kurban gitmesinin nasıl önlenebileceği ve insanların yanlış yola sapıp suç işlemelerinin nasıl önüne geçilebileceği tartışıldı.

Avrupa'nın en büyüğü

Frankfurt'ta hafta başında düzenlenen iki günlük kongrede, yaklaşık 200 girişim, suçların önlenmesi amacı taşıyan çeşitli tedbirleri tanıttı. Gençlere özgüven aşılamak ve açık hedefler sunmak amacı taşıyan bir boks kampından, bağımlılıkla mücadele için hayata geçirilen bir tiyatro projesine, ev sahiplerine hırsızlara karşı alabilecekleri önlemleri tanıtan bir girişimden, ırkçılık, ayrımcılık ve dopinge karşı çalışmalar yapan Alman Olimpiyat Komitesi’ne kadar renkli bir yelpaze mevcuttu kongrede. 40’ın üzerinde ülkeden 3 binden fazla ziyaretçi 200 etkinlik sayesinde suç önleme alanındaki en yeni trendler hakkında bilgi edinme imkanı buldu. Kongrede bu alandaki uluslararası yenilikler de tanıtıldı. 1995’te yaklaşık 200 katılımcı ile başlayan kongre, günümüzde suç önleme alanında Avrupa’daki en büyük organizasyon konumunda. Kongre genel müdürü Erich Marks, suç önleme alanına tüm açılardan yaklaşmaya önem verdiklerini, ayrıca suç önleme tedbirlerinin ne ölçüde ekonomik olduğuna baktıklarını ve ekonomik olmaları için neler yapılması gerektiğini incelediklerini söylüyor.

Tedbirlerin ekonomikliği

Hannover’de bulunan Aşağı Saksonya Ekonomi Araştırmaları Enstitüsü Direktörü Stephan Thomsen de, kongre için 83 sayfalık bir rapor hazırlayarak, suç önleme tedbirlerinin ne kadar ekonomik olduğunu mercek altına almış. Thomsen, "Bu işin zor tarafı, tedbirlerin getireceği ekonomik yükü saptamak, daha da doğrusu, işlenen suçların mali faturasını belirlemek. Suçların fiziksel anlamda yolaçtığı zararı bir noktaya kadar hesaplayabiliyorsunuz. Ancak işlenen bir suçun kurbanlar üzerinde yaptığı psikolojik tahribatın, olaydan sonra ortaya çıkan korkunun mali karşılığını bulmak epey zor.” şeklinde konuşuyor.

Bir dolarlık yatırım 16 dolarlık yarar sağlıyor

Uygulamalı Ekonomi Politikaları Profesörü Thomsen, suç ve sonuçları konusundaki istatistiki veriler alanında Almanya’nın geriden geldiğine dikkat çekiyor. Bu konuda uluslararası alandaki çalışmaların sonuçlarının Almanya’ya da uyarlanabileceğini belirten Thomsen, suç önleme tedbirlerinin toplum için yararlı bir yatırım olduğu kanısında. Ekonomi uzmanı, ABD’de yapılan bir araştırmaya göre, sosyal açıdan zayıf ailelerin çocuklarına küçük yaşta verilen her bir dolarlık eğitim desteğinin, topluma 16 dolarlık yarar sağladığını, bunun 11 dolarlık bölümünün suç işleme oranının düşmesi sayesinde elde edildiğini kaydediyor.

"Siyaset sadece söz değil, somut proje üretmek zorunda"

Franfkfurt’ta düzenlenen kongrenin arkasında Alman Suç Önleme ve Suçlulara Yardım Vakfı bulunuyor. Vakfın başkanlığını yürüten emekli kriminoloji profesörü Hans-Jürgen Kerner, bu alanda başarılı olunması için resmi dairelerin daha sıkı işbirliği içinde olması gerektiğini, siyasetin de sadece söz değil, somut proje üretmek zorunda olduğunu vurguluyor. Kerner, son 20 yılda katedilen yola dair şunları söylüyor: "Sadece suç işlendikten sonra sorumluları takip etmek ve yakalamak yerine önceden bu sürece müdahale etmek, prensipte kabul gören bir fikirdi, ancak somut olarak adım atmak istediğimizde ciddi zorluklarla ve muhalefetle karşılaştık. Bu yüzden başlangıçta, rutinleri bozmak, yeni çözüm yollarının olabileceğini göstermek ve insanları bir araya getirmek için epey enerji sarfetmek zorunda kaldık.” Kriminoloji uzmanı, toplumun kaynaklarının paylaştırılması konusunda ince eleyip sık dokumak gerektiğini vurguluyor ve hem suç önleme alanında, hem de suçun yargılanması ve cezalandırılması konusunda mali faturanın kontrol altında tutulmasının zorunlu olduğunu belirtiyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Matthias Hein