1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Çin'e teknoloji hırsızlığı suçlaması

Matthias von Hein / DW17 Şubat 2006

Alman teknolojisi ile Şangay’da inşa edilen ve saatte 500 km. hıza ulaşabilen manyetik tren transrapidi Çin yönetiminin geliştireceğini duyurması Almanya’da, bu ülkeye yapılan teknoloji transferinin sakıncaları ve Çin’in yaptığı teknoloji hırsızlığı ile ilgili hararetli tartışmalara yol açtı. Matthias von Hein’in haberi...

https://p.dw.com/p/Aba9
Alman teknolojisi ile üretilen tren transrapid Şangay'da seferlerini sürdürüyor
Alman teknolojisi ile üretilen tren transrapid Şangay'da seferlerini sürdürüyorFotoğraf: AP

Çin’in manyetik tren geliştirdiği haberi, Almanya’da oldukça yadırgandı. Bu alanda Çin ile işbirliği yapan Almanya, son yıllarda bu ülkeye teknoloji transfer etti ve Şangay’ı havalimanına bağlayan transrapid hattını inşa etti. 2010 yılında Şangay’da düzenlenecek olan Dünya Fuarı öncesinde bu hattı 150 km. uzatma umudunu taşıyan Siemens ve Thyssen Krupp şirketleri şimdilerde endişeli. Çinli yetkililerin Hangzu hattını daha ucuza inşa etmesi ve Çin şirketlerine daha fazla manyetik tren teknolojisi aktarması için Almanya’ya baskı yapmak istediği tahmin ediliyor.

Ancak bu, Almanya’nın dünya pazarlarında kendine rakip yetiştirmesi anlamına geliyor. “Çin, batı teknolojisi çalmaktan sakınmayan ve marka sahtekarlığıyla milyarlarca dolarlık zarara yol açan bir ülke olarak ün saldı” diyen Alman Dış Ticaret Odası yetkilisi Steffi Schmidt, taklit ürünlerin sadece Çin içinde satılmayıp dış ülkelere de ihrac edilmesinin düşündürücü olduğunu söyledi. Schmidt eleştirilerini şöyle sürdürdü:

“Otomotivcilikten gıda endüstrisine kadar bütün branşlar markalı ürünlerin taklit edilmesinden şikayetçi. Hem orjinalinden ayırt edilmesi mümkün olmayan taklitler çıkıyor, hem de kısmen orjinal parçaların bulunduğu taklit ürünler. Örneğin, taklit edilmiş bir elektronik matkapta arıza çıkınca patent sahibinin de başı derde girebiliyor. Ve ürünü taklit edilen bir Alman şirketinin malları günün birinde Almanya’daki dükkanlarda da satılıyor.”

“Çin bunu hep yapıyor”

Son 15 yılda Çin’e 500 milyar dolarlık yatırım sermayesi aktığını belirten Wirtschaftswoche adlı Alman ekonomi dergisinin Pekin muhabiri Frank Sieren ise bu sermayeyle birlikte Çin’e ulaşan teknolojinin zamanla taklit üretiminde kullanıldığını anlatıyor. Sieren şu değerlendirmeyi yapıyor: “Otomotivcilikte olduğu gibi diğer branşlarda da Çinliler önce batılı şirketlerle ortaklık kuruyor, onlardan nasıl yapıldığını öğreniyor ve kısa zamanda orjinalinden bile iyi taklit ürünler çıkarıyorlar.”

İşi büyüten Çin’in ocak ayında azami 200 yolcu kapasiteli yolcu uçağı geliştirdiğini dünyaya ilan etmesi ise sürpriz olmadı. Çünkü Çin yönetimi, Avrupa havacılık konsorsyumuna 150 yolçu uçağı sipariş ederken Airbus’ların kısmen Çin’deki tesislerde monte edilmesini şart koşmuştu.

Gazeteci Sieren Çin’in piyasa kanunlarından yararlandığını belirterek “Çin dünyanın en iyi işleyen büyük pazarlarından biri. Büyük tröstlerin yanı sıra orta ölçekli işletmeler de dünya piyasasından pay kapabilmek için Çin’e gitmek zorundalar. Çin de bu kozunu iyi kullanıp, başkalarının geliştirdiği teknolojiyi zorlanmadan ele geçiriyorlar” diyor.