1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Taliban Afganistan'ın hala yakınında

Peter Phillip / DW13 Kasım 2003
https://p.dw.com/p/Aa7u

Afganistan’da iktidardan uzaklaştırıldıktan iki yıl sonra Taliban yine atakta. Amerika Birleşik Devletleri’nin önderliğindeki kuvvetler ve bağlaşıkları Kuzey İttifakı, 2001 yılı Ekim ve Kasım aylarındaki saldırılarında radikal İslamcılar‘ı tamamen ve kalıcı şekilde ülkeden uzaklaştıramadı. Son dönemde adım adım güç kazandılar. Ülkenin güneydoğusunun büyük kesimleri yine onların denetiminde. Peter Philipp’in yorumu...

"Yıldönümünde tedirginlik veren uyarılar yapıldı. Uyarıyı yapan, geçmişte işi bir uyarıda bırakmadığını göstermiş olan Afgan ”Hizb-i İslami” grubunun lideri Gulbeddin Hikmetyar’dı. Hikmetyar, Avrupalılar‘ın ABD’ye Afganistan’da yardım etmesini ve Uluslararası Güvenliğe Destek Gücü, ISAF’ın, sorumluluk alanının genişletilmesini büyük bir hata olarak tanımladı ve bu denemenin ”başarısızlığa mahkum olduğunu” savundu.

Kabil’in kurtuluşunun ikinci yıldönümünde Avrupalılar, Amerikalılar ve Karzai hükümeti, daha hoş tebrikleri herhalde tercih ederdi. Fakat onlar da bu tarihin henüz sevinç gösterilerine elvermediğini biliyor. Taliban’ın, yaklaşan Kuzey İttifakı‘nın milisleri karşısında, neyse ki fazla bir çatışma olmadan, Kabil’i terk etmesinden iki yıl sonra Kur‘an okullarının radikal öğrencileri yine ülkede bazı üsler ele geçirmeye başladı.

Hikmetyar’ın yandaşları da onlarla birlikte hareket ediyor. Bu lider, Taliban’ın zaferinden önceki kanlı çatışmaların sorumlusuydu ve İran’daki sürgün yaşamını bırakıp geri dönmesi iyiye işaret değildi. Hikmetyar’ın, Amerikalılar‘a ve onların desteğini alan Karzai hükümetine duyduğu nefret dışında Taliban‘la ortak bir yanı yok.

Afganistan’ın normal olmaktan daha çok uzak olduğunu, bundan kısa süre önce Güvenlik Konseyi’ndeki meslektaşlarıyla birlikte Afganistan’a giden Almanya’nın Birleşmiş Milletler’deki Büyükelçisi Günter Pleuger de kabul etmek zorunda kaldı. Pleuger, ülkenin geniş kesimlerinde güvenliğin yetersiz olduğunu ve Afganistan’ın yeniden çeşitli yerel iktidar sahipleri ve savaş lordlarının oyun alanına döndüğünü söyledi.

Afganistan’da çok uzun süre, umulan huzur ve demokratikleşme değil, bu çatışma durumu normaldi. Fakat bu aynı zamanda, daha iyi bir toplumsal sistemin önündeki ana engeldi. Yeni bir anayasa taslağı hazırlanması ya da seçimlere hazırlanılması gibi iddialı projeler de Afganistan’daki bu geleneksel sorunun dezavantajlarını ortadan kaldıramıyor.

Bunun bir nedeni, merkezi hükümetin, eskiden de olduğu gibi, Kabil dışında pek bir otoritesi olmaması ve tartışmalı yerel yöneticilerin desteğine muhtaç olması. Gulbeddin Hikmetyar açık konuştu ve ”Bu hükümetle konuşmam” dedi. Hiçbir gücü olmadığı için. Bir de Afganistan’da olmayan bir nedeni var. Bunu da küçümsememek gerek. Amerika Birleşik Devletleri, Irak’ta ilerleme sağlamakta ne kadar başarısız olursa, Afganistan’daki karşıtları da o kadar destek buluyor."