Zimbabve'de kolera dehşeti

Zimbabve’de ekim ayından bu yana yüzlerce kişi kolera salgını yüzünden hayatını kaybetti. Enflasyon oranının yüzde 230’dan daha fazla olduğu yoksul Zimbabve ise hastalıkla mücadele etmekte zorlanıyor. Başkent Harare'de hafta başında, suların temizlenmesi için yeterli maddi kaynak olmaması nedeniyle iki gün boyunca sular kesildi. Suların temizlenmesi önemli, zira kolera en çok temizlenmemiş içme suyu aracılığıyla yayılıyor.

Zimbabve yönetimi kolera salgınını uzun süre pek önemsemedi. Ancak sonunda durumun ciddiyeti anlaşıldı. Ve hükümet olağanüstü hal ilan edip uluslararası yardım çağrısında bulundu. Yardım örgütleriyle düzenlenen toplantıda konuşan Zimbabve Sağlık Bakanı David Parirenyatwa da hastanelerin artık işleyemez duruma geldiğini itiraf etti. Parirenyatwa, "Klinikler sadece çok ağır vakaları, ya bilincini kaybetmiş ya da artık hiç yürüyemeyecek durumda olan insanları kabul edebiliyor. Diğerleri başlarının çaresine bakmak zorunda kalıyor ve çoğu hayatını kaybediyor“ dedi.

565 kişi öldü

Güney Afrika Cumhuriyeti'ndeki Musina kentine kadar gitmeyi başaranlar ise oradaki seyyar hastaneye ulaşıyor. Hastanede sayıları yüzlerle ifade edilen kolera hastaları tedavi görüyor. Bu arada Zimbabve ve Güney Afrika Cumhuriyeti arasında sınırda bulunan Limpopo Nehri’nin suları da zehirlenmiş ve Güney Afrika Cumhuriyeti tarafında altı kişi hayatını kaybetmiş. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre ise Zimbabve'de koleradan ölenlerin sayısı 565. Ülkede 12 binden fazla kişi de enfeksiyon kapmış durumda. Nelson Mandela tarafından kurulan The Elders adlı gruba üye olan eski ABD Başkanı Jimmy Carter, Zimbabve'deki salgının tehlikesine dikkat çekti. Carter sözlerini, "Dünya genelinde her yüz kolera hastasından biri ölüyor. Diğerleri tedavi ediliyor. Fakat Zimbabve’de ortalama her on kişiden biri hayatını kaybediyor“ cümleleriyle sürdürdü.

The Elders, Zimbabve yönetimini kolera kriziyle mücadelede yetersiz kalmakla eleşteriyor. Ülkedeki hastanelerin personeli de yaşananlar nedeniyle öfkeli. Özellikle dış destek olmadan sağlık sisteminin toparlanamayacağının itiraf edilmesi öfkelerini daha da artırıyor. Bir sağlık görevlisi Graca Machel, "Zimbabve yönetiminin halkın ne kadar çok acı çektiğinden ya haberi yok ya da sadece umursamıyorlar“ diye konuştu.

AB'den destek sözü

Zimbabve Sağlık Bakanlığı, artan eleştirilerin ve tepkilerin ardından ise para, ilaç ve tıbbi araç gereç yardımı talep etti. Ve tabii hasta ve çocuklar için gıda yardımı da istendi. Zimbabve’nin iki aylık ilaç ihtiyacını karşılayabilmek için en az 3,9 milyon Dolar’a ihtiyacı olduğu belirtiliyor. AB de Zimbabve'ye ilaç ve içme suyu için 9 milyon Euro destek sözü verdi.