1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

"Şiddete Karşı Kamuoyu"na ödül

DW26 Kasım 2004

Köln’de yabancı düşmanlığına karşı mücadele veren ”Şiddete Karşı Kamuoyu” adlı girişim Fritz Bilz Ödülü‘ne layık görüldü. Şiddete Karşı Kamuoyu, Ayrımcılık Karşıtı Bürolar oluşturarak hukuki açıdan elde edemediklerini kamuoyunun vicdanına başvurarak elde etmeye çalışıyorlar.

https://p.dw.com/p/Aaei
Girişim, ayrımcılığın yasalarda da olduğunu savunuyor...
Girişim, ayrımcılığın yasalarda da olduğunu savunuyor...Fotoğraf: AP

Fritz Bilz’e birkaç yıl önce yarım milyon mark miras kalmış. Bilz, bu parayı harcamak yerine bir vakıf kurmuş ve Köln ve civarında ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve cinsiyetçiliğe karşı projelere ödül koymuş. 1999 yılından bu yana verilen ödüllere daha önce Courage adlı, yabancı düşmanlığına karşı mücadele eden gençlik klubü, göçmen kadınlara hizmet veren agisra gibi kurumlara verilmişti.

Bu yıl da 5000 Euro‘luk ödüle bu yıl da ”Şiddete Karşı Kamuoyu” ödüle layık görüldü. 1992 yılı Almanya’nın tarihinde travma yaratan bir yıldı. Rostock, Solingen ve Köln’de yabancılara karşı saldırılar tüm ülkeyi sarsmıştı. Almanlar tepkisiz kalmadılar, protesto gösterilerine onbinlerce kişi katıldı, özellikle geceleri ışıklı protesto zincirleri oluşturuldu.

Şiddete Karşı Kamuoyu yöneticisi Suzanne Laaroussi, "O zamanlar Köln’de yaşayanlar ‘buna izin vermeyeceğiz‘ dediler. Bu halktan gelen bir tepkiydi. Hükümetin yukarıdan organize ettiği gösteriler daha sonradan geldi. Bu tepkiler arasından ‘Şiddet Karşıtı Kamuoyu‘ girişimi doğdu" diyor.

Ayrımcılıkla mücadele

Kölnlüler şiddet olaylarının hemen ihbar edilebileceği ya da kendisini tehlikede hissedenlerin başvuruda bulunabileceği büro kurdular. Her an ulaşılabilecek bir telefon numarasına başvuranlar sadece kaba şiddetle ilgili deneyimlerini değil, aynı zamanda resmi dairelerde, kamu taşıma araçlarında, okulllarda, işyerlerinde, mahallelerinde yaşadıkları sıkıntıları anlatıyordu.

Ayrımcılık aslında sadece toplumda değil, yasalarda da mevcut. Her iki düzeyde de ayrımcılığın kaldırılması için yürütülen çabalar sonuç vermeyince, ”Şiddete Karşı Kamuoyu” derneği, ayrılcılığa karşı bir proje başlattı ve Almanya çapında, ”Ayrımcılık Karşıtı Bürolar” oluşturuldu. Buralarda ayrımcılığa uğrayan kişilere danışmanlık hizmeti verildiği gibi, sorunların üstesinden gelebilmek için resmi dairelere, okullara ya da işyerlerine başvurular yapılıyor.

Susanne Laaroussi ise asıl sorunun yasalar olduğunu söyleyerek ”Almanya, Avrupa Komisyonu’nun Ayrımcılık Karşıtı İlkelerini ulusal hukuk sistemine uygulamayan az sayıdaki ülkeden biri. Bu yüzden de hukuki açıdan ayrımcılığa karşı çıkmak çok zor" diyor. Ayrımcılık Karşıtı Bürolar, hukuki açıdan elde edemediklerini kamuoyunun vicdanına başvurarak elde etmeye çalışıyorlar.