Çin Schröder'i ağırlıyor

Almanya Başbakanı Gerhard Schröder’in Çin’e 1998 yılından bu yana altıncı ziyaretini gerçekleştiriyor olması, Çin ile ilişkilere verilen önemi kanıtlar nitelikte. Schröder’in bu gezisinde ekonomik işbirliği ön planda. Schröder’in Çin Başbakanı Wen Jaibao ile görüşmesinin ardından yirminin üzerinde anlaşmaya imza atması planlanıyor. Bu anlaşmaların bir bölümü Alman sanayiine milyarlık siparişler kazandıracak nitelikte.

Schröder’in siyasi gündeminde ise Almanya’nın BM Güvenlik Konseyi’nde daimi üyelik çabalarına destek arayışı öne çıkıyor. Çin ise 1989 yılında uygulamaya konan AB silah ambargosunun kaldırılmasını talep ediyor.

Ekonomik ilişkiler

Ayrıntılar üzerinde çalışmalar son dakikaya kadar sürdüğü için anlaşmaların tam kapsamı henüz belli değil. Bir pürüz çıkmaması durumunda Çin’in Almanya’dan alacağı Siemens marka şehirlerarası hızlı tren ve lokomotiflerin yanısıra 20’den fazla Airbus yolcu uçağı için de sipariş vereceği belirtiliyor.

İki ülke maliye bakanları arasındaki görüşmenin de oldukça sıcak bir ortamda geçmesi bekleniyor. Çin Maliye Bakanı Jin Renqing, Almanya ile ticaretin beş yılda iki katına çıkarılmasını hedeflediklerini belirtiyor:

Maliye bakanları olarak sık sık biraraya geldiklerini belirten Renqing, bunun sadece karşılıklı anlayışın gelişmesine değil, aynı zamanda ekonomi ve ticaret alanında somut sonuçlara ulaşılmasını sağladığını kaydediyor. İki ülke arasındaki ticaret hacminin bu yıl 50 milyar dolar sınırını aşacağına inandığını belirten Çin Maliye Bakanı, "2010 yılına kadar ticaret hacmini ikiye katlama hedefine ulaşacağımız konusunda iyimser düşünüyorum" diyor.

Çin’e silah ambargosu

İki ülke arasında en pürüzlü konu ise AB’nin Çin’e uyguladığı silah ambargosu. Schröder bir önceki Çin gezisinin ardından bu pürüzü aşmaya çalışmış, ancak Çin’in silah ambargosunun kaldırılması talebine ne koalisyon ortağı Yeşiller’i, ne de AB ülkelerini ikna edebilmişti.

Çin’e silah ambargosu kararı, 1989 yılında Tiananmen Katliamı olarak tarihe geçen, Çin ordusunun öğrenci göstericiler üzerine ateş açtığı olaylar sonrasında alınmıştı. Ambargonun kaldırılmasına karşı olan çevreler, Çin yönetiminin öncelikle insan haklarında gözle görülür iyileşmeler kaydetmesi gibi bazı koşullar getirilmesini istiyor. Çin ise bu tür önkoşulları öfkeyle karşılıyor. Ancak AB ile ilişkilerde daha iyi bir atmosfer yaratabilmek için son haftalarda bazı rejim karşıtlarını hapisten salıvermesi de dikkat çekti.

Schröder daimi üyelik için destek istiyor

Schröder silah ambargosunun kaldırılması konusunda Çin’e verdiği destek karşılığında Çin’in, Almanya’nın BM Güvenlik Konseyi’nde daimi üyelik çabalarına destek vermesini bekliyor. Konsey’in veto yetkisine sahip daimi üyeleri arasında bulunan Çin ise bu konuda mesafeli. Çin hükümet sözcüsü Zhanf Qiyue yaptığı açıklamada, silah ambargosunun kaldırılmaması durumunda ilişkilerin olumsuz etkileneceği uyarısında bulundu:

"Burada ciddi bir siyasi sorun görüyoruz. Bizce AB’nin bu konuda doğru kararı almasının zamanı gelmiştir. Taviz verme konumunda olan Çin değildir. Bizim görüşümüze göre ambargo, Soğuk Savaş döneminin kalıntılarından biridir ve Avrupa-Çin ilişkilerinin gelişimine ters düşmektedir. Ambargo kaldırılmazsa, bu ilişkiler açısından iyi olmayacaktır."

Almanya ve Çin ilişkilerinde bir yenilik de acil durumlarda iki başkent arasında bir kırmızı telefon hattının kurulması olacak. Böylelikle Berlin, Moskova, Londra ve Washington’ın ardından Çin ile kırmızı hatta sahip dördüncü başkent olacak.