1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Yunanların gözü Türkiye'de

16 Aralık 2011

Yunan vatandaşları krize çareyi başka ülkelere göç etmekte buluyor. Yunanlar göç için genelde denizaşırı ülkeleri ve Batı Avrupa’yı yeğlese de son dönemde Türkiye de göç ülkesi olarak görülmeye başladı.

https://p.dw.com/p/13Tb5
Fotoğraf: Fotolia/yamix

Atinalı bir kadın televizyondaki bir şov programında, eşi ve kızıyla göç etmek istediğini, çünkü kızı için Yunanistan'da bir gelecek perspektifi göremediğini söylüyor. Başta zorluk çekeceklerinin bilincinde olduğunu belirten kadın, “Ama Yunanistan dışındaki tüm ülkelerin durumu benim ülkemden daha iyidir” diyor ve eğer mümkün olursa İstanbul’a, olmazsa Avustralya’ya göç etmek istediklerini anlatıyor.

Eski can düşmanı can simidi oldu

İstanbul, birçok Yunan için birinci alternatif. Bir zamanlar can düşmanı olarak görülen Türkiye’yi şimdi birçok Yunan can simidi gibi algılıyor. Bir yıldan bu yana İstanbul’daki Kadir Has Üniversitesi'nde ders veren Profesör Dimitrius Triantafilu, iki ülke arasındaki ilişkilerde çok şeyin değiştiğini “Bundan 12 yıl önce iki ülke arasındaki ilişkiler yumuşamaya yüz tuttuğunda, iki halkın kafasında -karşısındakini algılama anlamında- bazı şeyler de değişmeye başladı. Bu değişimler, eğitim düzeyine göre Yunanların geleneksel göç ülkesi olarak gördükleri İngiltere, ABD, Almanya ve Fransa gibi ülkelerin yanı sıra, neden Türkiye’de de şansımı denemeyeyim ki demelerine yol açtı” sözleriyle ifade etti.

Istanbul
Yunanlar özellikle de İstanbul’a geldiklerinde hiç yabancılık çekmiyorFotoğraf: AP

En iyi yüz üniversiteden ikisi Türkiye'de

Profesör Dimitrius Triantafilu, Türkiye'nin göç ülkesi olarak seçilmesinin âdeta bir başarı reçetesi haline geldiğini belirtiyor. Kadir Has Üniversitesi Uluslararası İlişkiler ve Avrupa Çalışmaları Merkezi direktörü olan Yunan profesör, özellikle akademisyenler için Türkiye’nin ilginç bir ülke olduğunun altını çiziyor: “Akademisyen olarak istatistiklerden bildiğimiz şey, dünyanın en iyi 100 üniversitesinden en az ikisinin Türkiye'de bulunduğudur. Yunanistan’da böyle bir şeyimiz yok.”

İstanbul Yunan gençlerini cezbediyor

Ancak şu ana kadar Türkiye’ye bir göç akınından bahsetmek mümkün değil. Profesör Triantafilu, sadece 20 akademisyenin Türkiye’ye yerleştiğini ve 300 yüksekokul öğrencisinin de şu sıralarda harıl harıl Türkçe çalıştığını anlatıyor. Profesör Triantafilu’nun meslektaşı Profesör Nikos Usunolu, özellikle gençlerin iletişim kurmakta zorlanmadığını vurguluyor: "Genç nesiller, yani bu olayları yaşamadıklarından ve İstanbul'a geldikleri zaman onun muhteşemliğini, her bakımdan, kültür bakımından, coğrafya bakımından gördükleri zaman gerçekten orayı çok seviyorlar. Şimdi bu, başında bir süreç. Yani henüz bir sayı bile vermek mümkün değil. Ama 10 sene 20 sene evvel kimse buna inanmıyordu. Şimdi yavaş yavaş bunun olasılığına inanmaya başlıyor." 

Großansicht des gemischten Antipasti mit Ouzo
İki ülkenin yemek kültürü ve gece hayatı gibi konulardaki benzerlikleri Yunanların kendilerini evlerinde hissetmesine neden oluyorFotoğraf: Fotolia/Bernd Jürgens

Türkiye göç ülkesi olarak avantajlı

Aynı çerçevede ilginç diğer bir gelişme de, Türk havacılık şirketlerinde 40 kadar Yunan pilotun çalışıyor olması. Bunlar daha önceleri Yunanistan Hava Kuvvetleri'nde pilotluk yapmış kişiler.

Türkiye sadece ekonomisinin patlama yapması nedeniyle ilginç bir göç ülkesi değil. Türkiye’nin Yunanistan'a coğrafî yakınlığı da, göç eden insanların ailelerini beraberinde getirme zorunluluğunu ortadan kaldırıyor; acil bir durumda hızlıca yakınlarının yanlarına dönme avantajları bulunuyor. Tabii yaşam biçimlerinin birbirine benzemesi de ilgi çekici bir özellik.

Profesör Triantafilu bu konuda da şunları söylüyor: “Yunanlar bu ülkeye geldiğinde, özellikle de İstanbul’a geldiklerinde, -ki İstanbul’un Türkiye’nin diğer yerleşim yerlerinden ayrı bir konumu var- her iki halkın birçok konuda ne kadar birbirine benzediğini tespit ediyorlar. Yemek kültürü, gece hayatı vb. gibi… Bu durum birçok Yunanın İstanbul’da karar kılmasını kolaylaştırıyor.”

© Deutsche Welle Türkçe

Christian Buttkereit / Çeviri: Çelik Akpınar

Editör: Ercan Coşkun