1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Yoksa biz yalnız değil miyiz?

Frank Grotelüschen8 Haziran 2006

Dünya dışında başka canlı var mı? Yoksa biz yalnız mıyız? Son yıllarda yeni gezegenler keşfedildikçe, bu klişe sorular akılları kurcalıyor. Her yeni gezegen, bu soruları tekrar gündeme getirirken, Amerikalı bir astronom ise yaşam olanağı sunan yıldızların bir listesini yayınladı. Frank Grotelüschen’in haberi…

https://p.dw.com/p/AaOE
Amerikalı araştırması Margaret Turnbull, Dünya dışında yaşam olup olmadığına yanıt arıyor
Amerikalı araştırması Margaret Turnbull, Dünya dışında yaşam olup olmadığına yanıt arıyorFotoğraf: NASA

Gerçekten uzaylıların, yeşil yaratıkların var olduğunu varsayalım. Bunlar nerede yaşıyor, evrenin hangi köşesinde ikamet ediyor olabilir? Uzmanlar, büyük olasılıkla ancak dünyaya benzeyen gezegenlerin yaşanabilir olduğundan hareket ediyor. Bu ikinci dünyanın yine bizim güneşimize benzeyen bir yıldızın etrafında ve uygun bir mesafede dönmesi gerekiyor. Bunun nedenini Washington’daki Carnegie Enstitüsü’nden Margaret Turnbull şöyle açıklıyor:

“Yaşamın oluşabileceği her ortamın bir şeye mutlaka sahip olması gerekiyor: Su. Ana yıldızdan çok uzak kalan bir gezegende tüm su donar ve yaşam oluşamaz. Eğer güneşe çok yakın dönerse fazla ısınır ve tüm su buharlarşır. Bu da tamamen yaşam düşmanı bir ortamdır. Buradan, bir yıldızın etrafında yaşama olanağı veren bir bölge olduğu sonucu çıkar. Bir gezegen bu bölgede dönüyorsa orada su olabilir. Ve ancak o takdirde bu gezegende yaşam olanaklı olabilir.”

Bir diğer kıstas da zaman. Evrenin başka bir yerinde düşünebilen canlıların olup olmadığı sorusunu soran düşünebilir bir canlı türünün Dünya’da ortaya çıkması tam dört milyar yıl sürmüştü. İleri bir uygarlığın bir gecede ortaya çıkamayacağını söyleyen Turnbull, “Bu nedenle canlı aranırken ne genç gezegenler, ne de uzaydaki başka maddelerden fazla etkilenen ve bu nedenle yaşamaya elverecek istikrarlı bir ortama sahip olmayan yıldızlar dikkate alınamaz” diyor.

Turnbull’ün araştırması

Bu kıstasları benimseyen Turnbull çalışmaya başlamış ve Hipparcos Yıldız Haritası’nın analizini yapmış. Bir süre önce Hipparcos uydusu tarafından hazırlanan bu harita, yaklaşık 120 bin yıldızı ve bunların parlaklıklarıyla aralarındaki mesafeler hakkında ayrıntılı bilgileri kapsıyor. Turnbull, yaptığı araştırmaya ilişkin şu bilgileri veriyor:

“Önce parlama güçleri oynayan yıldızları eledim. Çok genç gezegenleri da ayırdım. Üç milyar yılı sınır kabul ettim. Düşünebilen yaşamın oluşması için bu kadar zamana ihtiyaç olsa gerek. Daha sonra güneşten 1,5 kere daha ağır olan tüm fazla ağır yıldızlar elendi. Çünkü bunlar 3 milyar yıl boyunca ışık verecek durumda değil. Ve nihayet tüm çift yıldızları attım. Bunlar da yaşam için gereken istikrarlı koşulları güvenceye almıyor. Son olarak da çevrelerinde Dünya gibi metal bakımından zengin gezegenlerin oluşamayacağı tüm metalden yoksun yıldızları listeden attım.”

Bu zorlu çalışmanın sonucunda geriye sadece 17 bin 129 aday kalmış. Margaret Turnbull bunların listesini üç yıl önce yayınladı. Bundan sonra Amerikalı astronomi bilgini tekrar ayrıntılara girmiş. Şimdi ilk beşi, yani, çevresinde düşünme yeteneğine sahip gezegenlerin dönmesi en olası olan beş yıldızın adını yayınladı. Turnbull bu bulgularını da “Bu yıldızlardan birinin adı Beta CVn. Güneşten sadece biraz daha ağır ve bizden 26 ışık yılı mesafede, Canes Venatici galaksisinde. O kadar parlak ki, biraz zahmet edilirse geceleri görülebilir” diye anlatıyor.

Veriler incelenecek

Diğer ciddi adayların kısa adları HD 10307, 18 Scorpio veya 51 Pegasus türünden. Gerçi bu güneşlerin yörüngesinde herhangi bir gezegen dönüp dönmediği henüz bilinmiyor. Fakat SETI programı uzmanları, Margaret Turnbull’un listesini büyük bir dikkatle inceleyecek. SETI onlarca yıldan beri sadece dünya dışında uygarlıklardan kaynaklanabilecek uzaydaki yapay sinyalleri, radyo dalgalarını dinliyor.

Bu girişim bugüne kadar başarısız kaldı. Fakat kısa bir süre sonra uzayda yeni bir dinleme operasyonu başlayacak. San Fransisco kentinin kuzeyinde şu sırada Allen Telescope Array adı verilen ve 350 uydu alıcısından oluşan bir park kuruluyor. Bu dinleme istasyonunun ilk işi, Turnbull’un uzaydaki canlıların vatanı olarak belirlediği bu beş yıldızı dinlemek olacak.