Uluslararası konferans çağrısı

Suriye güvenlik güçlerine bağlı tanklar ve askerî birliklerin milyonluk kent Humus’u bir haftadan beri kuşatma altında tuttukları ve kentin çeşitli semtlerine ateş açtıkları bildiriliyor. Kent sakinlerinin, bu harekatın ardından ordunun kara birlikleri ile kente operasyon düzenlemesinden çekindiği haber veriliyor. Görgü tanıkları, kentte elektrik, su ve gıda maddesi sıkıntısı çekildiğini, kentin sürekli roket atışlarına maruz kaldığını, konutların, hatta hastanelerin hasar gördüğünü, ilaç kıtlığı çekildiğini, yaralıları tedaviye çalışmanın riskli olduğunu ve keskin nişancıların kent sakinlerini hedef aldığını bildiriyorlar.

Türkiye ise Esad rejiminden kaçan binlerce mültecinin akınına uğruyor. Sınıra yakın bölgelerdeki köylerin de çatışmalardan etkilendiği haber veriliyor.

Türkiye'nin önerisi

Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye'deki durumdan etkilenen tüm ülkelerin temsilcilerini uluslararası bir konferansa davet ederek, Suriye’de şiddetin tırmanışı karşısında ortak bir tavır belirlemek istiyor. Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ise Türkiye’nin girişimine ilişkin, "Suriye yönetiminin değil halkının yanında yer alacak ülkelerle yeni bir girişimi bu noktada başlatacağız. Bunun hazırlıklarını yapıyoruz" dedi.

Bu girişimin somut hedefi tam belirgin değil. Belirgin olan şey, Türkiye’nin komşusu Suriye’de cereyan eden olaylardan son derece endişe duyduğu. BM Güvenlik Konseyi'nde Suriye'nin kınandığı karar tasarısının Rusya ve Çin tarafından veto edilmesi de Türkiye’yi hayal kırıklığına uğratmıştı.

Bu arada Suriye’de yaklaşık 11 aydan bu yana devam eden şiddet ve binlerce kişinin ölmesi, BM’in Arap Birliği ile ortaklaşa olarak yeni bir gözlemci misyonunu Suriye’ye göndermeyi gözden geçirmesini gündeme getirdi. BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon, Arap Birliği Genel Sekreteri Nebil El Arabi’nin bu konuda kendisinden yardım istediğini açıkladı, ancak bu tür girişimlerden çok umutlu olmadığını da şu sözlerle ima etti: "Biz şimdiye kadar verilen sözlerin tutulmadığını, hatta 24 saat içerisinde verilen sözden dönüldüğünü gördük. Suriye’deki durumun daha da kötüleşmesinin tüm bölgeyi etkileyeceğinden de eminiz. Suriye’nin iç savaşa sürüklenmesinin önlenebilmesi için daha ne kadar insan ölmesi gerekiyor?"

Suriyeli diplomatlar sınır dışı edildi

Öte yandan Almanya’da salı günü Suriye casusu olduğu şüphesiyle iki kişinin gözaltına alınmasından sonra çarşamba günü de Suriye’nin Berlin Büyükelçiliği’nde görevli dört diplomat Alman Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle’nin talimatıyla sınır dışı edildi. Söz konusu diplomatların, Almanya’da yaşayan Suriyelileri sindirmeye çalıştıkları gerekçesiyle sınır dışı edildiği de öğrenildi. Salı günü Suriye büyükelçisini makamına çağıran Dışişleri Bakanı Westerwelle, "Almanya'da Suriyeli muhaliflere müdahale edilmesine kesinlikle tahammülümüz olmadığını ve bunun yasalara aykırı olduğunu, yanlış anlaşılmalara yer vermeyecek açıklıkta Suriyeli yetkililere ileteceğiz" şeklinde açıklama yaptı.

© Deutsche Welle Türkçe

Reinhard Baumgarten - Ralf Schauff / Çeviri: Çelik Akpınar

Editör: Ahmet Günaltay