1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Türkiye'de yerel seçim heyecanı

Oktay Pirim / Ankara6 Mart 2004

Türkiye, 27 Mart’ta yapılacak seçimlerde 43 milyon seçmen 100 bine yakın yerel yöneticiyi seçmeye hazırlanıyor. Seçilecek yeni yerel yönetimleri ise ağır sorunlar bekliyor. Kırsal alandan kentlere göçün yarattığı ağır sorunlar, çarpık kentleşme, alt yapı bozuklukları ve daha da önemlisi ağır bir yoksulluk dikkati çekiyor.

https://p.dw.com/p/AbN2
Pazartesi günü yoğun propaganda dönemi başlıyor
Pazartesi günü yoğun propaganda dönemi başlıyorFotoğraf: AP

Türkiye, 27 Mart Pazar günü yapılacak yerel seçimlere hızla yaklaşıyor. Yaklaşık 43 milyon seçmenin 100 bine yakın yerel yöneticiyi belirleyeceği seçimler için partiler adaylarını kesinleştirdiler, önümüzdeki hafta başından itibaren de yoğun bir propaganda dönemi başlıyor. Parlamento, seçimler nedeniyle çalışmalarına pazartesi gününden itibaren ara verecek.

Seçimlerde en büyük yarış aralarında İstanbul, Ankara ve İzmir’in de bulunduğu 16 büyük metropolde gerçekleşecek. Sadece belediye başkanları değil, sayıları onbini aşan il genel meclisi, belediye meclis üyesi ve muhtar da bu seçimlerde beş yıllık bir süre için belirlenecek.

Anketler AKP’yi gösteriyor

Seçimlerin en dikkati çeken yanı, yapılan anketlere göre, AKP’nin açık ara önde olması ve ilk kez bir sol ittifakın gerçekleşmesi. Bazı anketler, AKP’nin yüzde 50’i aşan oranda oy alarak gücünü artıracağını ortaya koyuyor. Buna rağmen, ana muhalefet partisi CHP’nin oylarında ise yüzde 7 oranında bir düşme olacağı tahmin ediliyor. Ne var ki, bugüne dek olduğu gibi son 15 günlük propaganda süreci seçmenler üzerinde ciddi biçimde etki yapıyor ve eğilimleri değiştirebiliyor.

Nüfusun büyük bölümünün yaşadığı üç büyük kent İstanbul, Ankara ve İzmir bu seçimlerde de büyük çekişmeye sahne olacak. İstanbul’da yarışın AKP ile CHP; İzmir’de AKP, CHP, SHP; Ankara’da ise SHP ile AKP adayları arasında geçeceği sanılıyor. Ankara’daki yarışta AKP adayı Melih Gökçek’in en büyük rakibi SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın.

”Demokratik Güç Birliği"

AKP iddialı görünürken, bu seçimlerde en çarpıcı gelişme CHP dışındaki solda yaşandı. Tarihte ilk kez sol partiler ”Demokratik Güç Birliği” adı altında biraraya geldiler. Aralarında DEHAP‘ın bulunduğu altı parti bu seçimlerde SHP adayı olarak seçmenin karşısına çıkacaklar. DEHAP’ın belirlediği adaylar SHP listelerine yerleştirildi. Güneydoğu’da seçime katılacak 16 il adayı bizzat DEHAP tarafından belirlendi. Solun birleşik olarak alacağı oy bu seçimlerin en dikkati çeken yanlarından biri olacak. CHP’nin gerilemesi, birleşik solun yükselmesi seçim sonrasında Türk siyasal yaşamında önemli şekillenmelere yol açabilir.

AKP İslami söylemlerden uzak duruyor

Birleşik sol kendini sınayacağı bu seçimlerde il il dolaşarak oy isteyen AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın hedefi ise partisinin oylarını yükseltmek ve oy yelpazesini genişletmek. İslami söylemlerden uzak duran ve batı yanlısı tavırlarıyla dikkati çeken, Avrupa Birliği üyeliği için mücadele eden ve özgürlük söylemlerini geliştiren Erdoğan’ın hedefi İslami ve muhafazakar kesimin dışındaki merkez sağ oylarını da partisine katabilmek.

CHP’de seçim heyecanı yok

Ana muhalefet partisi CHP’de ise AKP ve öteki partilerin aksine büyük bir seçim heyecanı yok. CHP aday belirleme sürecinde hayli sıkıntılı günler geçirdi. Bazı gecikmeler nedeniyle Eskişehir’de olduğu gibi seçime katılma şansını yitirdi. Çok iddialı isimleri aday olarak çıkartamadı ve parti tabanından da büyük tepkiler aldı, hatta üst yönetim kadrolarından istifalar oldu. Buna rağmen Deniz Baykal, partisinin seçimlerden büyük güçle çıkacağına olan inancını dile getiriyor. Ailesine ait şirketlerine el konulan Genç Parti’nin lideri Cem Uzan ile MHP ve DYP’nin de seçimler için yoğun biçimde çalıştıkları gözleniyor.