1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

UCM devreye girme hazırlığında

Peter Phillip / DW8 Temmuz 2004

Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), bundan tam iki yıl önce Lahey’de kurulmuştu. Ancak mahkeme içindeki hazırlıklar tamamlanamadığından şimdiye dek hiçbir dava görülemedi. DW’den Peter Philip, UCM hakimlerinden Hans-Peter Kaul’a mahkemenin ne zaman göreve hazır olacağını sordu...

https://p.dw.com/p/AbDY
Ceza Mahkemesi'yle ilgili hazırlıklar tüm hızıyla Lahey'de sürüyor...
Ceza Mahkemesi'yle ilgili hazırlıklar tüm hızıyla Lahey'de sürüyor...

Bir zamanlar Hollanda’nın tanınmış telekomünikasyon şirketlerinden birine ait olan bina şimdi yüksek duvar ve tel örgülerle çevrili. Elektronik kontrol sistemi ve güvenlik girişleri insanda her türlü saldırıya karşı korunuyormuş hissini uyandırıyor.

Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Alman hakimlerinden Hans-Peter Kaul, bu aşamada güvenliğe verilen önemi aşırı bulduğunu gizlemiyor. Bina, şantiyeyi andırıyor ve her yerde çalışma var. Duruşma salonları henüz tamamlanmamış. Yıllarca Dışişleri Bakanlığı, devletler hukuku masasında görev yapan Kaul da mahkemenin asli görevleri arasında yer alamayan organizasyon ile ilgili konularla uğraşmak zorunda.

Kaul kısa zamanda birçok şeyi hallettiklerini ve bu BM kuruluşunun yerine oturduğunu belirtti. Kaul, "Mahkememiz henüz tam olarak hazır ve bütün adli grevleri yeterli personelle yerine getirebilecek durumda değil. Ama yakında her şey tamamlanmış olacak" diye konuştu.

Mahkeme nasıl oluştu?

Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde 18 hakim ve savcı ile yüzlerce adli personel görev yapacak. Hakim Kaul, kuruluşta çalışmak için çok sayıda başvuru aldıklarını da dile getirerek, mahkemenin oluşum aşaması konusunda şu bilgileri verdi:

"Kuruluş anlaşmasını 94 devlet onayladı. Roma’daki kuruluş konferansının üzerinden geçen altı yılda Ceza Mahkemesi’ne katılan devlet sayısının 94’ü bulması tarihi başarı sayılır. Deniz Hukuku Konvansiyonu 15 yılda hazırlanabilmişti. Ancak dünya devletlerinin sadece yarısının Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne katılması yetmez. Kuruluş statüsüne imza atan 139 devlete antlaşmayı onaylatmamız şart."

En fazla yardım Almanya’dan

Tecrübe ve para bakımından öncelikle büyük devletlerden destek beklediklerini ve şimdilik Ceza Mahkemesi’nin en fazla yardımı Almanya’dan gördüğünü anlatan Hans-Peter Kaul, Ceza Mahkemesi‘nin mimarlarından ABD’nin sonradan fikir değiştirmesinden üzüntü duyduğunu gizlemiyor. Japonya ve Çin gibi devletlerin de müterreddit davrandıklarını hatırlatan Alman yargıç, göreve başladıktan sonra da Ceza Mahkemesi’nin çok davaya bakacağını sanmadığını ve milli mahkemelerin öncelik taşıdığını söyledikten sonra sözlerini şöyle sürdürüyor:

"Uluslararası Ceza Mahkemesi milli mahkemelerin yerini alamaz. Biz, milli düzeydeki bütün hukuki imkanların tükenmesinden sonra devreye girebiliriz. Devletler topluluğu Ceza Mahkemesi’ne bu yapıyı layık gördü, biz de buna uymakla yükümlüyüz."