1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

“Töre cinayeti Türkiye'ye özgü değil”

Ajanslar19 Mayıs 2006

TBMM Töre Cinayetlerini Araştırma Komisyonu üyeleri, Berlin’de temaslarda bulunuyor. Komisyon Başkanı Fatma Şahin’e göre, “Eğitim ve istihdam alanındaki sorunlar, çözülmediği sürece töre cinayetleri her dini ve kültürel toplumda meydana gelebilir.”

https://p.dw.com/p/AZz3
Hatun Sürücü, Almanya'da töre cinayetleri denince ilk akla gelen isimlerden.
Hatun Sürücü, Almanya'da töre cinayetleri denince ilk akla gelen isimlerden.Fotoğraf: dpa - Bildfunk

Almanya'da hükümet ve çeşitli dernek temsilcileriyle görüşmelerde bulunmak amacıyla Berlin'de bulunan TBMM Töre Cinayetlerini Araştırma Komisyonu Başkanı Fatma Şahin, töre cinayetlerinin her toplumda görülebileceğini, bu nedenle tek bir topluma mal edilmemesi gerektiğini söyledi. Şahin, Berlin-Brandenburg Türkiye Toplumu (TBB) merkez binasında düzenlenen basın toplantısında, Türk ve Alman gazetecilere Berlin'deki temasları hakkında bilgi verdi.
Şahin, töre cinayetlerinin daha çok kapalı toplumlarda görüldüğünü, tarımsal toplumlardan sanayi toplumuna geçiş dönemlerinde bu riskin daha da arttığını belirterek, şunları söyledi: “Hızlı değişimler, çatışma olasılığını artırıyor. Bu nedenle Avrupa ülkelerinde de bu tür olaylar meydana geliyor. Bu olayların tek bir topluma mal edilerek genelleştirme yapılması sorunu çözümsüzlüğe götürüyor. Eğitim ve istihdam alanındaki sorunlar, çözülmediği sürece töre cinayetleri her dini ve kültürel toplumda meydana gelebilir.”

“Sürücü davasındaki ceza hafif”

Bu tür sorunların görmezlikten gelinmesinin yanlış olduğunu ifade eden Şahin, Alman hükümetinin bu durumun bilincinde olduğunu, bu nedenle bir göç zirvesi düzenleyeceğini, Alman milletvekillerinin de Türkiye'ye gideceklerini kaydetti. Türkiye'de yaklaşık sekiz ay önce kadınlara ve çocuklara yönelik şiddetle ilgili cezaların artırıldığını hatırlatan Şahin, cezayı gerekli gördüklerini, ancak diğer yandan bu tür olayların meydana geliş sebeplerini de araştırdıklarını ve TBMM'ye bu konuda bir rapor sunduklarını söyledi. Raporda, töre cinayetleriyle ilgili olarak hukuki alanda ne durumda olduklarını tespit ettiklerini ifade eden Şahin, kadınların kendi hayatlarını belirleme hakkına sahip olmaları ve erkeklerin de namus anlayışıyla ilgili düşüncelerinin değiştirilmesinin sağlanması gerektiğini kaydetti.
Berlin'de öldürülen Hatun Sürücü'nün kardeşine verilen cezanın yeterli olup olmadığı şeklindeki bir soruya karşılık da Şahin, Almanya'da gençlik yasalarının olduğunu, bu nedenle cezanın hafif kaldığını, Türkiye'de söz konusu kişinin ömür boyu hapis istemiyle yargılanabileceğini ve cinayete azmettiren aile fertlerinin de cezaya çarptırılmasını mümkün gördüğünü ifade etti.

Almanya'nın başkenti Berlin'de 23 yaşındaki Hatun Sürücü'nün sokak ortasında öldürülmesinden yargılanan, 19 yaşındaki kardeşi Ayhan Sürücü, dokuz yıl üç ay hapis cezasına çarptırıldı. Müebbet hapis talebiyle yargılanan 24 yaşındaki Alpaslan ve 26 yaşındaki Mutlu Sürücü kardeşler ise beraat etti.

Göçmenlerde kadına şiddet fazla

BM Kadınlara Karşı Şiddet Özel Raportörü Yakın Ertürk de, daha önce aile içinde özel bir sorun olarak görülen kadınlara yönelik şiddetin BM tarafından 1994 yılında insan hakları ihlali kapsamına alındığına işaret ederek, buna rağmen dünyada kadınlara yönelik şiddetin hala çok fazla olduğunu belirtti. Dünyadaki şiddet olaylarının yüzde 95'inin aile içinde olduğunu ya da aile fertleri tarafından uygulandığını ifade eden Ertürk, bu konuda sekiz ülkeden rapor verdiğini ve sadece Rusya ya da Orta Amerika ülkeleri değil, İngiltere, Almanya ve İsveç gibi Avrupa ülkelerinde de kadınlara yönelik şiddetin çok fazla olduğuna işaret etti. Almanya'da her dört, Türkiye'de her üç kadından birinin şiddete maruz kaldığını anmsatan Ertürk, Almanya'da yaşayan göçmenler arasında da her iki kadından birinin şiddetle karşı karşıya kaldığını, bunun genelde söz konusu ülkelerde kalabilmek için eşlerine bağımlı olmalarından kaynaklandığını kaydetti.