1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Tartışmalı bekâret davası bozuldu

Deutsche Welle 17 Kasım 2008

Fransa’da temyiz mahkemesi, bakire olmadığı gerekçesiyle genç bir kadının evliliğini geçersiz kılan mahkeme kararını bozdu. Karar, ülkede büyük tartışmalara neden olmuştu.

https://p.dw.com/p/Fwoq
Fotoğraf: AP

Fransa'nın Lille kentindeki bir mahkemenin tartışmalı bekâret davasıyla ilgili verdiği karar, temyiz mercii tarafından bozuldu. Temyiz Mahkemesi, bakire olmadığı gerekçesiyle genç bir kadının evliliğini geçersiz kılan mahkemenin kararını bozdu. Mahkeme, genç kadının evlenirken eşine bakire olduğuna dair yalan söylemesini gerekçe göstererek çiftin boşanmasına karar vermişti. Ancak Temyiz Mahkemesi'nin kararının ardından boşanma davasının yeniden görülmesi gerekecek. Söz konusu karar, laikliğin kalesi Fransa’da büyük tartışma yaratmış ve hükümet de bu kararın Fransız yargısına içtihat olarak girmesini engellemek için temyize gidilmesini istemişti.

Karar verildiğinde Fransa’da insan hakları ve kadın örgütleri ayakta kalmıştı. Nice, Marsilya ve Paris’te; Lille’deki mahkemenin verdiği tartışmalı bekâret davasına karşı geniş çaplı gösteriler düzenlendi. Gösterilere katılanlardan biri de kendisi de Müslüman bir kadın olan ve bir bakanlıkta müsteşar olarak görev yapan Fadela Amara idi. Amara, “Bu karar, bir skandal! Eşitliğe ve kadının özgürlüğüne karşı verilmiş bir fetva. Kararı ilk duyduğumda, böyle bir karar Afganistan’da söz konusu olabilir, ama benim ülkemde değil” diyerek tepkisini dile getirmişti.

Şikâyetçi eşin gerekçeleri

Büyük gürültü koparan karar, geçtiğimiz aylarda Lille kentindeki bir mahkeme tarafından verildi. Müslüman, 30 yaşında ve mühendis bir erkeğin açtığı boşanma davasını inceleyen mahkeme, kocanın, eşinin evlenirken bakire olduğu yönünde kendisini aldattığı gerekçesini yerinde bulmuştu. Evlendikleri gece eşinin bakire olmadığını anladığını söyleyen adam, cinsel birleşme sonrası genç kadından beklenen kan gelmeyince, eşinin bakire olduğunu ailesine kanıtlayamadığını ve evliliğin “temel niteliklerinden birinin eksik olduğunu” şikâyetine eklemişti. Genç adamın ailesi de bu genç kadını, bakire olmadığı için evine geri göndermişti.

Evliliğin yalan temeli üzerine kurulamayacağını gerekçe göstererek nikâhı iptal eden mahkemenin kararında ise inanca vurgu yapılmamış olsa da bakire olmamak bir “kusur” gibi gösterildiğinden, Fransız siyasilerden de bu gerekçeye tepki geldi. Fransa Adalet Bakanı Rachida Dati ise kadınları koruma altına aldığı savunmasıyla kararı desteklemişti. Ancak Başbakan François Fillon dâhil tüm diğer kabine üyelerinden karara büyük tepki gelince, kararın Fransız yargısında içtihat oluşturmasını engellemek için temyize gidildi.

Genç kızlar baskı altında

Psikolog Elisabeth Badinter de bu tür bir kararın sosyolojik olarak sakıncalarına dikkat çekiyor: “Bu karar, genç Müslüman kadınlar üzerindeki baskıyı artıyor. Onlar, zaten ailelerinin geleneksel değerlerine karşı mücadele içinde. Bu genç kadınların ne kendi aileleri içinde ne de bir gelin olarak ‘ben bakire değilim’ demekte özgür değiller. Yalan söylemek zorundalar. Ve bu karar, genç Müslüman kadınları, yeniden bakire olarak görünmeleri için tıbbi operasyon yapmaya zorluyor.”

Cinsel birleşme yaşayan pek çok genç kadın, bunun anlaşılmaması için evlenmeden önce bekâret zarını diktiriyor. Fransa’daki özel kliniklerde bunun bedeli 1000 ila 2000 Euro arasında. Kadın örgütlerinin verdiği bilgilere göre, bunun için tıbbi yöntemlere başvuran genç kadınların sayısı her geçen gün artıyor.