02.11.2009 - Alman basınından özetler

Basın özetlerimize Afganistan'la başlıyoruz. Lüneburg kentinde yayımlanan Landeszeitung, şu değerlendirmeyi yapıyor:

“Abdullah'ın ikinci tur seçimleri boykot etmesi, Afganistan'ı derin bir kaosa doğru sürüklüyor. Devlet Başkanı Karzai'nin rakibi, ilk turda olduğu gibi, seçimlere hile karışmasından endişe ediyor. Abdullah'ın bu gerekçesi, aslında Birleşmiş Milletler'in de büyük bir imaj kaybına uğradığını gösteriyor. İşlerin arapsaçına döndüğü Hindukuş'daki ülkeye istikrar getirmek için, adil ve demokratik bir seçim önemli bir adım olabilirdi. Ancak bu olmadı. Seçimler ülkenin neredeyse tamamında manipüle edildi. Bununla birlikte ülkenin ve ülkede görev yapan uluslararası birliklerin Taliban'a karşı halkın büyük bir bölümünün destek alan güçlü bir devlet başkanına ihtiyacı var.”

Berliner Zeitung da Abdullah Abdullah'ın seçimleri boykot etmesini eleştiriyor:

“Şimdi ikinci tur seçimlerin yapılmayacak olmasıyla yaklaşık 100 bin yabancı asker, binlerce Afgan polisi, yüzlerce görevli ve milyonlarca seçmenin hayatı riske atılıyor. Daha saçma olan tarafı ise gerçekten artık böyle devam edilemeyeceği. Radikal İslamcı Taliban milisleri, gelişmeler karşısında zevkten dört köşe olmuşlardır herhalde… “

Sırada ABD'nin İsrail politikasını irdeleyen bir yorum var. Yine Berlin merkezli Tageszeitung'da Washington'un İsrail karşısında geri adım attığına işaret ediliyor. Gazetede şu satırları okuyoruz:

“Amerikan yönetimi, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'nun inadına ve sertlik yanlısı İsrailliler karşısında boyun eğmiş bulunuyor. ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, hafta sonu İsrail'e yaptığı ziyarette, yeni Amerikan yönetiminin, barış görüşmelerinin başlaması için en başından dile getirdiği 'yeni yerleşim inşaatlarının durdurulması' yönündeki ön koşuldan geri adım attı. Ve böylece Ortadoğu oyununda tekrar başlangıç noktasına dönülüyor. Araplar, Kasım 2008'de Obama'nın Başkan seçilmesiyle Ortadoğu'da bir hareketlenme olacağı hissine kapılmıştı. Ancak başta verilen bu avanstan geriye pek bir şey kalmadı.”

Almanya'nın güneyindeki Leutkirch kentinde çıkan Schwäbische Zeitung da Almanya Başbakanı Angela Merkel'ın Amerikan Kongresi'nde yapacağı konuşmaya dikkat çekiyor:

“(Konrad Adenauer'den buyana) hiçbir Alman başbakanının, Amerikan Kongresi'nin her iki kanadının karşısında konuşmasına izin verilmemişti. Merkel bu şansı iyi kullanmalı. Bu büyük konuşma, günlük siyasi hedeflerden daha fazlasını kapsayacak. Örneğin Başbakan Merkel, Amerikalı politikacılarla yakınlaşmayı başarmalı ve onları küresel işbirliğini destekleme konusunda cesaretlendirmelidir. Obama, bu konuda onun arkasında olacaktır.”

Domuz gribi ile ilgili tartışmalar da Alman gazetelerinde geniş yer buluyor. Ulm kentinde yayımlanan Südwest Presse gazetesi de uzmanların farklı görüşleri olduğuna ve bilimin domuz gribi konusunda net bir tablo ortaya koyamadığına işaret ediyor:

“Aşı yardımcı mı oluyor, yoksa yan etkileri şimdiye dek bilinenlerden daha mı ağır? Vatandaşlar güvensizlik içinde ve bu nedenle aşı kampanyasına büyük bir ilgi göstermiyorlar. Ancak kafaları karıştıran gürültü patırtı, art arda gündeme gelen sorular ve farklı görüşlerin dile getirildiği bir ortamda insanlar, çaresizce aşının kullanımı, riskleri ve etkilerini hesaba katmak zorunda. Diğer yandan domuz gribi şunu gösterdi ki; ilaç endüstrisi, bilim ve siyaset bu konuda bariz bir şekilde başarısız oldu.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Köylü

Editör: Murat Çelikkafa