1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Yunanistan'a AB yetkilisi önerisi

5 Şubat 2010

Yunanistan'a uygulanan gözetim mekanizmasını yeterli görmeyen Avrupa Parlamentosu milletvekilleri, bir AB yetkilisinin Yunan ekonomi yönetiminde yer alması önerisini dile getirdi.

https://p.dw.com/p/Lt6f
Fotoğraf: AP / DW-Fotomontage

Katı bir kemer sıkma programıyla mali krizin üstesinden gelmeye çalışan Yunanistan, Avrupa Parlamentosu millettekileri tarafından dile getirilen yeni bir öneri ile karşı karşıya.

Bazı parlamenterler, üst düzeyde bir Avrupa Birliği yetkilisinin Yunan ekonomi yönetiminde yer alması gerektiği görüşünde. Avrupa Parlamentosu Ekonomik ve Mali İşler Komitesi’nin liberal üyesi, Alman parlamenter Wolf Klinz, şöyle konuştu: “Avrupa Birliği'nden bir yetkilinin Yunanistan’da olması iyi olur. Tıpkı Uluslararası Para Fonu’nun yaptığı gibi. Uluslararası Para Fonu destek verdiği ülkelere özel bir görevlisini gönderiyor ve bu görevli maliye ve ekonomi bakanları ile birlikte kararlara ortak oluyor. Ancak ben bu kadar aşırıya kaçmıyorum. Bence Yunan hükümeti planlarını kendisi hazırlamalı, kendisi sunmalı, zaten yaptı da…Ancak bu programın uygulanmasında ortaya çıkabilecek sorunları konuşmak ve yola nasıl devam edileceği hakkında görüş almak için birinin orada olması iyi olur.”

Katı önlemler

Yunanistan, Gayri Safi Yurtiçi Hasılası'nın 13’üne varan bütçe açığı ve 300 milyar euro dolayındaki kamu borçları nedeniyle yakın tarihin en büyük mali krizlerinden birini yaşıyor. Yunan ekonomisinin Euro Bölgesi istikrarını tehlikeye düşürmesinden endişe eden Avrupa Birliği Komisyonu, sıkı bir kontrol uygulama kararı almış, Yunanistan’ın bütçe açığını 2012 yılına kadar birlik kriteri olan “GSYİH'nin yüzde 3'ü” seviyesine çekmesi gerektiğini açıklamıştı. Komisyon, bu hedeflere ulaşılmadığı takdirde yaptırımlara gidilebileceğini açıklamıştı.

Yunan hükümeti, sıkı bir kemer sıkma politikasıyla bu hedeflere ulaşmaya çalışacak. Önlemler arasında kamuda işe alımların durdurulması, memur maaşlarının düşürülmesi, alkol ve tütün ürünlerine, benzine uygulanan verginin artırılması, sosyal güvenlik reformu ve emeklilik yaşının 67’ye yükseltilmesi gibi adımlar bulunuyor. Avrupa Birliği'nin “acı reçetesini” kabul etmek zorunda kalan Yunanistan'ın kemer sıkma programı, ülke içinde ise büyük tepkiyle karşılandı. Maliye ve gümrük çalışanları iki günlük iş bırakma eylemi başlatırken, diğer kamu çalışanları da gelecek Çarşamba günü eylem kararı aldı.

"Egemenlik hakları tehlikeye girebilir"

Avrupa Parlamentosu milletvekillerinden, Hrıstiyan Sosyal Birlik Partisi üyesi Markus Ferber, Yunanistan’ın kısa süre içinde toparlanmaması halinde, ekonomi yönetiminde egemenlik haklarından yoksun kalabileceğini belirtti. Ferber, “Tabii ki Yunanistan’a yaptırım uygulayabiliriz. Avrupa Birliği Komisyonu tarafından alınan kararlara bakılırsa, Yunanistan’ın maliye ve bütçe yönetimi konularında egemenlik haklarının bir bölümünü kaybettiği görülür. Eğer önlem alınmazsa, Yunanistan egemenlik haklarının daha büyük bir bölümünü kaybedecek. Bu somut olarak şu anlama geliyor: Hangi giderlerin yapılacağına Yunan Maliye Bakanı değil, Avrupa Birliği Komisyonu yetkilisi karar verecek. Bu çok, çok büyük bir ceza" ifadelerini kullandı.

Peki, bu üst düzey AB yetkilisinin somut görevleri nelere olacak? Avrupa Parlamentosu Ekonomik ve Mali İşler Komitesi’nin liberal üyesi Wolf Klinz, bu görevleri, “Destek verebilir, Yunan hükümeti için bir müzakere partneri olabilir, eğer insanların öfkesi çok artarsa günah keçisi görevi görebilir" sözleriyle açıkladı.


Grevler artıyor

Avrupalı parlamenterlerden gelen önerinin kabul edilip edilmeyeceği belirsiz. Yunanistan'ın Sosyal Demokrat Başbakanı Yorgo Papandreu ise uluslararası piyasaların güvenini kazanabilmek için şimdiden yabancı uzmanlardan oluşan bir danışma ekibi kurdu. Ekipte, İngiltere Eski Başbakanı Tony Blair'in danışmanı, Harvard Üniversitesi'nden bir profesör, İsveç eski sanayi bakanı gibi isimler bulunuyor.


© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Başak Özay (Dpa, Afp)

Editör: Ayhan Şimşek